Haberal'a meslektaş kıyağı!

“Ergenekon silahlı terör örgütü üst düzey yöneticisi” iddiasıyla yargılanan Başkent Üniversitesi Rektörü Mehmet Haberal, 4’ü profesör biri döçent 5 kişilik heyetten sonra Adli Tıp Kurumu’nun verdiği ‘’Kesintisiz yatırılmasına gerek yok’’ raporuna rağmen, bir doçentin verdiği raporla hastaneden savunma yapacak. Mahkemenin dikkate aldığı raporu hazırlayan Doç. Dr. Barış Ökçün’ün mahkeme sormadan “Hastaneden savunma yapması için teknik altyapıyı oluşturduk” diye mahkemeye yazı göndermesi ise kafa karıştırdı. 17 Nisan 2009 günü tutuklanan Haberal, aynı gece ‘kalp rahatsızlığı’ iddiasıyla İ.Ü. Kardiyoloji Enstitüsü’nde tedavi altına alındı. O günden sonra bir daha cezaevine dönmeyen Haberal için, İ.Ü. Kardiyoloji Enstitüsü Anabilim Dali Başkanlığı’nda görevli dört profesör ve bir doçentten olaşan kurul, 16 Ekim 2009 tarihli raporunda “Haberal’ın tıbbi tedavisine ayakta devam edilerek bir ay sonra kontrole gelmek üzere taburcu edilmesine” karar verdi. Bunun üzerine Haberal’ın avukatları rapora itiraz ederek, Adli Tıp’a sevkini istedi.

HASTANEDEN MAHKEMEYE JET CEVAP 
Haberal 28 Eylül 2009 günü Adli Tıp’a sevk edilen Haberal’ın sağlık durumuna ilişkin yedi sayfalık rapor 30 Ekim 2009 günü mahkemeye ulaştı. Haberal’ın hastaneye yatırldığı günden bu yana sağlık durumuyla ilgili verilen tüm rapor ve gelişmeleri detaylı olarak inceleyen Adli Tıp Kurumu’nun dokuz kişilik uzman heyetine Haberal’ı tedavi eden İ.Ü. Kardiyoloji’den Prof. Dr. Sedat Tavşanoğlu da dahil edildi. Haberalla ilgili tüm raporlar incelendikten sonra hazırlanan raporda Haberal’ın ‘’Kesintisiz yatırılmasını gerektiren bir durum bulunmuyor’’ denilerek, cezaevinde kalmasının mümkün olabileceği bildirildi.

Rapor mahkemeye ulaştıktan sonra Haberal’ın avukatları, 7 Aralık 2009 günü mahkemeden Haberal’ın ifadesinin hastaneden alınmasını talep etti. Mahkeme de bu talebi dikkate alarak, İ.Ü. Kardiyoloji Enstitüsü’nden konuyla ilgili bilgi istedi. 7 Aralık’taki yazıya 8 Aralık’ta hastadene cevap geldi. Doç. Dr. Barış Ökçün imzasıyla gönderilen yazıda Haberal’ın “sağlık durumu nedeniyle duruşmaya katılmasının mümkün olmadığı ve hastanede kısa süreli sorgu ve savunma yapabileceği, bunun için de teknik donanımın hazırlandığı” kaydedildi. Mahkeme de Haberal’ın savunmasını hastaneden yapmasına karar verdi.