Saçan'dan tuhaf sözler!

Saçan'dan tuhaf sözler!
Birleştirilen Ergenekon davasının tutuklu sanığı Adil Serdar Saçan, görev yaptığı süre içerisinde operasyon düzenlediği çete ve mafya gruplarının, kendisi aleyhine düzenledikleri raporlar nedeniyle sanık yapıldığını savundu. Veli Küçük tarafından hakkında

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmekte olan birleştirilen Ergenekon davasının 29'uncu duruşmasına tutuklu sanıklardan Levent Ersöz, Fatih Hilmioğlu, Mehmet Haberal ve Mustafa Dönmez katılmadı. Diğer 44 tutuklu sanık ile bazı tutuksuz sanıklar, duruşmada hazır bulundu. İstanbul Organize Suçlar Şube Müdürlüğü'nün kurucusu olan ve ilk 5 yıl müdürlük görevini yürüten tutuklu sanık Adil Serdar Saçan, savunmasını yapması için Başkan Köksal Şengün tarafından kürsüye çağrıldı.

Tutuklu sanık Tuncay Özkan'ın defalarca, "Ben suçumu bilmek istiyorum." dediğini hatırlatan Saçan, "Ben onun aksine suçumu biliyorum." diyerek savunmasına başladı. Ergenekon ana davası ve Birleştirilen Ergenekon davalarında sunum ile yapılan savunmaların bir benzerini de Saçan yaptı. Duruşma salonundaki bez perdelere projeksiyon ile yansıtılan sunumunun başlangıç sayfasının sağında Saçan'ın sola bakan, solunda da sağa bakan iki fotoğrafı bulunuyor. Saçan, çete ve mafya gruplarına yönelik çalışmalar ve operasyonlar yaptığını, karşılığında da bu gruplar tarafından kendisi aleyhinde raporlar hazırlandığını, bu raporların da dava dosyasına delil olarak konulduğunu öne sürdü.

23 Eylül 2008 tarihinden bu yana avukatlarından daha çok kendisini yalnız bırakmadığını belirterek Savcı Pekgüzel'e de "Günaydın." dediğini söyleyen Saçan, bu girişi yapmasının nedenini ise şöyle açıkladı, "2008 Ocak ayında Veli Küçük ile aleyhimde haberler çıkması üzerine ifademin alınmasını istedim. Ancak Pekgüzel almadı. Bunun dışında ben tutuklanıncaya kadar tüm safhalarda vardı. Bu durum da adil yargılama hakkını etkilemektedir."

"VELİ KÜÇÜK TARAFINDAN HAKKIMDA 'İŞKENCECİ' DAMGASI VURULDU"
Sanık Emcet Olcayto ile daha önce görüştüğünü söyleyen Saçan, "Benimle röportaj yapmak istemişti. Emcet ağabeyi de severim. Örgüt bağlantısı olup olmadığı beni ilgilendirmez." dedi. İki tez çalışmasından başka üç kitap yazdığını belirten Saçan, bizkackisiyiz.com sitesinde yazarlığı olmadığını, olsa da bir anlam ifade etmediğini söyledi. Yeditepe Üniversitesi'nde ders vermesi mevzusuyla ilgili Bedrettin Dalan bağlantısı kurulduğunu belirten Saçan, "Sosyal Bilimler bölümü başkan yardımcısı benim arkadaşımdı. 2003 yılında meslekten atılmamdan önce üniversitede Kamu Yönetimi dersi vermemi o istemişti." dedi.

Veli Küçük tarafından hakkında 'işkenceci' damgası vurulduğunu savunan Saçan, "Polis memurlarından Ali İhsan Yıldırım'ın Sedat Peker ile ilişkisi olduğu gerekçesiyle sicilini bozup meslekten attırdım. Hükümet değişikliğinden sonra benim hakkımda 58 suçlama içeren bir dilekçe verdi. Zaten istenilen birşey olduğu için 3 müfettiş görevlendirildi. Babamın dedesinin, eşimin dedesinin mal varlıkları bile araştırıldı. Bankada 20 bin dolarım bile yok. Ben emekli bir astsubayın çocuğuyum. 50 yıldır devletin içindeyim ben." dedi. Polis memuru Ali İhsan Yıldırım'ın verdiği dilekçenin aynısının Veli Küçük'ün evinde bulunduğunu savunan Saçan, "Veli Küçük, bu belgenin kendisine posta ile geldiğini söylüyor. Biz o dönem Sedat Peker ile Veli Küçük ve grubunun bağlantısı olduğunu biliyorduk. Ne kadar ilginç bir tesadüf değil mi? Bu gruba yönelik o kadar çalışmamız olmasına rağmen DGM Başsavcılığı tarafından attığımız her adım örgüte sızdırıldığı için hiçbir sonuç alamadık." dedi. Peker için çalışmalar ve operasyonlar yaptığını söyleyen Saçan, "Şimdi iki koğuş ötemde kalıyor. Benle Sedat Peker aynı havayı nasıl solur? Nasıl aynı örgütün üyesi oluruz? Ben Sedat Peker ile aynı havayı nasıl soluruz? Sedat Peker'in içeride olmasına neden olan bütün çalışmaları ben yaptım." diye konuştu.

İşkence ile suçlandığını belirten Serdar Saçan, Muş TEM Şube Müdürlüğü görevinde bulunduğu süre içerisinde binin üzerinde operasyon yapıp binin üzerinde kişiyi gözaltına aldığını, ancak bir tane bile işkence suçlamasıyla karşılaşmadığını iddia etti.

Tuncay Güney'in Veli Küçük'le ilgili sorulara abuk sabuk cevap verdiğini iddia eden Saçan, istihbarat şubenin dosyayı kendilerine gönderdiğini söyledi. Saçan, "Dosya önümüze geldi. Sedat Peker ile Veli Küçük bağlantısını araştırıyorduk. Susurluk'un askeri kanadını çökertmek için çalışıyorduk. Biz Yeşil'i yakalamak için de çalıştık. Yeşil yakalansaydı. Susurluk'un askeri kanadı ortaya çıkardı." ifadelerini kullandı. Saçan, Tuncay Güney'in sorgusunu kendisinin değil Hakan Ünsal Yalçın'ın yaptığını söyledi.

Tuncay Güney ve Ümit Oğuztan ile ilgili yaptıkları çalışma ve operasyonla ilgili bilgi veren Saçan, "Tuncay Güney, eski emniyet müdürü Ümit Bağbek'in bir arkadraşına ait olan cipi Veli Küçük'e hediye olarak vermek istemişti. Ancak Veli Küçük'ün bu hediyeyi kabul etmemesi üzerine otoyu Tuncay Güney'in change yaparak elden çıkartmaya çalışmasıyla ilgili bir change oto çalışmasıydı."

(CİHAN)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.