İhsas-ı reyciler yargılanmalı
Üçüncü Ordu Komutanı Org. Saldıray Berk’i ifadeye çağıran ve Başsavcı İlhan Cihaner’i tutuklatan Savcı Osman Şanal’ın yetkilerini gasp eden HSYK’ya tüm Türkiye’den tepkiler geldiği saatlerde, kurul önünde destek kuyruğuna giren Yargıtay ve Danıştay üyelerinin TCK 260 ve 277. Maddesine göre suç işlediğini hatırlatarak, köşesinden Yargıtay ve Danıştay Başkanlarına seslenen Karahasanoğlu’nun, ‘HSYK’ya giden üyeleri tespit edip soruşturma açın’ çağrısına, hukukçulardan destek geldi.
ASLAN DEĞİRMENCİ - HASAN TOSUN / ANKARA
İŞTE O GÖRÜŞLER:“ÜYELERİN GÖREVİ VESAYETE SELAM ÇAKMAK MI?”
Eski Cumhuriyet Savcısı Gültekin Avcı: “2 Dairenin görevleri arasında vesayete selam çakmak yoktur. Vesayete sahip çıkmak adına görev yerlerini terk edip, HSYK önünde destek kuyruğuna girmeleri adli ve idari yönden suçtur. Bu suç hakkında derhal iki daire başkanı da soruşturma başlatmalıdır. Yoksa sıklıkla vurguladıkları yargı bağımsızlığını kendi uygulamaları ile ayaklar altına almış olurlar.”
“CEZAİ TAHKİKAT BAŞLATILMALIDIR”
Emekli Cumhuriyet Savcısı Sacit Kayasu: “Yargıtay ve Danıştay üyelerinin konuya müdahil olmaları kabul edilemez. Görev yerlerini ve asli işlerini ihmal etmişlerdir. Diğer taraftan Yargıtay üyelerinin bu konuya hiçbir şekilde müdahil olmaması gerekirdi. Ergenekon ile ilgili tüm dava kararları açıklandıktan sonra Yargıtay’a gidecek. Ancak Yargıtay üyeleri HSYK’nın verdiği karara destek vererek, ‘bu karar doğrudur’ anlamına gelecek ‘ideolojik’ ziyarette bulunmaları ihsas-ı rey’dir. Danıştay da aynı şekilde ihsas-ı reyde bulunmuştur. Çünkü yarın bu kararlar sonucunda Danıştay’a gidildiğinde üyelerin ne kararlar vereceği baştan belli olmuştur. Yani söz konusu üyelerin gerçekleştirdiği ziyaretlere cezai tahkikat başlatılmalıdır.”
“HAKLARINDA İŞLEM BAŞLATILMALI”
Adalet-Der Genel Başkanı Avukat Emre Yurtalan: “Yargıtay ve Danıştay’ın ilgili kurumlarının mesai saatleri içinde görev yerlerini terk ederek suç işlemelerine seyirci kalmaması, bu hâkim ve savcılar hakkında işlem başlatması ve bu hâkimlere hiçbir şekilde bu soruşturmanın evraklarını göndermemesi gerekir.” Adalet Bakanı Sadullah Ergin’e “İhsas-ı rey yapan bir kurum var ise o da Adalet Bakanıdır” diye siyasi muhalefet yapan Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker’in, ilerde önüne gelecek olan Ergenekon davasıyla ilgili ihsas-ı rey de bulunduğu ortaya çıktı.
YARGITAY BAŞKANI GERÇEKER, İHSAS-I REYCİ ÇIKTI
Ergenekon cephaneliklerini ve suikast planlarını küçümseyen Gerçeker, “Dedikodu kanıt değildir, iddianamenin dayanakları arasında yer alamaz” demişti. Aynı Gerçeker, CHP’nin Anayasa Mahkemesi’ne götürdüğü askere sivil yargı yolunu açan yasa ile ilgili olarak “Biçimsel olarak baktığımız zaman anayasaya bir aykırılık olmadığını kimse söyleyemez” diyerek yasanın iptal edilmesine katkı sağlamış oldu.
HSYK ÜYESİ ERTOSUN DA, KOZMİK ARAMAYA MÜDAHALE ETTİ
İhsas-ı rey de bulunan bir başka yargı mensubu ise, Ergenekon sanıklarıyla fotoğrafları yayınlanan HSYK üyesi Ali Suat Ertosun oldu. Ertosun, Başbakan Yardımcısı Arınç’a yönelik suikast iddialarıyla ilgili Özel Kuvvetler Komutanlığı Seferberlik Tetkik Kurulu’nda arama yapan Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi Hakimi Kadir Kayan ile ilgili “Kozmik oda da arama yapılamaz” diyerek yargıya müdahale etmişti.
ERTOSUN VE GERÇEKER, ANAYASAL SUÇ İŞLEDİ
Gerçeker ve Ertosun’un açıklamaları, Anayasa’nın 138. maddesindeki “Hiçbir kişi yargı yetkisinin kullanılmasında hâkimlere emir ve talimat veremez” ve TCK’nın 277. maddesindeki “Bir davanın taraflarından birinin leh ve aleyhinde yargı görevi yapanlara emir veren veya baskı yapan veya nüfuz icra eden veya her ne suretle olursa olsun adı geçenleri hukuka aykırı olarak etkilemeye teşebbüs eden kimseye iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası verilir” amir hükümlerine aykırı. Yargının işletilmesi halinde Gerçeker ve Ertosun’un 4 yıl hapis cezası ile cezalandırılması gerekecek.
İHSAS-I REY NEDİR?
İhsas-ı rey, bir yargıcın bakmakla yükümlü olduğu ve sürmekte olan bir dava ile ilgili görüşünü beyan etmesidir. Bir başka ifadeyle hakimin, bakacağı bir dava hakkında görüş beyan etmesi veya karar verecek mercii etki altında bırakma durumuna ihsas-ı rey deniliyor. İhsas-ı rey Türk hukuk sistemine göre yasak, 4 yıla kadar hapis cezası öngörülüyor.
İlgili kanun maddeleri ne diyor?
¥ Anayasa’nın 138. maddesine göre: Hiçbir organ, makam, merci veya kişi, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hâkimlere emir ve talimat veremez; genelge gönderemez; tavsiye ve telkinde bulunamaz. Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır. Bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez.
¥ Türk Ceza Kanunu’nun 260. maddesine göre: Hukuka aykırı olarak ve toplu biçimde, görevlerini terkeden, görevlerine gelmeyen, görevlerini geçici de olsa kısmen veya tamamen yapmayan veya yavaşlatan kamu görevlilerinin her biri hakkında üç aydan bir yıla kadar hapis cezası verilir. Kamu görevlisi sayısının üçten fazla olmaması hâlinde cezaya hükmolunmaz.
¥ (2) Kamu görevlilerinin meslekî ve sosyal hakları ile ilgili olarak, hizmeti aksatmayacak biçimde, geçici ve kısa süreli iş bırakmaları veya yavaşlatmaları hâlinde, verilecek cezada indirim yapılabileceği gibi, ceza da verilmeyebilir.
¥ Türk Ceza Kanunu’nun 277. maddesine göre: Bir davanın taraflarından birinin veya bir kaçının veya sanıkların veya davaya katılanların, mağdurların leh veya aleyhinde, yargı görevi yapanlara emir veren veya baskı yapan veya nüfuz icra eden veya her ne suretle olursa olsun adı geçenleri hukuka aykırı olarak etkilemeye teşebbüs eden kimseye, iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası verilir.
VAKİT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.