Sabri Uzun kendini ele verdi!
Türkiye geçtiğimiz günlerde Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Dairesi eski Başkanı Sabri Uzun’un Hrant Dİnk suikastinde eski mesai arkadaşlarını suçlamasını konuştu. Uzun Nedim Şener’İn yargılandığı mahkemede “bana bilgi verilse idi Dink yaşardı” dedi. Uzun'un bu çıkışının nedeni ise anlaşılamadı. Fakat aynı Sabri Uzun 04 Eylül 2010’da İçişleri Bakanlığı müfettişlerine verdiği ifadede gereğinin yapıldığını söylemişti.
Peki Sabri Uzun mahkemede neden söylem değiştirdi?
Sabri Uzun Emniyet Daire Başkanlığında tüm işlemlerin yapılmış olduğunu bilmesine rağmen neden Ali Fuat Yılmazer ve Ramazan Akyürek gibi isimleri suçladı?
Kulislerde konuşulanlara göre Sabri Uzun kendisinden kıdemsiz olan halefi Ramazan Akyürek’i hazmedemedi. İddialara göre; 8 Mayıs 2006’da Sabri Uzun görevden alındıktan sonra yerine kendisinden kıdemsiz olan ve adı daha önce geçmemiş olan Ramazan Akyürek getirildi. Görevden alınan Sabri Uzun kendisinden kıdemsiz birinin bu göreve getirilmesini sindiremedi ve o günden sonra kendi koltuğunda oturan Ramazan Akyürek’in aleyhine faaliyet yürütmeye başladı.
Uzun'la ilgili iddalardan bir tanesi ise uyuşturucu kaçakçısı Habib Kanat'la ilişkileri nedeni ile tutuklanan Emin Arslan’ın tutuklanması ile ilgili. Uzun’un Aslan’ın tutuklanmasını İstihbarat Dairesi’ne mal ediyor . Sabri Uzun’un Emin Arslan ile aynı ekipten olduğu biliniyordu. Uzun ve Aslan her zaman aynı ekip içerisinde oldular. Ancak Emin Arslan, Türkiyenin en büyük Captagon kaçakçısı Habib Kanatla olan ilişkisi sebebiyle İstanbul Emniyetin operasyonuyla yakalandı ve tutuklandı. Bu olay Uzun’un bir zamanlar başında bulunduğu Emniyet İstihbarat ile arasındaki iplerin kopmasına da neden oldu.
UZUN EMİN ASLANI CEZAEVİNDE ZİYARET ETTİ
İddialara Sabri Uzun, Emin Arslan’ı cezaevinde ziyaret ederek desteğini bildirdi. Uzun, Emin Arslan’ı captagon sevkiyatından tutuklanmasında en büyük payın İstanbul İstihbarat Müdürü Ali Fuat Yılmazer’e ait olduğunu düşündü ve Yılmazer’i hedef aldı.
Uzun, Nedim Şener’in yargılandığı davada 3 defa girişimde bulunduğu ve 4’üncüsünde “tanık olarak çağırmayız ama gelirse dinleriz” kararıyla kazandı. Mahkemede ise daha önce “sorumluluk benim” ve “Daire görevini yaptı” diye ifade vermesine rağmen, bu kez Ali Fuat Yılmazer’i sorumlu ilan etti, İçişleri Müfettişlerini de kendisine komplo kurmakla suçladı.
SABRİ UZUN DİNK DAVASINDA SANIK OLMAMAK İÇİN NEDİM ŞENER’İN DAVASINDA TANIK OLDU
Mahkeme daha önce 3 kez başvurmasına rağmen Sabri Uzun’u tanık olarak çağırmamıştı. Çünkü Şener’in yargılandığı dava Dink’in öldürülmesi ile ilgili değil, Nedim Şener’in terörle mücadele eden personeli hedef göstermesi ile ilgili. Bu sebeple Eski istihbarat başkanı Sabri Uzun’un bu duruşmada yaptığı açıklamalarla İstanbul 14 ACM’deki Dink davasına tanık olarak gitmeyi böylece bu davaya sanık olarak çağırılmanın önünü kapatmayı amaçladığı belirtiliyor.
Kamuoyunda tam olarak bilinmeyen bir başka yön ise Nedim Şener’İn yargılandığı dava. Nedim Şener hakkında terörle mücadele personelini deşifre ettiği ve hedef gösterdiği gerekçesiyle 28 yıl hapsi istenerek dava açıldı. Nedim Şener’in davaya konu kitabında deşifre ettiği Muhit Zenit MLKP, DHKP-C ve MKP tarafından tehdit edilerek, örgütün hedef listesine alındı.
Nedim Şener’in avukatı Yücel Döşemeci kendisinin bu kitap ile ilgili tanık olarak çağırdı ancak Uzun dava konusu ile ilgili hiçbirşey söylemedi. Nedim Şener çıktığı televizyon programlarında da bunu teyit ediyor ve aslında Uzun’un sözlerinin dava ile ilgili olmadığını söylüyor.
“ADAM SENİ SAVUNUYOR. BİZİM SENİNLE ALIP VEREMEDİĞİMİZ YOK”
Mahkeme sürecince ise kamuoyuna yansımayan bazı ilginç olaylar yaşanmış. Nedim Şener, kitabında kimliğini açıkladığı ve terör örgütlerinin hedefi haline gelmesine neden olduğu terör polisi Muhittin Zenit’e “Neden karşı çıkıyorsun? Adam (Sabri Uzun) seni savunuyor. Bizim seninle alıp veremediğimiz yok” dedi. Ve iddialara göre Muhititn Zenit bu mesaja karşı “Bu davada 28 yılla yargılanan ve sanık olan sensin” cevabını verdi.
MAHKEME BAŞKANI UZUNU DIŞARI ÇIKARDI
Mahkemede yaşanan bir başka ilginç olay ise Uzun’un dışarı çıkarılması oldu. Mahkeme tutanağı yazıldığı esnada Uzun “ben yazdırsaydım” dedi. Hakim Uzun’un bu ısrarına dayanamayıp “Siz hakim misiniz? Savcı mısınız? Müfettiş misiniz?” diyerek Uzun’u mahkeme dışına çıkarttı.
Dink Davasının müdahil avukatı Güray Dağ ise Birgün gazetesine 17.04.2010 günü verdiği röportajda; Uzun’un yeni iddialarını “inandırıcı bulmadığını” belirterek, Uzun’un alakasız tanıklığını “kendini kurtarmaya yönelik bir girişim” olarak nitelendirdi.
Elmahaber
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.