Baykal kasedi bizi tarihe götürdü

Baykal kasedi bizi tarihe götürdü
Deniz Baykal’la ilgili kaset skandalının yankıları sürerken, bu olayın tarihteki benzerleri de yeniden gündeme gelmeye başladı.

HABERVAKTİM-ÖZEL

Evli bir kadınla uygunsuz görüntüleri ortaya çıkan evli ve torun sahibi Deniz Baykal’ın evinin önünde “geri dön” orucu tutulurken, belirli çevrelerin hadiseyi normal karşılaması ve hatta “bu olaydan güçlenerek çıkacak” yorumlarında bulunmaları, Türkiye’nin siyasi tarihinde buna benzer örnekleri gündeme getirdi. Bir siyasi liderin “cinsel yakınlık karşılığında bir kişinin milletvekili yapılması” konusunun ise dünyada bir ilk olduğu ve kavramsal olarak bir karşılığının da bulunmadığı ortaya çıktı.

FEHİM PAŞA HADİSESİ
İkinci Abdülhamit döneminin ünlü hafiye-başı Fehim Paşa, hovardalıkları yüzünden bütün İstanbul’da konuşulur hale gelmişti. Paşa, bir müddet sonra metreslerine devlet imkanlarını da seferber ederek, çok ciddi imtiyazlar sağlayınca Bursa’ya sürgün edildi. Paşa, bütün bu olaylarla hiç alakası olmamasına rağmen, konumunu ve itibarını kurtarmak için siyasi mülahazalara girişmiş, Abdülhamit ile İttihatçılar arasında gidip gelerek, konum ve itibarını kurtarmaya çalışırken, bu hareketleri yüzünden hiç yoktan yere canından da olmuştu.

DEVLETİN VE SİYASİ ÇEVRELERİN BAŞINA BELA OLDU
Fehim Paşa İstanbul’da adı “hovarda”ya çıkınca Bursa’ya sürgün edilmişti. 1908’de İkinci Meşrutiyet ilan edilince Fehim Paşa, kıyafet değiştirip gizlice Bursa’dan kaçtıktan sonra yolda yakalandı ve Bursa’da evli bir kadınla ilişkisinden haberdar alan halk tarafından linç edildi. Paşa’nın amacının, Abdülhamit’in hafiye başılığı yapmış olmasına aldırmadan, İstanbul’a geçerek, İttihatçı ihtilale karışıp bu sefer İttihatçılar nezdinde yeniden mevki ve makam sahibi olmayı amaçladığı iddia ediliyordu.

MARGARETHE OLAYI
İkinci Abdülhamit döneminde Konkordiya Tiyatrosu’nda jimnastik gösterisi yapan Margarethe adındaki kızı metresi yapan Fehim Paşa, hem bu kıza hem de kızın yakınlarına büyük imtiyazlar sağladı. Fehim Paşa’nın bu hareketleri o dönemde İstanbul’un en yaygın dedikosu olmuş ve şikayetlere saraya kadar gelmişti.

SÜTÇÜ TOMA’NIN KIZI İSE BARDAĞI TAŞIRAN SON DAMLA OLDU
Beyoğlu’nda bir esnaf olan Sütçü Toma adındaki gayrimüslimin lokantasına bir gün Fehim Paşa’nın adamları olduğunu iddia eden silahlı adamlar geldi ve Toma’dan haraç istediler. Toma vermeye yanaşmayınca, haydutlar dükkanı yağmaladı ve Toma’yı kızını kaçırmakla tehdit ettiler. Bir maddet sonra da Toma'nın kızını kaçırıp Fehim Paşa’ya peşkeş çektiler. Toma ise Alman elçiliğine baş vurup Fehim Paşa'nın cezalandırılmasını talep etti. Yıldız Sarayı’na nakledilen bu şikayetin sonuçsuz kalacağı beklenirken, Sultan Abdülhamit, Fehim Paşa’yı, “bu yaptıkların artık yeter” diyerek, Bursa’ya sürgün etti. Fehim Paşa ise sürgün döneminde İttihatçılar ile temasa geçti, ancak meşrutiyet ilan edilmesine rağmen, hovardalıklarını Bursa’da da sürdürmesi sebebiyle halk tarafından linç edildi.

HOVARDALAR SÜRGÜN EDERLERDİ
Plevne Kahramanı Gazi Osman Paşa’nın oğlu Damat Kemalettin Paşa da yasak ilişkinin cezasını yine Bursa’ya sürgün edilmekle ödemişti. İkinci Abdulhamit’in kızı Naime Sultan’ın eşi olan paşanın, Beşinci Murad’ın kızı Hatice Sultan’la yasak ilişki yaşadığı ortaya çıkmıştı.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.