Taksim'den İsrail'e lanet yağdı!

HABERİN FOTOĞRAFLARI İÇİN TIKLAYIN

TAKSİM MEYDANI'NDA TOPLANAN GRUBUN, İSRAİL'İ PROTESTO GÖSTERİSİ DEVAM EDİYOR
İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısı, Taksim Meydanı'nda toplanan grup üyelerince protesto ediliyor.

İsrail'in İstanbul Başkonsolosluğu binası önünden yürüyerek Taksim'deki Cumhuriyet Anıtı önüne gelen grup ile burada bekleyen gruplar, ''Katil İsrail hesap verecek'', ''Hepimiz Filistinliyiz'' şeklinde sloganlar attı. Tekbirler getiren grup, ''Zulme seyirci kalmayın'', ''Bebek katili İsrail, Filistin'den defol, Osmanlı tokadını yersin'' şeklinde pankart ve dövizler de taşıdı.

Başta İHH İnsani Yardım Vakfı olmak üzere çeşitli sivil toplum kuruluşlarına üye protestocular, ellerinde Türk ve Filistin bayrakları taşıyorlar.

Meydanda çeşitli sivil toplum örgütü üyelerinin toplanması sürerken, grup yetkililerinin bir açıklama yapması bekleniyor.

Bu arada, Uluslararası Ekonomik ve Kültürel İlişkiler Federasyon Başkanı İbrahim Danacılar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Başbakanlık Müsteşarlığı'ndan kısa bir süre önce bilgi aldıklarını ifade ederek, buna göre gemide 30'un üzerinde yaralı, 10'un üzerinde de ölü olduğunu öğrendiklerini söyledi.

Gemideki sağlıklı herkesin de İsrail tarafından gözaltına alındığını ifade eden Danacılar, ''Gemiyle bağlantı kurulamıyor. İsrail el koyduğu için gemiden sağlıklı bir bilgi alınamıyor. Durumdan endişeliyiz'' dedi. Danacılar, gemide federasyona üye 30 kişinin bulunduğunu, bazılarının da yaralı olduğunu düşündüklerini aktardı.

Kardeşi Harun Seven'in de gemide yer aldığını ifade eden İHH İnsani Yardım Vakfı acil yardım görevlisi Şefik Seven de, gemideki acil yardım ekibinde bulunan kardeşinin yaralı olduğu bilgisinin kendilerine geldiğini ifade etti. Seven, gemiden gelen ilk görüntülerde de kardeşinin bacağından yaralı olduğunu gördüğünü kaydederek, gemiyle bağlantının kopmasından dolayı endişeli olduğunu söyledi.

İSRAİL BAŞKONSOLOSLUĞU ÖNÜNDE TOPLANARAK YÜRÜYÜŞE GEÇEN GRUP TAKSİM MEYDANI'NA ULAŞTI
İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısını protesto etmek amacıyla İsrail Başkonsolosluğu önünde toplanan grup, yürüyerek Taksim'e ulaştı.

Gece saatlerinden itibaren 4. Levent'teki İsrail Başkonsolosluğu önünde toplanan grup, daha sonra Taksim'de basın açıklaması yapmak üzere yürüyüşe geçti.

Büyükdere Caddesi'ni kullanan grup, buradan Gayrettepe ve Mecidiyeköy üzerinden Halaskargazi Caddesi'ni izleyerek Taksim'e ulaştı.

İsrail karşıtı slogan atan grup burada kendilerini ellerinde Türk bayraklarıyla bekleyen başka bir grupla birleşti.

4. Levent'teki İsrail Başkonsolosluğu binası önünde gece saatlerinden itibaren toplanan grup, daha sonra Taksim'de basın açıklaması yapmak üzere yürüyüşe geçti. Büyükdere Caddesi'ni kullanan grup, buradan Gayrettepe ve Mecidiyeköy üzerinden Halaskargazi Caddesi'ni izleyerek Taksim'e ulaşacak.

''Siyonist elçilik kapatılsın'' pankartı arkasında yürüyen grup ''Kahrolsun İsrail'', ''Türkiye uyuma, gemilerine sahip çık'', ''Yaşasın küresel intifada'', ''Dişe diş, kana kan, intikam intikam'' şeklinde slogan atarak yürümeye devam ediyor.

Ellerinde Filistin ve Türk bayrakları ile İsrail'i protesto amaçlı bazı dövizler taşıyan grubun yürüyüşleri sırasında, Büyükdere Caddesi'nin 4. Levent-Mecidiyeköy istikameti trafiğe kapatıldı.

Trafik polisleri caddeye çıkan ara sokaklardan araç geçişlerine de izin vermiyor.

Bu arada yürüyüş boyunca Mecidiyeköy-4 Levent istikametinde seyir halinde olan otomobiller klakson çalarak yürüyen gruba destek verdi.

ANTALYA
İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısı yurdun çeşitli yerlerinde protesto edildi.

Antalya'da saldırı haberinin öğrenilmesinin ardından sabah saatlerinden itibaren çok sayıda vatandaş, kent merkezindeki Muratpaşa Cami avlusunda toplanmaya başladı. Cami avlusunda bir araya gelenler, sık sık İsrail aleyhine sloganlar attı. Bu arada, avluya getirilen bir televizyondan saldırıyla ilgili son gelişmeler izlendi.

Avluda toplanan kalabalık daha sonra gruplar halinde, ellerinde Filistin ve Türk bayraklarıyla Şarampol Caddesi üzerinden Kışlahan Oteli önündeki meydana kadar yine İsrail'i kınayan slogan atarak yürüdü.

Kışlahan Oteli önündeki ortak basın açıklamasında, İsrail'in yaptığı saldırının uluslararası sularda yapıldığı ve BM Deniz Hukuku Sözleşmesine göre, deniz korsanlığı anlamına geldiği vurgulandı.

Yardımı düzenleyen kuruluşların tüm barış çabalarına rağmen ''Siyonist İsrail'' tarafından bu saldırının yapıldığı ifade edilen açıklamada, başta Türk Hükümeti olmak üzere tüm dünya ülkelerinin İsrail'e karşı siyasi ve ekonomik yaptırıma gitmesi çağrısında bulunuldu.

''Ülkemizde patlayan her mayında, bombalanan her karakolda parmağı bulunan siyonist devletten, tüm dünya milletlerine ait uluslararası açık denizde, ellerinde çakı dahi bulunmayan sivil insanlara yapılan korsanca saldırının hesabı sorulmayacaksa neyin hesabı sorulacaktır?'' denilen açıklamada, Orta Doğu'da devletler arası hakimiyet kurma dalaşmasında sivil inisiyatifin feda edilmemesi gerektiği belirtildi.

Ortak açıklamanın ardından İsrail'i kınayan ve Filistin halkıyla dayanışmayı öne çıkaran dua okundu ve İsrail bayrağı yakıldı.

Yürüyüşe katılanlar daha sonra toplu halde, İsrail'i kınayan bir çelengin denize bırakılması için iskeleye inmek üzere hareket etmek istedi ancak polis buna izin vermedi. Toplu hareket yerine sivil toplum kuruluşlarını temsil eden küçük bir grup, polis eşliğinde tarihi Kalekapısı yolundan eski limana inerek, İsrail'i kınayan çelengi denize bıraktı.

KAHRAMANMARAŞ
Kahramanmaraş Platformu üyeleri, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısına tepki göstermek amacıyla Özel İdare İş Merkezi önünde basın açıklaması yaptı.

Çeşitli sivil toplum kuruluşlarının üyelerinden oluşan kalabalığa, liseli öğrenciler ile bazı siyasi parti mensupları da destek verdi. İsrail aleyhine sık sık slogan atan ve tepkilerini açtıkları dövizlerle dile getiren gruptakilerden bazı kişilerin ağladığı dikkati çekti.

Basın açıklamasını yapan Kahramanmaraş Platformu Dönem Sözcüsü Yusuf Bülbül, bütün dünyanın Akdeniz'de yaşanan kabusla uyandığını belirtti. Bülbül, İskenderun'daki terör saldırısına da tepki göstererek şehit askerlerin yakınlarına başsağlığı diledi.

İsrail'in tarihte eşi benzeri görülmemiş bir şekilde sivil ve silahsız yardım gemilerine saldırdığını belirten Bülbül, ''Bu gemiler Gazze'de yaşanan insanlık dramına dikkat çekmek ve kuşatma altındaki Filistin halkına destek vermek amacıyla yola çıkmıştı. Bu gemiler dünyanın vicdanını, duasını Gazze'ye taşımak için yola çıktı. Bu gemilerde Kahramanmaraş'tan 2'si kadın 5 kişi var. Onlar çocuklarını ve ailelerini geride bırakarak bu gemiye bindiler'' dedi.

Kahramanmaraş'tan yardım gemisine binen Murat Sarıtürk'ün ağabeyi İbrahim Sarıtürk, ''Perşembe gününden bu yana haber alamıyoruz. Biz sadece haber almak istiyoruz. Annesi ağlıyor, eşi ağlıyor, merak ediyoruz'' dedi.

Gemide bulunan Hatice Sarıkız'ın eşi Mahmut Sarıkız da eşinin insani yardım amaçlı gemide bulunduğunu kaydederek, ''Kendisi İHH gönüllüsüydü. İsrail'in saldırısı bekleniyordu. Artık bundan sonrası devletleri, diplomasiyi ilgilendiren konulardır'' diye konuştu.

Gemide Kahramanmaraş'tan Hatice Karakız, Rübeyyen Kızıl, Erol Tansel, Nuri Yıldız ve Murat Sarıtürk'ün bulunduğu bildirildi.

GAZİANTEP
Gaziantep kent merkezindeki Kırkayak Parkı'nda toplanan çok sayıda dernek ve vakıf temsilcileri ile vatandaşlar parka kurulan televizyonlardan gelişmeleri izledi.

Gruptakiler, ellerinde Filistin bayraklarıyla İsrail aleyhine çeşitli sloganlar atarak İsrail'i protesto etti.

Grup adına basın mensuplarına açıklamalarda bulunan İHH İnsani Yardım Derneği Gaziantep Şube Başkanı Şükrü Okudan, silahsız ve savunmasız insanların Filistin'e yardım götürmek için yola çıktığını, ancak görevleri tamamen insani yardım götürmek olan bu gemilerdeki yüzlerce gönüllüye İsrail komandolarının gerçek mermilerle ateş açtığını ve çok sayıda şehit ve yaralının bulunduğunu bildirdi.

Yardım gemilerine çıkan İsrail askerlerinin çok sayıda yardım gönüllüsünü de gözaltına alıp hapishanelere götürdükleri yolunda haberler aldıklarını ifade eden Okudan, şunları söyledi:

''İsrail devletinin bu terör saldırısına karşı dünyanın 'dur' demesi gerekiyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti gerekli tepkiyi en üst düzeyde vereceğinden şüphemiz yoktur. İsrail malları boykot edilmeli. Türkiye-İsrail arasında aktif olan savunma işbirliği anlaşmaları iptal edilmeli. Ancak, başta Müslüman ülkeler olmak üzere tüm dünyanın siyonist İsrail'e karşı ciddi bir tepki vermesinin zamanı geldi geçiyor bile. İsrail'in Ankara Büyükelçisi bir an önce ülkesinden ölü ve yaralılarla ilgili bilgileri alıp Türk kamuoyu ile paylaşmalı. Aksi takdirde İsrail Büyükelçisi, ülkesine geri gönderilmeli.''

Gazze'ye insani yardım götüren Mavi Marmara Gemisi'nde Gaziantep'ten 4 gönülünün bulunduğunu belirten Okudan, Erdemliler Derneği'nden Mehmet Şerif Niziplioğlu, İnsanı Yardım Kuruluşu İHH'dan Gönül Acar, Bülbülzade Vakfı'ndan Mehmet Şükrü Özberber ve Ayder Derneği'nden Yusuf Özçoban'ın gemide bulunduğunu ancak kendilerinden haber alamadıklarını söyledi.

Kırkayak Parkı'nda oturma eylemi yapan sivil toplum örgütleri temsilcileri, ''İsrail'e karşı gönüllü olmak istiyorum'' kampanyası başlattı. Kampanyaya 2 saat içerisinde 270 gönüllünün ismini yazdırdığı öğrenildi.

-KAYSERİ-
Kayseri Cumhuriyet Meydanı'nda toplanan ve tekbir getiren bir grup, İsrail, Amerika Birleşik Devletleri ve terör örgütü PKK aleyhine slogan atarak saldırıya tepki gösterdi.

Gönüllü Kültür Teşekkülleri Sözcüsü Ahmet Taş burada yaptığı konuşmada, insani yardım götürmek için yola çıkanların üzerlerinde çakı bile bulunmadığını belirterek, ''İnsani yardım ekibimizin saldırıya uğraması hepimizi çok üzdü. Biz, mücadelemizi sürdüreceğiz. Hiçbir engel bizi yıldıramaz. İsrail'in yaptığı yanına kalmayacak'' dedi.

İHH Kayseri Şubesi Başkan Yardımcısı Ömer Yağmur da saldırıyla ilgili farklı bilgiler aldıklarını söyledi. Yağmur, ''Kayseri'den çok sayıda gönüllü gitmek istedi ama biz 10 kişiyi kura ile belirledik. Gemide Kayseri'den 2'si kadın 10 yiğit var'' diye konuştu. Protesto eyleminde ölenler için Kur'an-ı Kerim okunarak İsrail bayrağı yakıldı.

Yardım götüren gemide bulunan Murat Kaplan'ın eşi Zeynep Kaplan, ''Eşimi Alanya'dan uğurladık. Her şeyi göze alarak gittiler. Gemide bulunan eşimle düne kadar haberleşiyorduk. Eşim şehit olsa bile bir konvoy daha olsa ben de giderim. Biz her şeyi göze aldık. Biz onu Antalya'dan güllerle uğurladık, güllerle karşılayacağız'' dedi.

-SİVAS-
Cumhuriyet Meydanı'nda toplanan sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilerin temsilcileri, Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırıyı sloganlar atarak, kınadı.

Çok sayıda kadının da katıldığı gösterisinde, İsrail aleyhine slogan atan grup, ellerinde Türk ve Filistin bayrakları taşıdı.

Sivas İHH Gönüllüsü Özcan Duman, İsrail'in, Gazze'ye yardım götüren gemilere yaptığı saldırıya tüm dünyanın sessiz kalmamasını istedi.

Mazlum-Der Sivas Şubesi Başkanı Mehmet Sevim de, sivil toplum örgütlerinin ortak açıklamasını okudu. Saldırıya uğrayan gemide Sivas'tan da bir kişinin bulunduğunu anlatan Sevim, bu kişiden halen haber alınamadığını belirterek, ''İsrail'in gerçekleştirmiş olduğu bu hain, alçakça saldırın önüne geçilmesi, Akdeniz'in ortasında korsanlık yapmış olan hukuksuz İsrail'in uluslararası arenada yok sayılması gerekmektedir'' dedi.

Memur-Sen Sivas Temsilcisi Ömer Şanlı da insani yardım için giden gemilere yapılan saldırının vahşet olduğunu belirterek, saldırıyı kınadı.

Daha sonra Gazze'ye yardım götüren gemide hayatını kaybedenler ile İskenderun'daki terör saldırısında şehit düşen askerler için dua edildi.

MERSİN
Mersin'de, Memur-Sen şube binası önünde ellerindeki pankartlarla toplanan bir grup, tekbir getirip sloganlar atarak, İsrail'in saldırısını kınadı.

Sendika Şube Başkanı Ertuğrul Yıldız, grup adına yaptığı açıklamada, mazlum Filistin halkına insani yardım götürmekten başka amacı olmayan ve İsrail askerleri tarafından vahşice öldürülenleri rahmetle andıklarını belirtti.

''Saldırı tüm insanlığa yapılmıştır'' diyen Yıldız, açıklamasını şöyle sürdürdü:

''Başta Türkiye olmak üzere bütün insanlık, bu vahşete seyirci kalmayacak, gerekli tepkiyi gösterecektir. İsrail, sadece insani yardım taşıyan gemilere saldırarak, uluslararası hukuku ihlal etmiş ve suç işlemiştir. Bu saldırıyı yapanlar ve saldırı emrini verenler derhal uluslararası mahkemelerde yargılanmalı ve hak ettikleri ağır cezalara çarptırılmalıdır.''

Bazı kadınların gözyaşlarına hakim olamadığı gözlenen protesto gösterisinde katılımcılar, açıklamanın ardından olaysız olarak dağıldı.

-ŞANLIURFA-
Karakoyun İş Merkezi önünde ellerinde Filistin bayrakları ve dövizlerle toplanan vatandaşlar, İsrail aleyhinde sloganlar attı.

Topluluk adına açıklama yapan Eğitim Bir-Sen Şanlıurfa Şube Başkanı İbrahim Coşkun, saldırının uluslararası sularda yapılmış olmasının İsrail'in kural tanımaz tavrının yeni bir örneğini oluşturduğunu ifade ederek, ''Bu zulüm, bu işkence, bu canilik karşısında Amerika kör, Avrupa Birliği sağır, İslam ülkeleri duyarsız kalmıştır'' dedi.

Saldırı karşısında harekete geçilmesini isteyen Coşkun, ''Neredesin ey Birleşmiş Milletler, neredesin demokrasinin beşiği Avrupa, neredesiniz uluslararası insan hakları kuruluşları. Ey Suudi yönetimi, ey Mısır, ey Suriye, ey Türkiye çocuklarınızın bedeninde siyonist mermi çekirdekleri dolaşıyor'' diye konuştu.

Grup, sloganlar atarak dağıldı. Gruptakilerden bazıları daha sonra Şanlıurfa Belediyesi önünde tekrar toplanarak, burada bulunan dev ekrandan İstanbul'da yapılacağı belirtilen mitingi izlemek için beklemeye başladı.

-UŞAK-
Tiritoğlu Parkı önünde saldırıyı protesto amacıyla toplanan bir grup, ellerinde Filistin bayraklarıyla Uşak Belediyesine kadar yürüdü.

Grup adına basın açıklaması yapan İHH gönüllüsü Avukat Fahrettin Tuğrul, saldırının tüm uluslararası anlaşmaların ihlali anlamına geldiğini söyledi.

İsrail saldırısını ''korsanlık''olarak nitelendiren Tuğrul, şunları kaydetti:

''Uşak'tan da iki kardeşimiz gemideydi. Kardeşlerimiz eğer şehit olmadılarsa şu an rehin durumdalar. Onlardan haber alamıyoruz. Kendisini dünyanın efendisi sanan bu katillere ders vermenin zamanı gelmiştir. İsrail kendi ipini çekmiştir. Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Kardeşlerimizin katillerinden mutlaka hesap sorulacaktır. Türk gemisine yapılan saldırı, Türk toprağına yapılmış saldırıdır. Hükümet acilen el konulan bu gemileri ve insanları geri getirmelidir. Gerekirse askeri seçenekler dahil göz önüne alınmalıdır. Dün gece İskenderun'da askeri birliğe yapılan saldırı ile İsrail'in gemilerimize düzenlediği saldırıyı kınıyoruz. İki saldırının aynı anda gerçekleşmesini tesadüf olarak görmüyoruz.''

Grup basın açıklamasının ardından dağıldı.

-BOLU-
Hükümet Meydanı'nda bir araya gelen sivil toplum kuruluşları, siyasi parti temsilcileri ve vatandaşlar, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısını protesto etti.

Gazze'ye yardım götüren gemilerde oldukları açıklanan Bolulu Sabri Türk ve Fethi Sarımsakçı'nın yakınları da protestoya katıldı.

Sabri Sarımsakçı'nın kız kardeşi Tuba Sarımsakçı ''Dün akşamki görüntüler dehşet vericiydi. Yapılan basın açıklamalarında gördük kendisini. Sonrasında bir daha hiç haber alamadık. Biz her şeyi göze alarak yolladık ama bu kadar büyük bir dehşetin olabileceğini hiç düşünmedik. Saatler geçti ve hiçbir haber yok'' dedi.

Göz yaşlarını tutamayan Türk ve Sarımsakçı'nın yakınları resmi makamlardan bilgi beklediklerini ifade etti.

-DENİZLİ-
Gemide bulunanların yakınları ile bazı vatandaşlar, ellerinde Filistin Bayrağı ve pankartlarla Saadet Partisi Denizli İl Başkanlığı ile Alperen Ocakları Denizli Temsilciliği önünde toplanarak saldırıyı kınadı.

Gemilerde bulunduğu belirtilen Alperen Ocakları Denizli Temsilcisi Halis Akıncı'nın babası Zekeriya Akıncı, oğullarıyla irtibat kuramadıklarını, sağlık durumunun iyi olduğunu ümit ettiklerini söyledi.

-BURDUR-
Cumhuriyet Meydanı'ndaki Atatürk anıtı önünde yapılan protestoda, İHH İnsani Yardım Vakfı adına konuşan Avukat Ömer Bütüner, 16 insani yardım gönüllüsü ve İskenderun'da 6 askerin şehit olmasıyla tüm Türkiye'nin yasa boğulduğunu belirtti.

Bütüner, İsrail'in yaptığı saldırının bütün insanlığa yapıldığını dile getirerek şöyle konuştu:

''Başta ülkemiz olmak üzere tüm dünya ülkeleri, İsrail ile ekonomik işbirliğini tamamen bitirmelidir. Diplomatik ilişkilerine son vermelidir. Tüm dünya ülkeleri ambargo uygulayarak İsrail'i tecrit etmelidir. Spor etkinlikleri başta olmak üzere İsrail tüm uluslararası yarışmalara sokulmamalı, uluslararası resmi ve sivil tüm kuruluşlardan üyeliği silinmelidir.''

Konuşmanın ardından katılımcılar sloganlar attı ve Burdur Ulu Cami'ye giderek şehitler için namaz kıldı.

ERZURUM
Gazze halkına yardım götürmek üzere yola çıkan yardım gemilerinin, İsrail saldırısı sonucu hayatını kaybedenler için Erzurum'da gıyabi cenaze namazı kılındı.

Cumhuriyet Caddesi'ndeki Lalapaşa Camisi avlusunda toplanan bir grup vatandaş sloganlar atarak Ulucami'ye kadar yürüdü.

Burada öğle namazını kılan grup yeniden Lalapaşa Camisi'ne gelerek, saldırıda ölenler için gıyabi cenaze namazı kıldı.

Daha sonra Erzurum Sivil Toplum Platformu adına konuşan Orhan Atalay, İHH öncülüğünde başlatılan iyilik hareketine Erzurum'dan ses vermek için toplandıklarını belirterek, şunları kaydetti:

''Buradan dünyaya barışı egemen kılmak amacıyla kurulmuş olduklarını iddia edip hakikatte ise sadece barışın katillerine hizmet etmekten öte bir varlık gösteremeyen Birleşmiş Milletler teşkilatına veya üç maymun oyunundan başka oyun bilmeyen Güvenlik Konseyi gibi milletlerarası teşkilatlara da seslenmek istiyoruz. Sizler bugüne kadar kanı akıtılan, ırzları heder edilen, toprakları işgal edilen Müslümanlar için hangi taşın altına elinizi soktunuz.''

Atalay ayrıca İskenderun'da terör örgütü PKK'nın saldırısı sonucu şehit olan askerlerin aileleri ve millete baş sağlığı dilediklerini belirterek, ''Bu topraklarda oluşturulmak istenen sinsi emellere maşa olanların son günlerde artırdıkları terör saldırılarını kınıyoruz'' dedi.

-ALANYA-
Alanya Filistin Dayanışma Platformu üyelerinden oluşan yaklaşık 500 kişilik grup, Hacet Köprüsü üzerinde pankart ve dövizlerle sloganlar atarak saldırıyı protesto etti.

Gösteriye, Mavi Marmara yardım gemisinde bulunan 8 Alanyalı gencin yakınları ve aileleri de katıldı.

Trafiğe kapatılan yolda ellerindeki Filistin ve Türk bayraklarının yanı sıra pankart ve dövizler taşıyan grup, hükümeti net bir açıklama yapmaya çağırdı.

Gemide bulunanlar için dua da okuyan grup, ''Asker Gazze'ye'', ''Katil İsrail'', ''Filistin halkı yalnız değildir'' şeklinde sloganlar attılar.

Grup adına okunan basın açıklamasında, İsrail'in Gazze'ye giden gemilere saldırısına tepki gösterildi. Dünyanın her bölgesinden yardım kuruluşları ve sivil katılımcıların desteğiyle Gazze'ye hareket eden insani yardım konvoyuna düzenlenen saldırının insanlık dışı olduğu belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

''Bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de silahsız insanlara yapılan bu saldırı telin edilmektedir. Biz de Alanya'nın duyarlı sivil toplum kuruluşları olarak haklı tepkimizi belirtmek ve terör devleti İsrail'in bu saldırısını protesto etmek için buradayız. İskenderun'da askerimize yapılan bu alçakça saldırıyı yapanları da lanetliyoruz. Bu saldırıların da İsrail'in yerli taşeronlarınca tertiplendiği kanaatindeyiz.''

İsrail'den gelen kruvaziyer gemilerinin artık Alanya Limanı'na sokulmasının istenmediğine de yer verilen açıklamada, hükümetin yardım gemilerine saldırı olayıyla ilgili net tavır almasının ve açıklama yapmasının beklendiği kaydedildi.

Protesto gösterisi boyunca, gemide bulunanların, çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan yakınları göz yaşı döktü. Ersin Kaplan'ın annesi Gülten Kaplan, oğlu ile en son dün saat 23.00'de görüştüklerini belirterek, ''Bana kameramanlarla aynı odada olduğunu ve merak etmememi söyledi'' dedi.

Diğer yandan Mavi Marmara gemisinde Alanya Dayanışma Platformunun 8 üyesinin bulunduğu kaydedildi.

-TRABZON-
Trabzon'da İHH İnsani Yardım Vakfı tarafından organize edilen ve birçok sivil toplum kuruluşunun üyeleri ile vatandaşların katıldığı protesto eylemi, Atatürk Alanı'nda gerçekleştirildi.

Toplanan grup, İsrail aleyhine sloganlar atarak saldırıyı kınayan dövizler ve Filistin bayrakları taşıdılar, tekbir getirdiler.

İHH İnsani Yardım Vakfı Trabzon gönüllüsü Muhammet Ali Altuntaş, burada yaptığı açıklamada, açık hava hapishanesi haline getirilmiş Gazze'nin insanlığın vicdanı olduğunu vurgulayarak, ''İnsani yardımın şefkatini, anlamını, lüzumunu ve ne demek olduğunu yeryüzündeki tüm canlılar bilmektedir. Buna rağmen insanlığını unutmuş bir kısım insan şeklindeki canilerin insani yardımları engelleme girişimleri bütün vicdanları sızlatmaktadır'' dedi.

Altuntaş'ın açıklaması sırasında eyleme katılanlar, tekbir getirip slogan atarak saldırıya olan tepki gösterdiler.

Diğer yandan, yaklaşık 15 yıldır Türkiye'de yaşayan ve hem Türkiye hem Filistin vatandaşı olan Ahmet Gül de saldırıyı kınayanlar arasındaydı. Oğlu 2 yaşındaki Muhammet Emin ile Meydan Parkı'na gelen Gül, gazetecilere yaptığı açıklamada, gemilerin savaş değil yardım amacıyla gittiğini belirterek, ''Bana göre yapılan saldırı sadece Gazze'ye değil tüm İslam alemine karşı yapılmıştır. Bu nedenle sadece Türkiye'nin değil, tüm İslam aleminin bir şeyler yapması gerekiyor'' dedi.

-YOZGAT-
Yozgat'taki tarihi Çapanoğlu Büyük Cami'de öğle namazı çıkışında toplanan bir grup vatandaş, İsrail aleyhine sloganlar atarak saldırıyı protesto etti.

Memur Sen Yozgat İl Temsilcisi Yusuf Türkmen burada yaptığı basın açıklamasında, İsrail'in saldırısını şiddetle lanetlediklerini belirterek, ''Mazlum Filistin halkına insani yardım götürmekten başka amacı olmayan ve İsrail askerleri tarafından vahşice öldürülen şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyoruz'' dedi.

Grup, topluca dua ederek dağıldı.

-DÜZCE-
Düzce'de öğle namazı sonrası bir araya gelen sivil toplum kuruluşları ve siyasi parti temsilcileri Cedidye Camisi önünde İsrail'i protesto ederek basın açıklaması yaptı.

Grup adına konuşan TÜRK-İŞ Düzce Temsilcisi Ali Gürel, İsrail'in Filistin'e insani yardım götüren gemiye yaptığı baskını ve İskenderun'daki terörist saldırıyı şiddetle kınadıklarını söyledi.

Gürel, ''Mazlum Filistin halkına insani yardım götürmekten başka gayesi bulunmayan ve İsrail askerleri tarafından vahşice öldürülen şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyor ve Tüm İslam alemine başsağlığı diliyoruz''dedi.

Konuşmaların ardından İsrail aleyhine slogan atan grup olaysız dağıldı.

-İZMİR-
İzmir'de, İHH İnsani Yardım Vakfı İzmir Şubesi önderliğindeki sivil kuruluşlar, Konak Meydanı'nda toplandı. İsrail aleyhine pankart ve dövizler açan, sloganlar atan grup üyeleri daha sonra İsrail Bayrağı yaktı.

Gruba hitap eden İHH İnsani Yardım Vakfı İzmir Şube Başkanı Rasim Çağlar, 3 yıldır ambargo altında tutulan Gazze'de insanların açlık sınırında yaşadığını, ilaç ve malzeme yetersizliğinden ameliyatların uyutulmadan yapıldığını söyledi.

Gazze'ye insani yardım götürmek için yola çıkan gemilere İsrail'in uluslararası sularda saldırdığını belirten Çağlar, ''Hukuk tanımaz İsrail insani amaçlarla yol alan sivillerin bulunduğu gemilere ateş açtı, modern korsan gibi gemileri rehin aldı. Tüm dünya bu durumu şaşkınlıkla izliyor. Yaşanan hukuksuzluğu vahşi yaklaşımı kabul etmiyoruz'' diye konuştu.

Gösteriye katılan gemideki Cengiz Songür'ün oğlu İbrahim Songür, AA muhabirine yaptığı açıklamada, televizyonda babasının bir yaralıyı taşırken gördüğünü kaydederek Songür, ''Kendiyle hiçbir irtibat sağlayamadık. İsrail'in insani yardım taşıyan gemiye böyle bir saldırıda bulunacağını tahmin etmiyorduk'' diye konuştu.

Geniş güvenlik önlemleri altında gerçekleşen protesto eylemi, okunan duanın ardından sona erdi.

-GÜMÜŞHANE-
Gümüşhane'de, siyasi partiler ile 44 sivil toplum kuruluşunun düzenlediği gösteride İsrail saldırısı ve İskenderun'daki terörist saldırı protesto edildi.

AK Parti Gümüşhane Milletvekili Kemalettin Aydın, Gümüşhane Belediye Başkanı Mustafa Canlı nın da katıldığı protesto eylemi Cumhuriyet Caddesi'nde başladı.

Belediye önünde toplanan grup, daha sonra Atatürk Caddesi'nde yürüyüşe geçti. Geniş güvenlik önlemleri altında düzenlenen mitingde İsrail ve PKK aleyhine sloganlar atıldı.

Grup adına açıklama yapan Gümüşhane İktisadi ve Kültürel Kalkınma Derneği (GİKDER) Başkanı Selim Nas, insanlık aleminin en büyük imtihanını verdiğini, dünyanın vicdanın insani yardım girişimine insanlık dışı müdahale karşısında samimiyet testinden geçtiğini söyledi.

İskenderun'daki saldırıyı da kınayan Nas, ''Şehit olan güvenlik görevlilerimiz bir kez daha içimize ateş düşürmüştür. Terör örgütünü lanetle kınıyoruz'' diye konuştu.

Nas'ın konuşması sık sık sloganlarla kesildi.

Miting, İsrail saldırısı sonucu ölenler ve PKK saldırısı sonucu şehit olan askerler için yapılan duanın ardından olaysız şekilde sona erdi.

-SAKARYA-
Sakarya'nın Adapazarı ilçesinde Çark Caddesi'nde toplanan çok sayıda kişi İsrail aleyhine slogan atarak, Gazze'ye yardım götüren gemilere düzenlenen saldırıyı protesto etti.

İHH İnsani Yardım Vakfı Sakarya Şubesi öncülüğünde düzenlenen gösterilere katılan ve aralarında çeşitli sivil toplum örgütü temsilcilerinin de bulunduğu grup, Çark Caddesi'nde toplandı.

Ellerinde Filistin bayrakları ve İsrail aleyhine çeşitli pankartlar taşıyan grup, ''Mehmetçik Gazze'ye'', ''Kahrolsun İsrail'', ''İsrailsiz dünya, özgür Kudüs'' sloganları atarak, Kent Meydanı'na yürüdü.

Burada grup adına konuşan İHH Sakarya temsilcisi Ruhi Ademoğlu, halka Gazze'ye insani yardım götüren gemilerin emanetleri sağa salim ulaştırdıklarını müjdelemek istediklerini, ancak İsrail'in sabaha karşı tamamen insani yardımlarla dolu olan özgürlük gemilerine, adeta korsanlar gibi operasyon düzenlediğini söyledi.

İsrail'in hiçbir silah ve benzeri aletin olmadığı gemilere, sivil insanlara daha önce de yaptığı gibi, vahşice saldırdığını belirten Ademoğlu, şöyle konuştu:

''Bu alçak tavır bize Sabra, Şatilla ve Gazze katliamlarını hatırlattı. En vahşi hayvanların bile göstermeyeceği vahşeti tüm dünyanın gözleri önünde büyük bir pişkinlikle göstermiştir. Bizler inanıyoruz ki her haddi aşmış topluluk bir gün yerle yeksan olacaktır. Şehitlere Allah'tan rahmet diliyoruz. Zafer Hakk'ın ve Hakk'tan taraf olanlarındır diyoruz. Allah yardımcımız olsun.''

Konuşmaların ardından İsrail bayrakları yakan protestocular olaysız bir şekilde dağıldı.

-FİLİSTİN DOSTLARI İSRAİL SALDIRISINI ORTAK BİR AÇIKLAMAYLA KINADI

GAZETECİ DİLİPAK: İSRAİL'İN ULUSLAR ARASI SULARDA SİLAHSIZ BİR İNSANİ YARDIM GEMİSİNE SALDIRMASI KABUL EDİLEMEZ
Filistin Dostları Platformu, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren insani yardım gemisine saldırmasının ''kabul edilemez'' bir durum olduğunu belirterek, Başbakan Erdoğan'a derhal Türkiye'ye dönmesi çağrısında bulundu.

Filistin Dostları Platformunu oluşturan çeşitli sivil toplum örgütü temsilcileri Gazze'ye insanı yardım gemisi gönderen İHH İnsani Yardım Vakfı'na destek ziyaretinde bulundu.

Burada Filistin Dostları adına hazırlanan ortak basın açıklamasını okuyan gazeteci Abdurrahman Dilipak , ''İsrail'in uluslar arası sularda silahsız ve insani yardım gemisine saldırması kabul edilemez bir durumdur. Ve bu saldırı Gazze yolcularının şahsında Türkiye ve gemide bulunan diğer 50 ülkeye yapılan bir saldırıdır'' dedi.

İsrail'in Akdeniz'de ''korsanlık'' yaptığını, ortaya çıkan tablonun Somalili korsanların saldırılarından daha vahim olduğunu dile getiren Dilipak, uluslar arası camianın ve Türkiye'nin Somalili korsanlara gösterdiği tepkiyi İsrail'e karşı halen göstermemiş olmasını kabul etmediklerini söyledi.

Dilipak, saldırı olan gemilerin içinde Avrupalı milletvekillerinin de bulunduğunu, gemiden haber alamadıklarını, şehit ve yaralıların olduğunu belirterek, ''Başbakan Erdoğan derhal Türkiye'ye dönmelidir. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da Ankara'da kalarak olayları buradan takip etmesi ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Akdeniz'de devriye görevi yapan Çağrı grubunun yaralıları getirmek, saldırının önlenmesi ve işgal edilen gemilerin kurtarılması için derhal bölgeye sevk edilmesi gerekir'' dedi.

İsrail Büyükelçisi'nin derhal Türkiye'yi terk etmesi ve bu uluslar arası korsanları protesto etmek için Tel Aviv'deki Türk Büyükelçisi'nin de geri çağrılması gerektiğini savunan Dilipak, şunları söyledi:

''TBMM'nin derhal olağanüstü toplantıya çağrılmasını, Filistin Dostluk Grubu'nun parlamentoda kriz komitesi oluşturmasını, TBMM İnsan Hakları Araştırma komisyonunun durumu değerlendirerek AP ve AB parlamentoları insan hakları komisyonlarını derhal harekete geçmeye çağırması gerekir. Kızılay'ın bölge devletlerinin ve gemide vatandaşları bulunan 50 ülkenin Kızılay ve Kızılhaçlarını uyararak uluslar arası çağrıda bulunması, şehit ve yaralıların ülkelerine taşınması için deniz uçağı ile acil ambulans ve sağlık hizmeti ulaştırması gerekir.

BM, AB, İslam Konferansı Teşkilatı ve Arap Birliği gibi kurumların derhal olağanüstü acil toplantıya çağrılması gerekir ve öte yandan Türkiye'deki İslam ülkeleri, AB ülkeleri ve gemide yolcuları bulunan ülkelerin büyükelçilerinin bir araya gelerek bir kriz komitesi oluşturmaları ve kendi aralarında sürekli temas içinde olmaları, operasyonlar konusunda görüş alışverişi ve koordinasyon desteği verilmesi gerekir.''

Dilipak, gemide kadınların ve bebeklerin bulunduğuna işaret ederek tüm insan hakları kuruluşlarının bu konuda duyarlı olmasını ve tepki vermesini beklediklerini, Türkiye'deki tüm medya, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının da protestoda bulunarak sesini yükseltmesi gerektiğini söyledi. İsrail'in dünya barışını tehlikeye sokan bir maceranın peşinde olduğunu ve suçüstü yakalandığını ifade eden Dilipak, İsrail'in çirkin yüzünün bütün çıplaklığıyla ortaya çıktığını, bu vahşet karşısında İsrail halkının da sesini yükseltmesi gerektiğini kaydetti.

Türkiye ile İsrail arasında yapılan tüm anlaşmaların iptal edilmesini ve İsrailli bütün diplomatların sınır dışı edilmeleri gerektiğini savunan Dilipak, bu saldırının hem fiili hem de hukuki olarak hesabının sorulması gerektiğini dile getirerek, oradaki gözaltında tutulan yardımseverler, ailelerine teslim edilinceye ve gemiler Gazze için serbest bırakılıncaya kadar eylemlerini ülke genelinde sürdürmeye devam edeceklerini bildirdi.

AA