O avukat bakın kim çıktı
Hrant'ta 'Herkes darağacına', Asker'de 'Operasyon dursun'!
"Bu kadarını beklemiyordum.." diyor Fethiye Hanım. "Biten bir komedi dünyasıdır" diyor, devam ediyor avukat hanım: "Bizimle büyük bir dalga geçtiler."
Aslını sorarsanız, ben de bu kadarını beklemiyordum.
Hrant Dink'in avukatının, bir yandan Hrant Dink için, ortalığı velveleye verirken.. Diğer taraftan da bu ülkenin 10 bine yakın güvenlik mensubunu katleden PKK'nın avukatları ile birliktelik gösterebileceğini doğrusu tahmin edemiyordum..
Yok canım, bu birliktelik yolda yürürken, aniden aynı karede resimlerinin çıkması değil.
Bir toplantıda, tesadüfen oluşan birliktelik değil.
PKK başının avukatları, hangi bildiriye imza atmışlarsa, çoğunda Fethiye Hanım da destek vermiş..
BDP milletvekilleri hangi açıklamaya imza koymuşlarsa, Fethiye Hanım da imza koymuş..
Somut örnekle anlatayım...
Bunlar; kendilerinden birisi ölünce, tetikçinin yedi sülalesini darağacında sallandırmak isterler..
Sadece yedi sülalesini değil.. Cinayetin işlendiği dönemin bürokratlarının.. Emniyet müdürlerinin de cesetlerini darağacında görmek isterler..
Bunun karşısında, devletin güvenlik güçleri öldürüldüğünde ise.. Bu ülkenin çocukları, askerlik görevini ifa ederken şehid edildiğinde ise.. Arkasından devlet suçluları yakalamak için harekete geçtiğinde ise..
Hemen "Operasyonlar dursun" derler..
Evet, Hrant Dink'in öldürülmesinde, "Sadece tetikçi ve azmettirici yetmez. Seyirci kalanlar ve küçücük hatası olanlar da hep birlikte yakalansın, derdest olsunlar. Hakim önüne çıksın" diyen Fethiye Hanım ve ekibi.. Bakın devletin askerini vuran PKK'lılar derdest edilip, hakim önüne çıkarılmak istendiğinde ne yapmışlar..
Güneydoğu'da karakol baskını sonucu 12 askerimiz şehid olmuş....
TSK, saldırıyı gerçekleştiren PKK'lıları yakalama için operasyon başlatmış..
Fethiye Çetin ve şürekası hemen piyasa çıkıp gazetelerde ilan yayınlatmışlar: "Operasyonlar Dursun, Silahlar Sussun: Kürt Sorununda Barış İçin Demokratik ve Hukuki Çözüm!"
İşte burada durup, uzun uzun düşünmemiz gerekir..
"Operasyonlar dursun"muş!..
Hrant öldürüldüğünde, böyle demiyorsunuz ama..
Samast yetmez. Hayal yetmez. Vali de hakim önüne çıksın diyorsunuz..
Ama PKK'lılar hakim önüne çıksın diye yapılan operasyonları gördüğünüzde ise, "Barış" diyorsunuz..
Bu ülkenin çocuklarına şu reva görüleni, kim hazmedebilir?
"Hrant Dink'i öldürenleri serbest bırakın" diyen tabii ki yok. Zaten bir cinayet için, iki kişiye müebbet çıktı..
Ama insaf edin.. Bu ülkenin 10 bine yakın güvenlik görevlisi şehid edildiği için, 20 bin PKK'lıya müebbet hapis verildi mi?
Kaç kişi var cezaevinde, müebbet hapis cezası almış?
İşin bu yanını bir kenara bırakın..
"Devletin PKK'lılara ceza verememesinin sorumlusu biz değiliz" diyebilirler..
"Hrant Dink'in ölümünden dolayı, bürokratlar da cezalandırılsın" talebinde ısrarcı olabilirler..
Ama..
Ülke seçime giderken..
Bir yandan darbecilerle dişe diş mücadele eden AK Parti.. Diğer yanda ise, "Ergenekon'un avukatıyım" diyen CHP var iken..
AK Parti'nin anayasayı değiştirecek milletvekili kazanmasının önündeki tek engel durumundaki PKK'nın desteklediği BDP'ye oy vermek üzere "330 aydın ve akademisyen" imzalı bildiri yayınlarsanız....
Bu bildiri ile "Silah, kürtlerin sigortasıdır" diyen Leyla Zana'lı.. Hasip Kaplan'lı. Selahattin Demirtaş'lı. Sebahat Tuncel'li.. Bengi Yıldız'lı. Ayla Akat'lı BDP'yi desteklerseniz....
Bu bildiriye, Hrant Dink cinayetine iki müebbeti az bulan Fethiye Çetin de imza atarsa..
Burada durup, düşünmemiz lazım..
Bu arkadaşlar, "ayrımcılık yapılıyor" derken.. Kendilerine "ayrıcalık" istemiyorlar mı?
Kendileri ayrıcalık istiyorlar ki, ölülerine iki müebbet yetmiyor.. Çünkü onların ölüleri kıymetli..
Ama biz şehid askerimizin failini yakalamak istediğimizde, bir tane PKK'lıyı bile vermek istemiyorlar: "Operasyonlar dursun" diyorlar..
Bir yandan "Hrant'ı nasıl öldürürler. Onu öldürenlerin değil, öldürtenlerin de.. Hatta buna seyirci kalanlar da cezalandırılmalı" diyorlar..
Bir yandan ise, teröristlerin desteklediği milletvekili adaylarına oy vereceklerini ilan ediyorlar..
Hrant'a "Herkes darağacına" diyorlar.
Asker'de ise "Operasyonlar dursun" diyorlar.
Ali Karahasanoğlu / Yeni Akit
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.