Değirmenci'den çarpıcı Bayramoğlu soruları

Değirmenci'den çarpıcı Bayramoğlu soruları
"Müptezel güruh malûm da diğerlerine ne oluyor? Bayrağımızdan, birlik ve beraberliğimizden rahatsız olmaları mümeyyiz vasıfları olanlarla ortak aklınız, ortak paydanız, birlikteliğiniz nereden kaynaklanıyor? ‘Federasyon’ tartışmaları, terörist

Eğitimci Yazar Yaşar Değirmenci, Ali Bayramoğlu ve DPI ile ilgili yayınlarımız karşısında sitemize saldıran çevrelere sert tepki gösterdi.

Ermeni tezlerini içeren ve BDP ağzıyla kaleme aldığı yazıları, “1915'te dökülen kan unutulmayacak” tehdidinde bulunan Bayramoğlu’na muhafazakâr Star ve Yeni Şafak ile dinî hassasiyetiyle bilinen Zaman gazetelerinin bazı yazarlarının da destek vermesinin sağduyu sahibi insanları son derece üzdüğünü, yaraladığını ifade eden Değirmenci “Yazılarıyla, eylemleriyle sahip çıktıkları insanların işledikleri suçlar ortada iken bu adamlara nasıl destek verip sahip çıkabilirler?” diye sordu.

Değirmenci, dikkat çeken sorularını şöyle sürdürdü: “Müptezel güruh malûm da diğerlerine ne oluyor. Bayrağımızdan, birlik ve beraberliğimizden rahatsız olmaları mümeyyiz vasıfları olanlarla ortak aklınız, ortak paydanız, birlikteliğiniz nereden kaynaklanıyor? ‘Federasyon’ tartışmaları, teröristlerin elebaşı cânisi Apo’ya özgürlük çalışmalarını yürütenlere bu sahiplenmenizi nasıl izah edeceksiniz?”

Yaşar Değirmenci’nin, Habervaktim için kaleme aldığı yazı şöyle:

Yazıklar olsun!

Tartışırken, meselelerimizi müzakere ederken ne zaman iki taraflı düşünüp empati yaparak hakkaniyet ölçüsüyle değerlendireceğiz?

Meselâ gazetecilik kimliklerinden dolayı yargılanmadıkları halde bu zevata sahip çıktığınız kadar Vakit Gazetesi'nin 312 Generaller Dâvâsında kalem oynatmamanızın bir izahı var mı?

Sivas olaylarını, 'Madımak Oteli'nde hunharca yakılan insanların acısını paylaşırken ne olur Başbağlar'da hem de çoluk, çocuk, genç yaşlı demeden, kimisi camide ibadet halinde iken yakılan o insanların acısı acı değil mi?

Hiç ama hiç vicdanınız sızlamıyor mu?

1915'i Ermeni tehcirini hep gündemde tutup yazarken ne komitacılar var gündeminizde ne ASALA katilleri!

1915'te, sanki Türkler katliama hiç uğramamış. Kaleminiz bir kerecik olsun yazdı mı, Taşnak ve Hınçak'ın camilere doldurup diri diri yaktığı Müslümanları... Ermenistan, Karabağ'da onlarca köy bastı. Binlerce Azeri Türkünü öldürdü. Çocuklara, ihtiyarlara, kadınlara bile inanılmaz işkenceler yaptı.

Ya Balkanlar'dan kafile kafile göçü... Milyonlarca insanın katledilişini, hamile kadınların karınlarının deşilmesini, çocuklar üzerinde atış talimi yapılmasını, yollarda o yaşlı beli bükülmüş hanımların, aksakallı ihtiyarların can verişini?

Edirne Sarayiçi'nde Bulgar komitacılarından kaçarken kuşatılan ve ağaç köklerini kemire kemire can veren Balkanlı Osmanlı çocuklarını?..

Hiç olmazsa Mehmed ARİF'in 'Başımıza Gelenler'de veya 'Zağra Müftüsünün Hatıraları'ndan (hafızanızı tazelemek bakımından) okuyamaz mısınız?

Tehcirde Ermeni acılarını yazdınız. Hepiniz Ermeni oldunuz, Hepiniz Hrant DİNK oldunuz. Ne olursanız olun da bir de Kars’ta, Ardahan’da, Artvin'de, Van'da, Ruslar'la işbirliği içinde, Maraş'ta, Antep'te, Urfa'da, Adana'da Fransızlar'la işbirliği içinde işlenen cinayetleri yazamaz mısınız?

Bu topraklarda yaşayanlar olarak her türlü nimete gark olmuş iken neden yüreğinizde bu topraklarda can veren çocuklar için hiçbir kıpırdanma yok?

Siz bu tiplerin (Ali BAYRAMOĞLU, Cengiz ÇANDAR, Şahin ALPAY, Hilal KAPLAN, Etyen MAHCUPYAN,Oral ÇALIŞLAR, Hasan CEMAL vs.) bir yazıda olsun Ermeni komitacıların katlettiği Müslümanlardan bahsettiğini gördünüz mü?

Kürtlerin güya hakkını savunurken bir defa olsun PKK'nın katliamlarına temas edip asker veya polis şehit ailelerimizin acılarını paylaştığını duydunuz mu?

Bütün bunları sineye çekmişken, bu güruhun el ve ağız birliği ile Habervaktim’e, onun değerli, cesur, fedakâr Genel Yayın Yönetmeni Fatih Akkaya’ya, her zaman zalimin karşısında, mazlumun yanında olan Yeni Akit Gazetesine kin ve nefrete başladılar.

Ne yapmış Fatih Akkaya?

Ali Bayramoğlu'nu Ermenicilik yapmak ve KCK'yı aklamaya çalışmakla eleştirmiş, Bayramoğlu gibi isimlerin gizli toplantılarına katıldığı DPI adlı örgütün PKK ile bağını ortaya koyan haberler yayınlamış.

Ali Bayramoğlu'nun gerçek yüzünü deşifre etmişler.

DPI gerçeğini gündeme getirmişler.

Ki bu mesele, Türkiye'nin ve bu topraklar üzerinde yaşayan herkesin en ciddi güvenlik meselesidir. Bölücülük ve Terör bu ülkenin nelerine mal olduğu apaçık ortadadır. Bunların kirli dünyalarına projektör tutmuşlar.

Kirli çamaşırlarının dökülmesi karşısında çılgına dönen malum çevreler, Fatih Akkaya’nın eleştiri ve sorularına cevap vermeleri gerekirken, küfrederek iddiaların üstünü örtmeye çalışmışlar.

Ermeni tezlerini içeren ve BDP ağzıyla kaleme aldığı yazıları, “1915'te dökülen kan unutulmayacak” tehdidinde bulunan bu adama, muhafazakâr Star, Yeni Şafak ile dinî hassasiyetiyle bilinen Zaman gazetelerinin bazı yazarlarının da destek vermesi sağduyu sahibi insanları son derece üzmüş ve yaralamıştır.

Yazılarıyla, eylemleriyle sahip çıktıkları insanların işledikleri suçlar ortada iken bu adamlara nasıl destek verip sahip çıkabilirler?

Yaptıkları gizli-kapaklı işleri, çevirdikleri dolapları, Devlet-Millet düşmanlarıyla birlikteliklerini ortaya koyduğu için, Habervaktim’e ve Fatih Akkaya’ya bu kin ve nefret niye?

Müptezel güruh malûm da diğerlerine ne oluyor.

Bayrağımızdan, birlik ve beraberliğimizden rahatsız olmaları mümeyyiz vasıfları olanlarla ortak aklınız, ortak paydanız, birlikteliğiniz nereden kaynaklanıyor?

“Federasyon” tartışmaları, teröristlerin elebaşı cânisi Apo’ya özgürlük çalışmalarını yürütenlere bu sahiplenmenizi nasıl izah edeceksiniz?

Bu terörist başı ve yardımcılarıyla utanmadan sıkılmadan ağırlanıp röpörtaj adı altında bu eli kanlı katilleri bize sevdirmeye çalışanları takdir, taltif, teşvik size yakışıyor mu?

BDP ve PKK’nın sözcüsü gibi hareket eden Leyla ZANA’yı haklı gösteren, Başbakan’dan taleplerinin yerine getirilmesi doğrultusunda yazılar yazıp, tavsiyelerde bulunan ateist olduğunu ilk günkü yazısında açıklayan bu adamlara daha ne kadar tahammül edeceksiniz?

Hangi mülahazayla olursa olsun, bu adamlara köşe açıyor, itibar ediyorsunuz.

Bu vebal size yeter!

Fatih Akkaya açıklama beklemiş sahip çıktığınız yazardan. O ne yapmış hakaretten başka. Bu durumda sizin nerede bulunmanız gerekiyor.

Hep bildiğiniz ama kendiniz için düşünmediğiniz misalle söylersem: Hz. İbrahim’in atıldığı ateşin sönmesi için su taşıyarak olunması gereken yerde mi, yoksa ateşin devamından yana olup odun taşımaya devam edenlerin safında mı?

Neredesiniz.

Sabit ucu olmayan pergelin daire çizemeyeceğini hatırlamayacak mısınız?

Daha 17-18 yaşlarında Rasulüllahın “hılfül fudül”deki yeri ne içindi?

Zulme karşı olmak, haksızlıkla mücadele etmek, hakkın ve hakikatin yanında bulunmak değil miydi?

“Alternatif bir devlet yapılanması” diye tanımladıkları KCK’yı aklama gayretlerini hâlâ sürdürürken, PKK kamplarında ders verenlere sahip çıkılıp özgürlüğüne kavuşturma kampanyaları yürütürken sizler bunların izini sürmeye devam edecek misiniz?

Ermeni, Kürt, Yahudi olmak elbette kusur olamaz. Ama milliyetini saklayıp, mensubu gibi göründüğü Türkleri/Müslümanları, her platformda açığa düşürüp hakaret etmeyi vazife addedenlere sesimizi çıkarmayacak mıyız?

Habervaktim'i hedef tahtasına koydular.

Şimdi de Ali Bayramoğlu ve DPI ile ilgili yapılan haberlere karşı bir kısım sözde aydın, yazar ve siyasetçi bir araya gelerek ortak bir bildiri yayınladılar.

İmza için sıraya girmezsiniz herhalde!..”

Eğitimci Yazar Yaşar Değirmenci






HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.