Telegram işkencesinde TMS isimli cihaz mı kullanılıyor?

Telegram işkencesinde TMS isimli cihaz mı kullanılıyor?
28 Şubat postmodern darbe yargısının somut hiçbir delil olmadan örgüt lideri yaftasıyla ömür boyu hapis cezasına çarptırdığı Salih Mirzabeyoğlu’nun cezaevindeki durumu ile ilgili dikkat çekici gelişmeler yaşanıyor.

Ruh sağlığına zarar verilip yüzlerce eser vermiş bir mütefekkirin yok edilmesi için Telegram yöntemiyle işkence yapıldığı iddiası son dönemde gerek STK’lar gerekse yabancı uzmanlar tarafından sıkça dillendiriliyor. Kamuoyunun ilk olarak Ergenekon sanığı eski Adli Tıp Üyesi Ümit Sayın’ın “verirsin dalgayı İsa olur, verirsin dalgayı Musa olur” sözleriyle varlığından haberdar olduğu radyo dalgalarıyla kişinin ruhsal durumunu baskı altına alma yöntemi ve bu amaçla kullanılabilecek cihazları konun uzmanı bilim insanlarıyla konuştuk. Cerrahi bir müdahalede bulunmadan sadece uzaktan gönderilen radyo dalgalarıyla kişinin depresyon, şizofreni gibi hastalıklara yakalanmasını sağlayacak tıbbi cihazlar olduğunu belirten uzmanlar, yıllar önce tıbbın hizmetine giren TMS isimli cihazın Telegram’ın atası olduğunu vurguladı. Bilimsel araştırma ve makaleleri ile tanınan Doktor Ayşe Arslan, klinik anlamda 1985 yılında kullanılmaya başlanan Transkraniyal manyetik uyarım (TMS) cihazının Telegram sistemiyle benzerlik gösterdiğini, adı geçen cihazın ileri versiyonlarının kötü ellerde silaha dönüşebilceğini kaydetti.

TELEGRAM’IN BASİT VERSİYONU TMS CİHAZIDIR

Radyo dalgalarıyla kişinin ruhsal durumuna doğrudan etki edilebileceğini vurgulayan Arslan, istihbarat örgütleri tarafından ileri versiyonları kullanılan sistem hakkında şu bilgileri verdi:
¥ Akit:
Ayşe Hanım sohbetimizin başında Transkraniyal manyetik uyarım (TMS) (manyetik uyarım tedavisi) hakkında ilginç araştırmalardan bahsettiniz. TMS olarak adlandırılan sistem nedir?
¥ Dr. Ayşe Arslan:
Transkraniyal manyetik uyarım, saçlı deri üzerinden beynin bir bölgesi üzerine tekrarlayan manyetik dalgalar gönderme işlemidir.
¥ Akit:
Bu yöntem ne zamandan beri kullanılmaktadır?
¥ Dr. Ayşe Arslan:
Bu yöntem 1985 yıllarından itibaren klinik kullanıma girmiş, nörolojik ve psikiyatrik hastalıkların tedavisinde kullanılan bir yöntem olmuştur.
¥ Akit:
Kullanım alanları nerelerdir?
¥ Dr. Ayşe Arslan
Esas olarak ilaca dirençli majör depresif bozuklukların tedavisinde kullanılmakla birlikte; felç, parkinson hastalığı, bunama (demans), dikkat eksikliği, migren, epilepsi (sara), nöropatik ağrı, kronik ağrı, çeşitli hareket bozuklukları, yeme bozuklukları, bipolar hastalık, şizofreninin bazı semptomlarında ve distoni kullanıldığı diğer alanlardan bazılarıdır.

SAĞLIKLI BİREYLERDE TERS ETKİ ELDE ETMEK İÇİN KULLANILABİLİR

Akit: Sağlıklı düşünen bireylere bu tür tıbbi yöntemlerle zarar verilebilir mi?
Dr. Ayşe Arslan:
Elbette etkileyebilir. Beynin bozuk olan bölgesine uygulayıp tedavi edici etki sağlanıyorsa aynı bölgeye sağlamken uygularsanız bozabilirsiniz. Yazımda da bahsettiğim gibi sağlıklı insanlarda da yapılan çalışmalar mevcut. Bir çalışmada, beynin ilgili bölgesine yapılan TMS uygulamasının, etkili bir sosyal fonksiyon için gerekli olan; başkalarının nasıl düşündüğü ve hissettiği hakkında bilgi sahibi olabilmek için çevresel işaretleri kullanabilme yeteneğini bozabileceği gösterilmiştir.
¥ Akit:
Yani anladığım kadarıyla ağır depresyon geçiren, veya çeşitli nörolojik hastalıklardan ötürü halisülasyonlar gören sağlıksız bireyleri tedavi edici fakat, tam tersi sağlıklı bireylerde bu saydığımız sorunların oluşması içinde kullanılabilir değil mi?
¥ Dr. Ayşe Arslan
Doğru anlamışsınız. TMS, örneğin şizofreni, depresyon ve inme gibi hastalıklarda bozuk olan nörofizyolojik dengeyi düzenleyebildiğine göre, sağlıklı insanlardaki normal aktiviteyi de baskılaması veya artırması beklenen bir sonuçtur. Basitleştirerek anlatırsak, bu cihazı cerrahın neşterine benzetebiliriz. Neşter bir doktorun elinde şifa aracı olabilirken, art niyetli ellerde ölüme sebebiyet verilebilir.

ASKERİ ANLAMDA KULLANILANI OLABİLİR

¥ Akit:
Bu söylediğiniz husus tıbbi malzemelerin çoğu için geçerli değil midir? Örneğin ilaçlar, teknik aletler vs. burdaki özellik nedir? Sonuçta ilaçlarla bir kişiyi depresyona sokabilirsiniz veya öldürebilirsiniz ama bunlar sonuçta ispatlanabilir değil mi?
¥ Dr. Ayşe Arslan:
Gayet tabii ilaçlarla yapılanlar ispatlanabilir. Laboratuvar incelemesiyle vücuttaki yabancı maddeler örneğin ilaçlar tespit edilebilir. Ancak bildiğim kadarıyla bugünki tıbbi teknolojide bu hastalıkların TMS’le oluşturulduğunu ispatlayamıyorsunuz. Örneğin bir hastaya MRG çekilip çekilmediğini veya TMS uygulanıp uygulanmadığını tespit eden bir laboratuvar tekniği bildiğim kadarıyla henüz yok. Yani en azından sivil anlamda bilmiyorum. Askeri anlamda kullanılanı ve tespit edici bir cihaz olabilir. Yani TMS’yi kullanarak zarar veren kişinin yanına şu an için, tabii ilerde ne olur bilinmez. Yanına kâr kalabilir. 6 ayda bir bilgisayarların, yılda bir arabaların üst modeli çıkarken 1985 yılında kullanıma girmiş olan TMS’nin de gelişmiş versiyonları yapılmış olabilir.
¥ Akit:
Medyadan duymuş olabilirsiniz. Kendilerine zihin kontrolü yapıldığını iddia eden insanlar var. Bu konuda ne dersiniz ve TMS ile bu yapılabilir mi?
¥ Dr. Ayşe Arslan:
Böyle bir iddia ile ilgili mutlaka bilimsel açıdan değerlendirme yapmak gerekir. O kişileri tanımak onlarla klinik ve laboratuvar inceleme yapmak gerekir. Zihin kontrolünden kastınız nedir? Eğer bir şekilde düşünceyi, muhakemeyi, insan dengesini bozma vs. kastediyorsanız bunu örneğin ilaç kullanarak vs. gibi pek çok şekilde yapabilirsiniz. Ancak daha önce de anlattığım gibi TMS ile tedavi edilebilen bütün hastalıkların tersini de oluşturabilirsiniz.

İSTEMSİZ HAREKETLER “TMS” İLE YAPILABİLİR Akit:

28 Şubat Postmodern darbesinin mağduru Salih Mirzabeyoğlu’na zihin kontrolü uygulandığı yönünde basında çokça haber yayınlandı. Kendisine uygulandığını belirttiği zihinsel telkin ve baskının belirttiğiniz sistemle bir ilişkisi olabilir mi?
¥ Dr. Ayşe Arslan:
İstemsiz hareketler ve yine üzüntü veya tam tersi duygular, uyuşma, karıncalanma, düşünme melekelerini etkileme, daha önce de belirttiğimiz üzere, TMS ile de yapılabilmesi mümkündür. TMS teknolojisinin 1980’li yılların ürünü olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda, Salih Mirzabeyoğlu’nun bahsettiği uzaktan elektromanyetik dalgalarla yapılan uygulamanın TMS’nin ileri bir adımı olduğunu söylemek mümkündür.

TMS 1985’te tıbbın hizmetine klinik araştırmalar için verilmiştir. 90’lı yıllarda tedavide kullanılmaya başlanmıştır. TMS’nin 2000’li yıllarda daha yüksek frekanslı modeli tıpta kullanıma girmiştir. Bu model, daha güçlü, beynin daha derinde bulunan kontrol merkezlerine inebilen türüdür. Zihin kontrolünde kullanılan bir türü eğer icad edildiyse TMS’nin birkaç model üstü olabilir. Ama yine de dediğim gibi tıp dünyasında böyle bir cihaz kullanılmadığı için icad edilip edilmediği hakkında yorum yapmak yada kesin bir görüş belirtmek bilimsel tavır açısından doğru değildir. Yalnız icad edilemez yada yapılamaz veya böyle birşey mümkün olamaz demekte özellikle bugün ki teknolojiyide düşünürsek asla bilim adamlarının tavrı değildir.

Murat Alan / Yeni Akit

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
7 Yorum