Rektörlerin İntiharı Arasındaki Benzerlik

Eğitim dünyası Bayburt Üniversitesi rektörü Prof. Dr. Gökhan Budak'ın intiharı karşısında şaşkına dönmüş durumda. Fizik profesörü rektörün intiharı iki yıl önce intihar eden Erzincan Üniversitesi rektörü Büyükkasap'ın yaşamıyla bir çok ortak nokta var. İkisi de aynı üniversitede okudu, her ikisi de fizikçi, ikisinin de 2 çocuğu var..

Milliyet yazarı Abbas Güçlü, 'İntihar eden rektörler ve tesadüfün böylesi!' başlıklı bugünkü yazısında dikkat çekici ayrıntılara yer verdi.

İŞTE İKİ REKTÖRÜN İNTİHARINDAKİ BENZERLİKLER

Dün intihar eden Bayburt Üniversitesi Rektörü Budak ile iki yıl önce intihar eden Rektör Büyükkasap Erzurum Atatürk Üniversitesi mezunu ve her ikisi de fizikçi ve iki çocuk babası. Hocaları Sütbeyaz "Çok başarılıydılar. İkisinin de ölümü benim için sürpriz oldu" diyor.

İKİ İNTİHAR ARASINDAKİ BENZERLİKLER

Erzurum'da dün intihar eden Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Gökhan Budak ile iki yıl önce intihar eden Erzincan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap arasındaki müthiş benzerlikler, insanın kafasını karıştırmaya yetiyor da artıyor.

Prof. Budak ve Büyükkasap, her ikisi de Erzurum Atatürk Üniversitesi'nden mezun. Her ikisi de Fizikçi. Her ikisi de Ağrı'da eğitim fakültesi dekanlığı yaptı. Her ikisi de uzun yıllar Erzurum Atatürk Üniversitesi'nde görevliydi. Her ikisi de üniversitenin en fazla uluslararası yayını olan hocaları arasındaydı. Her ikisinin de iki çocuğu var...

Kendilerini çok yakından tanıyan ve her ikisine de ağabeylik ve yöneticilik yapan hocalarla konuştuk. Onlardan biri de Erzurum Atatürk Üniversitesi'nin bir önceki Rektörü Prof. Dr. Yaşar Sütbeyaz'dı.

Yaşar Hoca, her iki öğrencisinin intiharına da çok şaşırdığını ve hala bir anlam veremediğini söyledi ve ekledi:

"Her ikisi de hem öğrenciliklerinde, hem de sonraki görevlerinde çok çalışkan ve başarılılardı. Onlarla hep gurur duyduk. Çok beyefendilerdi. Her ikisinin de intiharı benim için çok büyük sürpriz oldu..."

İNTİHARLARIN ARKASINDA BAŞKA BİR ŞEY Mİ VAR?

Peki bu intiharların arkasında başka bir şey aramak gerekir mi? Özellikle Fizikçi olmalarından kaynaklanan özel görev ve sorumlulukları var mıydı?

Hatırlanacağı gibi daha önce de Fizikçi hocalarımızın başına enteresan kazalar gelmişti. Ama ne Yaşar Hoca ne de diğer tanıyanlar, bu yönde bir ihtimal veremiyorlar. Bilmiyoruz demekle yetiniyorlar.

Peki her iki rektörün de, daha önce böylesi intihar girişimleri oldu mu? Buna da hayır deniliyor.

Erdoğan Hoca'nın üniversiteye gelen murakıplardan etkilendiğini, Gökhan Hoca'nın intiharının ise ailevi nedenlerden kaynaklandığı söyleniyor. Acılar çok taze olduğu için daha fazla ayrıntıya da şimdilik girilmiyor...

NASIL SEÇİYORLAR?

Bu intiharlardan sonra en fazla sorulan sorulardan birisi de, böylesi intihar eğilimi olan isimlerin rektörlüğe nasıl atandıkları?

Bu konuda kritik görev YÖK'e düşüyor. Her iki hoca da, bölgeyi iyi bilen isimler oldukları gerekçesiyle, özellikle rektörlüğe atanmışlar.

Normalde, köklü üniversitelerde seçim yapılıyor. En fazla oy alan 6 aday YÖK'e bildiriliyor. YÖK de bu adayların üçünü eleyerek, kalan üçünü Çankaya'ya bildiriyor. Cumhurbaşkanı da onlardan birisini rektör olarak atıyor. Ama yeni üniversitelerde kontrol daha çok YÖK'te oluyor.

Dün intihar eden Gökhan Hoca'nın rektörlüğe dört ay önce atandığı, evini bile henüz Bayburt'a taşımadığı belirtiliyor. Zaten intiharı da Atatürk Üniversitesi kampüsündeki lojmanında gerçekleşti...

BUDAK YENİ REKTÖR OLMUŞTU

Prof. Dr. Gökhan Budak, 1968 yılında Erzurum'un Olur ilçesinde doğdu.

1989'da Atatürk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü'nden mezun oldu.

1990'da birincilikle bitirdiği bölüme araştırma görevlisi, 1996 yılında yardımcı doçent, 2000'de doçent ve 2006'da Atom ve Molekül Fiziği Anabilim Dalı'nda profesör olarak atandı.

X-ışını Flüoresans Spektroskopisi, Atom ve Moleküllerin Kuantum Mekaniksel Hesaplamaları ile Monte Carlo Simülasyon Tekniği konularında bugüne kadar 60'tan fazla SCI kapsamındaki dergilerde bilimsel makalesi, yurtiçi ve yurtdışı
sempozyumlarda sunulmuş 40 civarında bildirisi mevcut. SCI kapsamındaki makaleleri TÜBİTAK Teşvik Primi ile ödüllendirilmiş ve 500'den fazla atıf aldı. 2000 yılında Atatürk Üniversitesi Rektörlüğü tarafından ilk kez verilmeye başlanan en fazla yurtdışı yayın bazında Fen Bilimleri Ödülü'nü (birincilik) aldı.

2002/2003 yıllarında Atatürk Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi Müdürlüğü, 2008-2010'da Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanlığı ve Rektör Yardımcılığı görevlerinde bulundu.07.09.2012'den itibaren Bayburt Üniversitesi'nde Rektörlük görevini yürütüyordu. Evli ve iki çocuk babasıydı...

Özetin özeti: Allah geride kalanlarına sabır versin..

BÜYÜKKASAP 168 MAKALE YAYIMLADI

Öğrencilik yıllarından rektörlüğe ve oradan da intihara sürüklenen Prof.?Büyükkasap'ın biyografisi:

Prof. Büyükkasap, 3 Şubat 1962'de Kastamonu'nun Tosya İlçesi'nde dünyayageldi.

Büyükkasap, 1983'te Atatürk Üniversitesi Eğitim Fakültesi Fizik-Matematik Bölümü'nden mezun oldu. 1983 ile 1986 arasında öğretmenlik yaptı. 1986'da araştırma görevlisi olarak göreve başladı. Nükleer Fizik alanında 1988'de yüksek lisansını, Atom ve Molekül Fiziği alanında 1991'de doktorasını tamamladı ve aynı yıl yardımcı doçentlik kadrosuna atandı. 1994'te doçent oldu. 1997'de İngiltere Leeds Üniversitesi'nde çalışmalarda bulundu. 1999'da a profesörlük kadrosuna atandı.

Anabilim dalı ve bölüm başkanlıkları yaptı.

2001-2005 arasında Atatürk Üniversitesi Ağrı Eğitim Fakültesi Dekanlığı görevini yürüttü.2005 yılında Erzincan Eğitim Fakültesi Dekanlığı görevine getirildi.
Bu görevini yürütürken 18 Mayıs 2007 tarihinde Erzincan Üniversitesi Rektörlüğü'ne atandı.

İngilizce bilen Büyükkasap, Nükleer Fizik, Atom ve Molekül Fiziği ve Öğretmen Yetiştirme ve Fizik Eğitimi alanlarında 74'ü yurtdışı olmak üzere toplam 168 yayını bulunuyor. 18 Mart 2010'da intihar eden Erdoğan Büyükkasap, evli ve iki çocuk babasıydı.

(ensonhaber)