Devrim'in motoruna suyu Koç mu koydu?

Devrim'in motoruna suyu Koç mu koydu?
Devrim otomobili fikrini ilk ortaya atan Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın hazırlanmakta olan sinema filminde adının bile geçmemesi, filmin Devrim’in hikayesini ne derece doğru yansıttığı tartışmalarını beraberinde getirdi. Benzinle doldurulma

Dün habervaktim.com’da yer alan ve Erbakan Hoca’nın Devrim’in hikayesini beyaz perdeye çekenlere yönelik ‘ya cahil ya da körler’ sözleri üzerine bir açıklama yapan Ahmet Belada, Devrim ile ilgili önemli bilgiler açıkladı. 

İşte, Belada’nın Devrim otomobiliyle ilgili olarak tarihi gerçekler ışığında yaptığı açıklama:

Geçmişte yapılan hizmetleri ve hizmet edenleri hatırlamak ve hatırlatmak ne kadar güzel.Hatta bu konuda bir film çekerek bütün kuşaklara intikal ettirmek ayrıca güzel. Lakin bunu yaparken olabildiğince objektif ve gerçekçi olması gerekir.Bu vesileyle yeni çekilen filmi takdirle karşılarken kamuoyuna ışık tutar düşüncesiyle hayranlık duyduğum SABAHATTİN ZAİM hocamızın “BİR ÖMRÜN HİKAYESİ” adlı hatırat kitabından bu konuyla ilgili bir bölümü aktarıyorum.
   
“Sanayi sektörü ile ilgili hatıralarımdan biri de “Devrim” adı verilen ilk yerli otomobil projesiyle alâkalıdır. Makine Mühendisleri Odası benden, otomobil endüstrisi konusunda 31 Ocak 1965’de İmar İskan Bakanlığı konferans salonunda tertip edilecek açık oturuma katılmam ricasında bulunmuştu.

Oturumda konuşacak kişiler şunlardı: Makine Kimya Genel Müdürü Yüksek Mühendis Celal İmre, Türkiye Ekonomi Kurumu Başkanı olan Mülkiye’den İktisat hocamız Prof. Muhlis Ete, Devlet Demir Yolları Eski Genel Müdürü Yüksek Mühendis Şecaattin Sergen, İktisat Fakültesi’nden Doç.Dr. Sabahattin Zaim, Makine Mühendisleri Odası başkanı Şükrü Er. Oturumu organize eden ve yönetecek olan zat da yüksek mühendis Hulusi Çetinoğlu’ydu. Bu teknik kadro içindeki tek iktisatçı bendim.

Türkiye’de motorlu vasıtalar endüstrisinin kurulmasına ilişkin gerekçeler, yurt ekonomisinin konuya etkilerinin boyutları, talep imkânları, rantabilite meseleleri projenin içeriğini oluşturuluyordu. Projenin başında da arkadaşlarımızdan Necmettin Erbakan bulunuyordu. Her ne kadar toplantı 1965’te gerçekleşmiş olsa da proje 1960’lı yılların başında tasarlanmıştı.

Proje bir teknik heyet tarafından organize edilerek Eskişehir’deki atölyelerde geliştirilmişti. O yıllar gümüş motorun da kurulduğu yıllardı. Farklı ekipler farklı sahalarda çalışmalar yapıyordu. Bir taraftan dizel motor fabrikası, bir taraftan da bir otomobil fabrikası kurma düşüncesi vardı. Temel kanaat, “Makine imal eden sanayi kurulmadıkça Türkiye kalkınamaz” şeklindeydi. Nitekim vasıflı bir dökümhane kurarak mekanik kısımları kendimiz imal etmedikçe sanayileşemeyeceğimize inanıyorduk. Bu sebeple bir ekip kurarak Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel Paşa’ya kadar çıkarılmıştı. 

O sıralarda Amerika’dan yeni gelmiş sayılırdım. Cumhurbaşkanı ile görüşmeye katılanlar, yıkanıp hemen giyilen ütüsüz ceketleri ve açılıp kapanan telli papyonları olan tiril tiril tiplerdi. Necmettin Bey gayet şık giyinirdi. Cemal Gürsel Paşa’ya projemizden bahsederek bize yardımcı olmasını istemiştik. Cevaben, “Ben zaten biliyorum ki , bu millet ot satmakla kalkınamaz. Onun için bu işlere girmek lâzım. Benden ne istiyorsanız elimden geleni yaparım. Paraysa para, kanunsa kanun…” demişti.

KOÇ, KENDİSİ YAPMAK İSTİYORMUŞ

Meğer rahmetli Vehbi Koç’un zihninde projeyi kendisi hayata geçirme düşüncesi yattığından bu girişimi engellemek istiyormuş. Bir yandan da hazır böyle bir girişim varken onun dışında kalmak da istemiyordu. Bu yüzden aslında bu konuda hiç de samimi olmadığını bildiğimiz Rahmi Koç da bizimle beraber aynı görüşme heyetinin içinde yer aldı. Fakat görüşmeden sonra gazetelere asılsız laflar sızdırılıp aleyhte sözler çıkarılınca işler durdu.

Elimde bulunan 24 Ocak 1961 tarihli bir dokümana göre Paşa, “Ne lâzımsa yapalım” diye Rahmi Koç’a sorunca aralarında şöyle bir konuşma geçmiş:

- Paşam, bu gibi işler daima hesaba kitaba dayanır. Biraz evvel 60.000 liraya çıkacak otomobilin pahalı olduğuna işaret etmiştiniz. Bu sebeple böyle bir çalışmaya girişmeden evvel işin teknik, mali ve hukuki cephelerini ihtiva eden tam teferruatlı bir rapor hazırlayıp size takdim edelim. Bunun tarafınızdan tetkikini müteakip emir buyurduğunuz şekilde hareket edelim. Amerika’da dahi otomobil işinde yanlış atılan bir adım, 150-200.000.000 dolara mal olmaktadır. Bizim küçük bir devlet olmamız hasebiyle bu gibi mali hatalar ekonomik bünyemizi sarsabilir. Bizler tüccar olarak bu kadar para sarf edip de altından kalkamayacağımız bir davaya girdiğimiz takdirde ilerde bizi mesul tutarlar. Bunun için adımlarımızı dikkatli ve hesaplı atmalıyız. 

Bunun üzerine Paşa da şöyle dedi:

- Sizleri zaten bunun için buraya çağırdım. Her işin bir hesabı kitabı olması lâzımdır. Altından kalkılır davayı herkes halleder ama asıl olan, güç davaların altından kalkabilmektedir. Bu işin teferruatı ile ben değil, planlama dairesi başkanı alâkadar olmalıdır.

1965 yılında yukarda bahsettiğim toplantıdan sonra Devrim Otomobili denen proje gerçekleşti.

Örnek olarak bir otomobil imal edil ve nasıl çalıştığını göstermek üzere Ankara’da bir merasim yapıldı. Fakat otomobil hareket etmişken durdu. Geçen gün (24 Nisan 2004 tarihinde) TGRT Haber’de Marmara Üniversitesi’nden Prof. Muhittin Şimşek Bey’in Devrim Otomobili hakkında yaptığı kapsamlı araştırmanın ve yazdığı kitabın özetini zevkle ve tabii büyük bir üzüntüyle dinledik. Orada açıkça beyan edildiğine göre trenle Eskişehir’den gelen iki otomobilden siyah olanı, lokomotifin arka tarafında olduğu için güvenlik endişesiyle yüksek oktavlı benzinle fazla doldurulmamış, Ankara’ya varınca, telaş ve merasime yetiştirme heyecanı içinde benzin doldurulamayınca, benzin bittiği için durmuş, hemen arkadaki beyaz otomobile Cemal Gürsel Paşa’yı bindirip merasime yetiştirmişler.

Ertesi gün kartel gazeteleri hep bir ağızdan hep bir ağızdan bu duruşu, arabanın teknik başarısızlığına hamlederek aleyhte beyanlarla veryansın edince Cemal Paşa’yı köşeye sıkıştırdılar. Üzerine baskılar yapıldı.

Herhalde birileri işleri karıştırdı ve böyle bir skandal meydana geldi. Ardından Cumhuriyet Gazetesi’nde Doğan Nadi gibi kişiler projenin aleyhinde yazılar yazdılar. İmal edilen prototip otomobil, seri olarak üretime geçirilecekken proje orada noktalandı.”

Ferit Ağaoğlu-habervaktim.com/ÖZEL

MİLLİ GÖRÜŞ LİDERİ PROF. DR. NECMETTİN ERBAKAN İLE İLGİLİ EN ÖNEMLİ HABERLER İÇİN TIKLAYINIZ

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.