Erdoğan: Bu gemi asla batmayacak
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, küresel finansal krize işaret ederek, ''Bu kriz belki bizi teğet geçecek, belki biraz dokunduracak, ama malum ülkelerin bu krizden nasibini alması gibi bir şey Türkiye'de kesinlikle olmayacak'' dedi.
Başbakan Erdoğan, ''Herhangi bir kompleksimiz yok. Çünkü bu ülke bizim, beraber yaşıyoruz. Asla bu gemi batmayacak'' dedi.
Gerekli tedbirleri aldıklarını, almaya devam ettiklerini, yere sağlam bastıklarını kaydeden Erdoğan, 1990'lı yıllardaki ve 2000-2001 krizini görmezlikten gelmeden ve buna dikkat ederek yola koyulduklarını ifade etti.
Erdoğan, ''Bu kriz belki bizi teğet geçecek. Belki biraz dokunduracak, ama malum ülkelerin bu krizden nasibini alması gibi bir şey Türkiye'de kesinlikle olmayacak'' diye konuştu.
Geçmişte yapılan hatalara girmediklerine dikkati çeken Erdoğan, ''Çünkü biz havayı satın almadık, ama birileri havayı sattı veya satın aldı'' dedi.
Tüketici kredileri konusundaki yanlışların bu dönemde olmadığını, bu dönemde BDDK'nın düzenleme ve denetlemelerde çok hassas çalıştığını vurgulayan Erdoğan, bakkal dükkanı açar gibi Türkiye'de banka açma döneminin bittiğini kaydetti.
Amerika'yı mortgage sisteminin vurduğunu hatırlatan Erdoğan, ''Biz de mortgage yasasını çıkardık, ama karşısına bir sigorta koyduk. Toplu Konut İdaresi ile biz bunu başardık'' diye konuştu.
Toplu Konut İdaresi tarafından bugün 320 bin konut inşa edilmekte olduğunu, bunun 220 binini 10-15-20 yıl vadelerle sahiplerine teslim ettiklerini anlatan Erdoğan, bu hassasiyetle bugünlere geldiklerini vurguladı.
Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Birliğimizi, beraberliğimizi böyle tesis edeceğiz. Türkiye'nin ihtiyacı olan birlik ve beraberliktir. Terörün tek reçetesi de budur. Onun için üniversitelerimiz içerisinde de eleştiriye açık olacağız, ama hakarete asla. Kimse düşüncenin değerlendirilmesinde asla hakarete yer vermemeli. Çünkü insan saygındır. İnsana hakareti reddediyoruz. Saygı içerisinde eleştirini yap, ama bunu hakarete götürürsen olmaz. O zaman karşı tarafı tahrik edersin, belki oradan bir karşı hakaret de sen bulursun.
El öptürmeyi sevmem, asla öptürmem. Ve 3 kişinin elinin öpülmesini isterim; Birisi annedir, birisi babadır, birisi de öğretmendir. Onların eli öpülür. Çünkü bizim yetişmemizde onların emeği var. Biz onlarla hayatı tanıdık. Biz onlarla kendimizi tanıdık. Dolayısıyla biz öğretmenin elini öperiz. Bazıları 'ağanın elini öp, ayakkabılarını öp'... Bizde bu yok. Bizim değerlerimizde bu yok zaten. Bundan rahatsız olan olabilir. Hiç önemli değil. Bunların nasıl bir toplum meydana getirdiğini görüyorsunuz. Öz güveni olmayan, yalaka toplum meydana getirmiştir. Biz böyle toplum istemiyoruz. Haysiyetli, şahsiyetli, onurlu, öz güveni olan bir toplum istiyoruz.''
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.