Ergenekon'da Susurluk bombası!

Ergenekon'da Susurluk bombası!
Ankara Gölbaşı'ndaki kazılarda çok sayıda çeşitli bomba ve silahların bulunması devlet içerisindeki çetelerin tasfiyesine yönelik umutları artırdı.

Son gelişmeleri haber kanallarındaki canlı yayınlarda değerlendiren uzmanlar, kimsenin dokunulmazlığının olmadığını vurgulayarak şüphelilerin avukatlığına soyunulmaması gerektiğini belirtti.

Eski Susurluk Komisyonu Başkanı Mehmet Elkatmış, komisyonun faaliyetleri kapsamında kayıp silahları soruşturduklarını, fakat 'devlet sırrı' denilerek araştırmaların önünün kesildiğini söyledi. Ergenekon Soruşturması kapsamında söz konusu silahların ortaya çıkarılmaya başlandığını belirten Elkatmış, "Geçmişte faili meçhul cinayetlerin hangilerinde bu silahlar kullanıldı. Bunların tek tek araştırılması, silahların bulunup ortadan kaldırılması gerekiyor. Yoksa devlet her zaman şaibe altında kalır, vatandaşlar korku içerisinde yaşar, faili meçhuller de devam eder." dedi.

Ergenekon Soruşturması'nın faili meçhullerin aydınlatılması açısından bir fırsat olduğunu vurgulayan Elkatmış, "Soruşturma sürecini görünce umutlanıyorum, fakat gösterilen tepkilere de bakınca ümitsizliğe düşüyorum. Bu süreçte kimse avukatlığa soyunmamalı. Kimsenin de devletin üst kademelerinde uzun yıllar görev yaptı diye dokunulmazlığı olamaz." diye konuştu.

AVNİ ÖZGÜREL: ÇETELER 28 ŞUBAT'TAN CESARET ALDI

Gazeteci Avni Özgürel de Elkatmış gibi Susurluk soruşturmasının tam olarak yapılamadığını ve sorumluların yargılanamadığını hatırlattı. Özgürel, çete ve organize girişimlerin Susurluk'un ardından yaşanan 28 Şubat sürecinden cesaret aldığına dikkat çekti. 

Eski Susurluk Komisyonu üyesi Fikri Sağlar da adam öldürme yetkisini kendisinde bulan bir yapının ortaya çıkarılmasına doğru gidildiğine dikkat çekerken, bu süreçte siyasilerin avukat ya da savcılık yapmaması gerektiğini belirtti.

TÜRKÖNE: CHP İLE ERGENOKON'UN İDEOLOJİSİ AYNI

Yazar Mümtaz'er Türköne ise bu süreçte Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Deniz Baykal'ın Atatürk ve Cumhuriyet'i kendisine kalkan olarak kullanmak suretiyle "Yavuz hırsız misali, suçu bastırmak amacıyla, can havliyle" Ergenekon'u savunduğunu öne sürdü. Türköne, CHP ile Ergenekon arasında ideolojik bakımdan hiçbir fark olmadığını da savundu. Siyasilerin daha dikkatli ve özenli bir üslup kullanmaları gerektiğine dikkat çeken Türköne, "Kimsenin yargıçları baskı altına almaya hakkı yok." dedi.

BİLİCİ: İKİ EL BOMBASIYLA BİLE DARBEYE ZEMİN HAZIRLANABİLİR

Gazeteci yazar Abdülhamit Bilici ise bulunan silahların darbe yapmaya yeterli olup olmadığının sorgunmasını eleştirdi, "Dumanı tüten silahlar varken soruşturma sulandırılmaya çalışılıyor" dedi. Darbeye zemin hazırlamak ve buna uygun psikolojik ortamı oluşturmak için iki el bombasının bile yeterli olabileceğini vurgulayan Bilici, ulusalcı çevrelerin bir süredir toplantılarında direniş ve halk ayaklanmasından bahsettiğini hatırlattı.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.