Hukukçular: Karanlıklar eşelendi!

Ergenekon operasyonuna siyasiler kadar hukukçulardan da tam destek geldi.Türkiye’nin yetiştirdiği önemli hukukçular da bu davanın sulandırılmaması çağrısı yaptılar. İşte hukukçuların Ergenekon tepkileri: 

“AYRIM YAPMADAN YARGI HERKESTEN HESAP SORAR”
Yargıtay Onursal Başkanı Sami Selçuk: “Burada ortak bir değer var, herkesin ortak değeri nedir? Yargının bağımsızlığıdır, yargının yansızlığıdır, yargının nesnelliğidir. Onu örselememek için herkes kendisine düşen özeni göstermelidir. Demokrasi, hesap sorma/hesap verme rejimidir. Kural olarak, halk hesap sorar, iktidar ve siyasetçi hesap verir. Ayrık olarak, bir suç söz konusu ise, yargı çevrime girer, ayrım yapmadan herkesten hesap sorar. Bu yargısal hesap sorma, kurallar içinde olur. Sonuçta herkes kazanır. Kuşkular ortadan kalkar, devlet de düzen de kişiler de yanlışlardan arınır. Yargıya güven pekiştirilir.”

“BU KARA BELADAN KURTULMAK ZORUNDAYIZ”
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mithat Sancar: “Şu an böyle bir operasyonun yapılması ve devam ediyor olması, başlı başına Türkiye yakın tarihinin çok önemli olaylarından biridir. Kendini dokunulmaz sayan ve bu güvenle hareket eden çeşitli oluşumların ve çevrelerin olduğunu herkes biliyor. Her türlü hukukun ötesinde olduğuna inanan bir kesim bu. ‘Bana hiç kimse dokunamaz’ gibi bir güvenle hareket ediyorlar. Dokunmak, sadece dokunmak bu tür oluşumların inancını, güvenini sarstığı, zedelediği ve hatta yıktığı için her şeyden önce psikolojik açıdan, ikincisi siyasal kültür açısından son derece önemlidir. Özellikle yargıda, bugüne kadar görmeye alışık olduğumuz, hatta kanıksadığımız ‘kollayıcı veya müsamahakar’ tutumun en azından bu operasyonda tekrarlanmadığının işareti olması açısından büyük önemi var. Öte yandan, açık siyasi iradenin ve kamuoyunun desteğinin bu gelişmelerde nasıl olumlu bir rol oynayabileceğini göstermesi açısından da önemli. Eğer bu destek ve bu hava devam ederse, daha derinlere dalma ve böylece ülkenin bu kara beladan, bu illetten kurtulması yolunda kayda değer mesafe alma ihtimali de yükselir.”

“DEMOKRASİYİ YOK ETMEYE ÇALIŞANLAR ARTIK PERVASIZ OLAMAYACAKLAR”
Emekli Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet Gündel: “Ergenekon soruşturması bir Fenerbahçe-Galatasaray derbisi veya ideolojik bir çatışma alanı değildir. Bu itibarla taraftar sıfatına girilmemelidir. Yapılan, sadece Türk Ceza Kanunu’ndaki bazı ciddi suçları düzenleyen normların bazı asker ve sivil kişiler tarafından ihlal edildiği iddiasının araştırılmasından ibarettir. Bu soruşturma, elbette diğer sıradan soruşturmalardan farklıdır. Soruşturmanın sağlıklı bir şekilde yapılıp sonuçlandırılması demokrasinin geleceğini belirleyecektir. Bu soruşturmadan ya demokrasiyi ileriye götürmüş olarak çıkacağız ya da bocalama dönemiyle bir süre daha vakit geçireceğiz. Ancak her halükarda demokrasiyi yok etmeye çalışanlar artık eskisi kadar rahat ve pervasız olamayacaklar.”

“ARŞİVLER AÇILMALI”
Eski Cumhuriyet Savcısı Gültekin Avcı: “Gerek Ergenekon savcıları üzerinde, gerek devam eden Ergenekon soruşturması ve tanzim edilecek ek iddianameler üzerinde herhangi bir şaibe ve gölge bulutları oluşturulmasın. Asrın davasını yürüten savcıların önü açılsın. Soruşturmanın selametle yürütülmesi, herhangi etki ve zan altında kalınmaması, savcıların da kendi istikballerine yönelik gereksiz kaygı ve tereddütler duymaması açısından bir an önce bitirilmesi ve savcıların önünü görmesi sağlanmalıdır. Ergenekon davası, Özel Kuvvetler Komutanlığı’nın ve Genelkurmay İstihbarat Dairesi’nin arşivleri incelenmeden sağlıklı yürümez. Bu konuda Sayın Cumhurbaşkanı, TSK’nın Başkomutanı olarak arşivlerin savcılık soruşturmasına açılmasını sağlamalıdır. Çünkü Ergenekon iddianamesi kapsamında gözaltına alınanların çoğu emekli askerlerdir. Dolayısıyla bunların muvazzaf askerlerle hiçbir ilişkileri olmaması mümkün değildir.”

Petek: ETÖ, ülkenin kalkınmasına engel oldu
Eski Savcı Reşat Petek: “İddianamenin kabulünden bu yana Ergenekon’la bağlantılı tüyler ürpertici yeni gelişmeler, itiraflar ve tutuklamaların devam ettiğine şahit oluyoruz. Ergenekon iddianamesinde yer almayan, ancak bu dava ile doğrudan bağlantılı olduğu anlaşılan eski Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Şener Eruygur ve eski 1. Ordu Komutanı Orgeneral Hurşit Tolon’dan sonra JİTEM’in kurucusu olduğunu itiraf eden Emekli Albay Arif Doğan’ın da tutuklanması, davanın boyutlarının daha da genişleyeceği izlenimi vermektedir. Bu davanın önemi, Ergenekon ismi verilen silahlı terör örgütünün üye sayısının çokluğu ve ele geçirilen delillerle dosya kapsamının büyüklüğünden kaynaklanmıyor. Ergenekon terör örgütünün en başta, ‘derin devlet’ ifadesi ile anılan, ülkemizde birçok kanlı eylemler gerçekleştiren, gerçekleştirdiği bu eylemlerle ciddi kriz, kargaşa, anarşi, terör ve güvensizlik ortamı oluşmasını amaçlayan ve bunu kısmen de olsa başararak ülkemizin gelişme ve kalkınmasının önünde engel olan bir örgüt olduğu anlaşılmaktadır.”

ASLAN DEĞİRMENCİ-VAKİT