112 görevlisi beceriksiz miydi?
Büyük Birlik Partisi lideri Muhsin Yazıcıoğlu'nun düşen helikopterindeki kazazede muhabirin 112 ile yaptığı görüşme büyük yankı buldu. Bazı çevreler 112 acil servisteki görevli bayanın panik davrandığı yönünde eleştirdi. Ancak acil servis yetkilileri, 112 görevlisinin muhabir İsmail Güneş ile yaptığı konuşmada kazanın oluş sebebi ve yerini tespit etmeye çalıştığını belirtti. Görevlinin şoka giren muhabiri teskin etmeye çalıştığını belirten yetkililer, "Normal trafik kazalarında da yer tespiti için kaza geçirenlere ısrarla yer tarifi sorulur." diye konuştu.
Muhabir ile 112 Acil Servis görevlisi arasındaki telefon görüşmesi kayıtlara periyodik sırayla şöyle geçti: 112 görevlisi telefonu 112 anonsuyla açtı. Ardından muhabir İsmail Güneş "Ben İHA Muhabiri İsmail Güneş, helikopter ile düştük. bilgisini veriyor. 112'deki bayan yer tespiti için "Nerede? Neredesiniz?" sorusunu yöneltiyor. Muhabir, "Bilmiyorum nerede olduğumuzu." deyince 112: Neredesiniz? sorusunu bir kez daha yönlendiriyor. Kazazede İsmail Güneş, "Hatırlamıyorum." yanıtını verince 112 görevlisi pratik olarak "Etrafınıza bakın, ne görüyorsunuz?" diye soruyor. Muhabir, Her taraf kar, sis. Her taraf sis. deyince 112 görevlisi başka kaynaklara ulaşmak için helikopterin nereden kiralandığını soruyor. 112 görevlisi şoka giren muhabiri bir yandan teskin etmeye çalışırken diğer yandan sinyal alınması için konuşmayı uzun tutuyor. Sürekli olarak moral desteği veren 112 çalışanı muhabirin ayak kırığı için kravat veya bir ip soruyor.
ŞOKA GİREN MUHABİRİ TESKİN ETMEYE ÇALIŞIYOR
Bundan sonra İsmail Güneş ile 112 görevlisi arasında şu konuşmalar oluyor;
İ.G: Bacağım kırık olduğu için konuşamıyorum. Erhan ağabey nereden çıkış yapmıştık. Çağlayancerit orada bir yerde düştük. Hangi yere düştüğümüzü hatırlamıyoruz, her taraf sis, göremiyorum. ... 35 00 benim numaram.
112 görevlisi: Telefonu kapatmayalım, yerinizi tespit etmeye çalışıyoruz.
İ.G : Kahramanmaraş'ın dağlarından, her taraf sis. göremiyorum.
112 görevlisi: Parti merkezinden kiminle görüşebiliriz, sizinle ilgili?
İ.G : Bilmiyorum, şarjım bitmek üzere. Alo. Biz nereye gidiyorduk? Yozgat tarafında bir yere gidiyorduk hanımefendi.
112 görevlisi: Kapatmayın yerinizi tespit etmeye çalışıyorlar.
İ.G : Erhan ağabey, nereden geldik, nereye gidiyoruz. Şu an Çağlayancerit'ten gelip, nereye gidiyoruz. Yozgat-Yerköy mü? Çağlayancerit'ten, Yozgat-Yerköy'e gidiyoruz. Burası çok soğuk. Alo. Yer tespit edemiyor musunuz?
112 görevlisi: Siz kapatmayın beyefendi telefonu.
İ.G : Hanımefendi şarjım bitecek.
112 görevlisi: Alo, Alo. İyi misiniz?
İ.G : Kötüyüm, ayağım kırık.
112 görevlisi: Şu anda siz helikopteri görebiliyor musun?
İ.G : Şu anda helikopterin içindeyim.
112 görevlisi: Alo. diğer beş kişi yanınızda değil mi şu anda? Size cevap verebiliyorlar mı?
İ.G : Diğerlerinden ses yok. Erhan ağabey, Erhan ağabey de ıhlayarak cevap veriyor. Alo, hanımefendi, yerimizi tespit edemediniz mi?
112 görevlisi: Şu anda emniyet bulmaya çalışıyor, sakin olun.
İ.G: Erhan ağabey, ıhlıyor sadece. Bende üşümeye başladım. Ben sakin olmaya çalışıyorum.
112 görevlisi: Sakin olmaya çalışın, tespit etmeye gayret ediyorlar.
İ.G: Muhsin Bey'i göremiyorum.
112 görevlisi: Aynı helikopter ile mi havalandınız?
İ.G: Evet. Ayağım çok kötü kırıldı. Ölen de var herhalde. Bu arkadaş kim ya.
112 görevlisi: Ayağı kırık, yerinden kımıldayamıyorum. Emniyetle görüşüyorum.
İ.G: Alo, hanımefendi.
112 görevlisi: Açık kalsın telefon.
İ.G: Şarjım bitmek üzere. Benim numaramı görebiliyor musun?
112 görevlisi: Kapatmayalım, ulaşıyorlar, kapatmayalım numarayı. Sizin nereye gittiğinizi anladık. Yozgat-Yerköy'e gidiyoruz dediniz.
İ.G: Alo. Sakin olalım da şu anda donuyoruz burada, ayağım da kırık.
112 görevlisi: Kapatmayın, bir saniye.
İ.G: Alo. Erhan ağabey, Erhan ağabey. Sen kalkabiliyor musun yerinden?
Hanımefendi.
112 görevlisi: Şarjınız bitinceye kadar açık kalsın, aramaya devam
ediyorlar çünkü. Kapatmayın alo.
İ.G: Alo. Ayağım kırıldı.
112 görevlisi: Başka yerinizde kanama var mı?
İ.G: Gözükmüyor.
112 görevlisi: Kravatınız var mı? İp gibi kravat gibi bir şeye elinizi
uzatabilir misiniz?
İ.G: Kravat yok. Şu anda gözükmüyor.
112 görevlisi: Polis ekipleri yerinizi bulmaya çalışıyor. Siz moralinizi yüksek tutun. Zaten sizin yerinizi tespit edecekler. Edemediler daha. Tespit etmeye devam ediyor.
İ.G: Herkes öldü herhalde.
112 görevlisi: Kanamadan dolayı sessiz kalmış olabilirler, endişe etmeyin, sizi kurtaracaklar.
İ.G: Erhan ağabey, Erhan ağabey. Kırık ayağımın altında, kaval kemiğinde. Kanama değil, kırıldı ya.
112 görevlisi: Alo, beyefendi. Şu anda bacağınızın durumu nasıl?
İ.G: Ağrıyor. Alo. Yeri tespit edemediniz mi? Donmaya başladım, üşümeye başladım. Üşüyorum. Tipi var. Helikopterin içine girdim. (İnleme sesleri)
Buradakiler öldü herhalde ya. Erhan ağabey, Erhan ağabey. Yok. Kimseden ses gelmiyor, gelmiyor. Eyvah çok kötü.
112 görevlisi: Ayağınız sıkıştı mı?
İ.G: Evet. (inlemeler) Tespit edemediler mi ya. (inleme) Ayağımı oynatamıyorum.
112 görevlisi: Emniyet yerinizi tespit etmeye çalışıyor.
İ.G: Erhan ağabey. Ağabey bir kendine gelmeye çalış. Bak ben kendime gelmeye çalışıyorum. Yatıyor ıhlıyor.
112 görevlisi: Başka kimseden ses gelmiyor mu?
İ.G: Yok, yok. Çok kötü ayağım kırıldı. (İnleme) Hanımefendi hala bulamadınız mı yerimizi? Burada donacağız, diğer insanlar öldü herhalde. (İnleme sesleri) Ayağımı oynatamıyorum. Çok pis kırıldı ayağım. Yerimizi ne zaman tespit edeceksiniz hanımefendi. (CİHAN)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.