YARSAV Başkanı neyle suçlanıyor?

Ömer Faruk Eminağaoğlu'nun, AK Parti'ye açılan kapatma davası öncesinde Ergenekon sanıklarından emekli Tuğgeneral Levent Ersöz'le yemekte buluştuğu ortaya çıkmıştı. Ersöz, söz konusu yemeği doğrulamıştı.
Adalet Bakanlığı'nın kendisi hakkında yürüttüğü gizli soruşturmayı ifşa eden Yargıçlar ve Savcılar Birliği Başkanı (YARSAV) Ömer Faruk Eminağaoğlu'nun neyle suçlandığı ortaya çıkmaya başladı. Cumhuriyet Gazetesi, bakanlığın soruşturduğu konuların bir kısmını açıklamıştı. Dün diğer ayrıntılar ortaya çıktı.

Buna göre Eminağaoğlu, Ergenekon soruşturmasında gözaltına alınan bazı sanıkların avukatları arayıp, "Emniyetteki sorguda ne sorulursa sorulsun cevap vermesin." diyor. Ayrıca savcı Zekeriya Öz'ün terfi ettirilmemesi için girişimlerde bulunuyor. Eminağaoğlu'nun Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun aldığı kararları bazı gazetecilere önceden bildirdiği de ileri sürülüyor. CHP lideri Deniz Baykal'a özel dosya verip partinin ileri gelenleri ile belediye başkanları hakkında görüşen YARSAV Başkanı'nın bütün bu işleri hangi sıfatla yaptığı soruşturuluyor.

Alınan bilgilere göre, 10 sayfalık soruşturma evrakında ilginç ayrıntılar var. Eminağaoğlu, 23 Aralık 2008'de CHP Genel Merkezi özel kalemini telefonla arayarak, Baykal'a iletmek istediği bir dosya için randevu alıyor. Daha sonra CHP Genel Sekreteri Önder Sav'ın sekreterini arayarak Baykal'dan sonra Sav'la görüşmek istediğini iletiyor. YARSAV Başkanı, aynı gün akşam üzeri T.B. adlı kişiyle yaptığı telefon görüşmesinde, Baykal, Sav ve CHP Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı Orhan Eraslan'la yaptığı görüşmeyi isimleri kodlayarak anlatıyor ve bazı belediye başkan adaylarının belirlenmesi hakkında konuştuklarını söylüyor. Baykal'a bir dosya verdiğini ifade ediyor.

Soruşturma evrakında, Eminağaoğlu'na, TCK'nın 277. maddesine aykırı şekilde, Ergenekon davasında görev yapan hâkim ve savcıları hukuka aykırı olarak etkilemeye teşebbüs etme, resmi sıfatını kullanarak bir kısım şüpheli ve sanıklar lehine soruşturmanın usulü ve seyri ile ilgili açıklama ve eleştirilerde bulunarak kamuoyu oluşturma suçlaması yöneltiliyor. Eminağaoğlu'nun halen yargılaması devam eden ve temyiz aşamasında Yargıtay Cumhuriyet savcısı sıfatıyla tebliğname hazırlanması muhtemel bulunan Ergenekon davasıyla ilgili açıklamaları, ziyaretleri ve telefon görüşmelerine de soruşturma evrakında yer verildi. Ayrıca, kusurlu veya uygunsuz hareket ve ilişkileriyle mesleğin şeref ve nüfuzunu, şahsi onur ve saygınlığını yitirdiği öne sürülüyor.

Ergenekon soruşturması kapsamında 7 Ocak 2009'da gözaltına alınan Engin Aydın'ın avukatıyla telefonla görüşen Eminağaoğlu, "Emniyetteki sorguda ne sorulursa sorulsun cevap vermesin. Derhal savcılık önüne çıkmak istiyoruz desin." diyor.

GAZETELERE HABER SERVİSİ

YARSAV Başkanı'nın, Ergenekon soruşturmasını yürüten savcı Zekeriya Öz aleyhinde girişimlerde bulunduğu, basında haber çıkmasını sağladığı belirtiliyor. Eminağaoğlu, 8 Ocak 2009'da bir gazetecinin, 'Savcılara HSYK ne yapabilir?' sorusu üzerine, "Kurulun sadece görevden alıp başka bir yere verebileceğini' söylüyor. Gazetecinin, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun ilgili savcısı hakkında suç duyurusunda bulunacağını bildirmesi üzerine Eminağaoğlu'nun 'İnşallah inşallah' diye tepki gösterdiği belirtiliyor. Aynı gazeteci ile yaptığı ikinci görüşmede ise, pazartesi günü suç duyurusunda bulunacağını belirten Eminağaoğlu'nun, "Sadece sen bil. Bakanın da istifası olacak." dediği ifade ediliyor. Soruşturma evrakında, Eminağaoğlu'nun gazetecilere, manşetlik olması şartıyla bazı haberler vermek istediği, gerekirse gelip gazete yöneticileri ile görüşeceğini söylediği ifade ediliyor. Gazeteci S.Ö. ile yaptığı görüşmede, bakanlık bürokratları hakkında yaptığı suç duyurusuna ilişkin haberin yeterince basına yansımadığından yakınarak, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun kararını haber yapılması için faksladığı kaydediliyor. Eminağaoğlu'nun daha sonra da çıkan haberden dolayı gazeteci S.Ö.'yü tebrik ettiği belirtiliyor.