ETÖ davasını sulandırmak için Kırca devrede
Ergenekon davasının 79'uncu oturumunda tutuklu sanıkların tahliye talepleri reddedildi. Cumhuriyet savcılarının talebi üzerine, savunması sırasında iddia makamına hakaret, aşağılama ve tehdit içerikli sözler sarfettiği gerekçesiyle tutuklu sanıklardan Kemal Kerinçsiz hakkında suç duyurusunda bulunuldu. Bir grup yazar ve sanatçı da Ergenekon sanıklarına destek vermek amacıyla Silivri'ye gelerek duruşmayı izledi.
Tutuklu sanık Kemal Kerinçsiz'in avukatlarının da savunmalarını tamamlamalarının ardından sanıklar ile avukatlarının talepleri alındı. Son birkaç oturumda talep sayısının az olması dikkate alındığında bugünkü oturumda sanıkların uzun uzun talep yapmaları dikkat çekti. Uzun taleplerin, bir grup aydının duruşmayı izlemeye gelmesi ve mahkeme heyetinin duruşmaya bir hafta ila 10 gün arasında bir ara vereceğinin tahmin edilmesi nedeniyle yapıldığı şeklinde yorumlandı. Duruşmaya uzun ara verilme ihtimaline karşı sanıkların uzun konuşması, tahliye talepleri için yeterli olmadı.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada sanık Kemal Kerinçsiz'in avukatlarının da savunmalarını tamamlamalarının ardından sanık Doğu Perinçek ile talepler bölümüne geçildi. Tutuklu sanık İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, ikinci iddianamenin sanıkları Şener Eruygur, Hurşit Tolon ve son operasyonda tutuklanan rektörlerin en büyük suçlarının örgütsüz olmaları olduğunu ileri sürdü. Perinçek, "CHP'ye, MHP'ye oy ver diye Cumhuriyet mitingi yapılıyor. Ama siz onu darbe yapıyor diye içeri alıyorsunuz. Bu söylemlerle darbe olur mu?" diye sordu. Talepleri üzerine iddianamede yer alan 10 hatanın savcılar tarafından düzeltildiğini belirten Perinçek, "Yapılan düzeltmede savcıların iddianameyi Tuncay Güney'in 16 sayfalık mülakat özetine dayandırdıklarını belirttiler. İddianamenin Tuncay Güney'in 128 sayfadan oluşan mülakatına değil de kanıttan üretilen uydurma özetine dayandırılması hukuka aykırıdır. Bu 10 maddede maddi hata olduğu ortaya çıktı. Peki niye böyle iddianameler yazılmakta? Hukuki sonuca bağlanmayan iddianame olur mu? İddianameler hukuki sonuca bağlanmayan iftira metinleri midir? Aslında bu mazeret, savcıların bu iddianameyi psikolojik savaş kastıyla imzaladıklarını kanıtlayan bir itiraftır. Savcılar, iddianameyi kendi ağızlarıyla belirttikleri üzere, 'hukuki sonucu olmayan' yalanlarla, uydurmalarla, iftiralarla doldurmuşlardır. Hukuki sonuca bağlanmadığına göre, bu psikolojik savaş malzemelerinin yargılama makamlarını ilgilendirmediği açıktır. Bu sadece savcıların tashi sorunu değildir. Mahkemeniz de buna ne yazık ki izin vermiştir. Siz benim hakkımda bir karar veremezsiniz. Çünkü ben suçsuzum. Suçsuz olduğumu biliyorum. Sizin de öğrenmeniz lazım" dedi.
Tutuklu sanık Muzaffer Tekin de, "Hrant Dink davasına ellerinde 'Hepimiz Ermeniyiz' yazılı dövizlerle katılan insanların bizleri sevip sevmemeleri önemli değil. Bugün gerçek aydınlarımız burada. Onlar, bunlar diye bizleri ayırmadılar. Kendilerine çok teşekkür ediyorum. Bu dava ne Veli Küçük, ne Perinçek, ne de Muzaffer Tekin davasıdır. Biz amaç değil araçtık. Bu dava Türkiye Cumhuriyeti'nin rejiminin değiştirilme operasyonudur. Gerçek aydınlarımız burada. Bunu anladıkları için buradalar. Onlara tüm sanıklar adına teşekkür ediyorum. Danıştay saldırısı davasında Ankara 11'nci Ağır Ceza Mahkemesi birleştirilmesi yönünde görüş bildirmiş. Bizi hükümlü ilan ettiler. Biz şaibelerden aklanmak için savcıların Osmancıklarıyla burada birebir mücadelede edeceğiz. Bu olaydan aklanacağız. Tertemiz çıkacağız. Ama bu olayda siyasiler, kirli ellerle temiz eller operasyonuna soyunanlar hüküm giyecekler. Ülkemizi Ergenekon soytarılığıyla öyle bir yere getirdiler ki, ülkemiz elden gidiyor, farkında değiller" diye konuştu.
SULANDIRMA OPERASYONUNA KOMEDYEN ŞOVU
Ergenekon davasına destek vermek amacıyla davanın görüldüğü Silivri Ceza İnfaz Kampusü'ne gelen tiyatro sanatçısı Levent Kırca, cezaevine girerken komik anlar yaşandı. X-Ray'den geçerken, kemerini ve ayakkabılarını çıkaran Kırca, heyetin kalabalık olması nedeniyle başkasının ceketini giyerken, başka birisinin yanlışlıkla aldığı kemerini uzun süre sonra buldu. Talepleri değerlendirmek için duruşmaya ara verildiği sırada LCD ekranın kapatıldığını gören Levent Kırca, "Reklam almıyorlar mı?" diye espri yaptı.
Tutuklu sanık emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün avukatlığını da yapan Zeynep Küçük'ün kolundan tutarak, "Ben Levent Kırca'yım. Babanızı çok iyi savundunuz. Çok etkilendim. Tebrik ediyorum" dedi. Daha sonra yeniden duruşma salonuna geçen tiyatro sanatçısı Levent Kırca'nın da aralarında bulunduğu bazı aydınlar sanıklara el sallayarak selamlaştılar.
Levent Kırca İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'e "Sana el sallamaya geldim. Başıma bir şey gelirse savunmamı sana yaptıracağım. Gene geleceğiz ama belki bir daha geldiğimizde siz burada olmayabilirsiniz" dedi.
Duruşmayı mahkeme salonunda izleyen tiyatro sanatçısı Levent Kırca, bir ara duruşma salonundan çıkarak basın mensupları ile de sohbet etti.
İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek de "Hoş geldin. Bizi çok mutlu ettin. Bu bombalara inanmayın. Hiç birine inanmayın. Bunlar ne derse inanmayın" diye konuştu. Perinçek, yanına gelen Muzaffer Tekin'i 'Kıbrıs gazisi', Oktay Yıldırım'ı da 'Güneydoğu gazisi' olarak Levent Kırca'ya tanıttı. Bunun üzerine Muzaffer Tekin de "Şimdi de Ergenekon gazisi" dedi.
Tutuklu sanık Kemal Kerinçsiz ise verilen arada kendisi hakkında suç duyurusu talebinde bulunan Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel'e yiyecek ikram etti. Savcı Pekgüzel ise eliyle selam vererek "Teşekkürler" diye cevap verdi. Bunun üzerine Kemal Kerinçsiz, sanıkların bulunduğu bölümden çıkarak Savcı Pekgüzel'in yanına gitti. Savcı Mehmet Ali Pekgüzel, Kemal Kerinçsiz'in uzattığı çikolatadan alıp tekrar teşekkür etti.
Cezaevinde tutuklular tarafından yapılan ve üzerinde Galatasaray amblemi bulunan anahtalıklardan da bir tane alan Levent Kırca, çıkışta basın mensuplarına izlenimlerini şöyle anlattı: "Gönlüm razı değil. Buradaki insanların psikoljik olarak çok bunaldıklarını gördüm. Bu ülkenin böyle bir olayla vakit kaybı yaşadığı hissini taşıyorum. Müthiş bir stres altındalar. Bu ülkenin aydın insanlarının değerli yöneticilerinin bu olay nedeniyle işlerinden güçlerinden olması beni üzüyor. İçim parçalanıyor. Gönlüm, bir an evvel bu işin sonlanmasını ve bu insanların özgür hayatlarına kavuşmasını istiyor. Avukat kardeşlerimin savunmaları çok hoşuma gitti. Onları tebrik ediyorum."
Tutuklu sanıkların, her uzun ara verildiğinde tahliye kararı çıktığı tezinden yola çıkarak bugün de duruşmaya uzun ara verileceği tahminiyle yaptıkları tahliye içerikli uzun talepleri, saat 19.00'da son buldu. Başkan Köksal Şengün, "Kısa bir ara veriyoruz" diyerek talepleri değerlendirmek üzere salondan diğer üye hakimler ve savcılarla birlikte ayrıldı. 'Kısa ara'nın 3,5 saat sürmesi, sanıklar ve avukatların birbirlerine "Acaba kaç kişi tahliye olacak" sorusunu sormalarına neden oldu. Ancak Başkan Köksal Şengün tarafından açıklanan kararda tahliye taleplerinin reddedildiğinin açıklanması hayal kırıklığına neden oldu. Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel'in "Sanık Kemal Kerinçsiz, 12 gün süren savunması sırasında iddia makamına birçok kez hakaret, aşağılama ve tehdit içerikli söz sarfetmiştir. Hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep ediyoruz" şeklindeki talebi de dikkate alınarak suç unsuru olabileceği kanaatiyle duruşmanın görüntülü ve sesli kaydının bir kopyasıyla birlikte gereğinin yapılması için Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesi karara bağlandı. Ayrıca 10 Mart 2009 tarihinde sanık Selim Akkurt'un savunması sırasında Cumhuriyet Savcıları tarafından "Sanık Veli Küçük, oturduğu yerden iddia makamına hakaret etti" iddiası üzerine görüntü ve ses kayıtlarının incelenmesi sonucunda bu durumun tesbit edilemediği, kayıtların bir kopyasının, duruşma zabtıyla birlikte Silivri Cumhuriyet Savcılığı'na gönderilerek gereğinin yapılmasının istenmesine karar verildi. Savunması, rahatsızlığı nedeniyle yarım kalan tutuksuz sanık Ayşe Asuman Özdemir'in çağrılmasın ve tahliye taleplerinin reddi karara bağlanan duruşma, 4 Mayıs 2009 Pazartesi günü saat 09.30'a ertelendi.
(CİHAN)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.