Askerle irtibatlıların görevine son verilmiş
Eski Emniyet İstihbarat Dairesi Başkanı Bülent Orakoğlu, geçmiş dönemlerde emniyet istihbarattan hem askerlerle direk irtibat kuran, hem de başka birimlerle irtibat kuran insanların bulunduğunu belirterek, 28 Şubat sürecinde bunların görevlerinden el çektirildiğini söyledi. Orakoğlu, TSK gibi emniyetin de yıpratılmaması gerektiğini ifade etti.
Eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın "Devlette kurumlar arasında güvensizlik varsa, şüpheler varsa o devlet sorunludur. Ben asker olarak emniyetin istihbaratına güvenmiyorsam, çünkü bana istihbarat getirecek kurum benim hakkımda istihbarat topluyor. Bunlar gerçek vakalar. Adalet Bakanlığı İçişleri Bakanlığı'na, MİT Emniyet'e, Emniyet MİT'e güvenmiyor. O zaman bu devlette hastalık var." şeklindeki açıklamaları yeni bir tartışma başlattı.
Cihan Haber Ajansı'na konuşan eski Emniyet İstihbarat Dairesi Başkanı Bülent Orakoğlu, devletin içindeki uyumun çok önemli olduğunu vurguladı. Büyükanıt'ın kendi döneminde ne tür bir uyumsuzluk gördüğünü bilmediğini dile getiren Orakoğlu, eskiden beri devletin kurumları arsında nifak tohumları ekmeye çalışanların bulunduğunu söyledi.
"Türkiye'deki istikrar ve uyumla, huzursuzluğun ters orantılı bir bağlantısı var." diyen Orakoğlu, "Geçmiş yıllardan itibaren huzursuzluk, kargaşa, kaos ortamı yaratmak amacıyla hükümetlerin darbe süreçlerinin ağına düşürülmesi gibi olayların olduğu iddanamelerde çıkıyorsa; Türkiye'de huzursuzluk, kaos yaratmanın en önemli ayaklarından bir tanesi de devletin kurumları arasında nifak tohumlarının atılmasıdır. Devlet kurumları arasındaki ahenksizliğin kaldırılması, devletin başındakilerin görevidir. Türkiye'de bugün uyumlu ve ahenkli çalışma dört dörtlük işleseydi, Ergenekon örgütünün direnişiyle karşılaşılmayacaktı. Uyumsuzlukta devletin kurumlarını konuşmamız lazım. Herkesin Anayasanın verdiği görev alanları içerisinde kalarak işlerini yapmaları lazım. Birbirlerinin alanlarına girerlerse çatışma doğar." dedi.
Uyumsuzluğun nedenlerinden birinin o işin başındakiler olabileceğini dile getiren Orakoğlu, bu ülkede kaos, huzursuzluk, istikrarsızlık yaratmak isteyen kişilerin de devletin karar verici mekanizmalarını yanlış bilgilendirebileceklerine dikkat çekerek Ergenekon tipi yapılanmaları örnek gösterdi.
Devletin başındakilerin yanlış bir takım duyumlarla hareket etmemesi gerektiğini vurgulayan Orakoğlu, "Biz hep EMASYA'yı gözden kaçırıyoruz. Sayın Büyükanıt'ın 'Tüm istihbarat birimleri bana bağlıdır' gibi konuşması da yanlış. EMASYA dediğimiz ve şuana kadar da henüz çözülememiş, faaliyetlerine devam eden bir çalışma yapıldı. Her bölgenin bir EMASYA komutanı var. 5442 sayılı kanunu aşan bir şey. 28 Şubat'ın darbe süreci içerisinde, İçişleri Bakanlığı ile TSK arasında yapılan bir protokole dayanıyor bu yetki. EMASYA protokolü deniyor. Protokolün 17 maddesinin kanuna aykırı olduğu tespit edildi. İl İdaresi Kanunu'na göre valilere verilen yetkiler EMASYA komutanlıklarına veriliyordu. O zaman baktığınızda bütün istihbarat birimlerinin her türlü sorumluluğu EMASYA komutanlarında oluyordu. Eğer Büyükanıt bunu kasdediyorsa; o zaman bu demokratik dışı birşey. Eğer Askeri istihbaratın kendine bilgi vermediğini söylüyorsa; o tamamen kendi iç sorunlarıdır." diye konuştu.
MİT HEP ASKERLERİN KONTROLÜNDE OLDU
Hiçbir suretle MİT ve Emniyet istihbaratın Genelkurmay Başkanlığı ile direk bağlantılı bir durumu olmadığını anlatan Orakoğlu, "Benim söylediğim hukuki mevzuattır. Geçmiş dönemlerde olmadı mı, olmuştur. MİT Müsteşarları geçmiş dönemde baktığınız zaman hep askerlerin kontrolünde olmuş ve asker şahıslar getirilmiştir. AK Parti hükümetiyle birlikte sivil şahıslar getirilmeye başlanmıştır. Bazı bilgiler Genelkurmay Başkanlığı'na verilir. Ama bu kanunlarda belirtilen istihbarat paylaşımıyla ilgilidir. Geçmiş dönemlerde Emniyet istihbarattan direk askerlerle irtibat kuran, hem de başka birimlerle irtibat kuran insanlar olmuştur. 28 Şubat sürecinde bunlar vardı. Konu çok ciddi gündeme gelmişti. Bu kişiler görevlerinden el çektirildi. Kurumsal bilgi dışında olanlar pasivize ettirildi." şeklinde konuştu.
Genelkurmay Başkanının yanlış bilgilendirilmiş olabileceğini söyleyen Orakoğlu, Genelkurmay Başkanlığı yapmış kişilerin kendi önlerine gelen istihbarat bilgilerine dikkat etmeleri gerektiğini belirtti. Emniyet teşkilatının da TSK gibi yıpratılmaması gerektiğini vurgulayan Orakoğlu, Emniyet istihbaratın çok ciddi operasyonlara imza attığını ve hedef olmasının normal olduğunu ifade ederek demokarisinin gelişmesi adına büyük işler yaptığını kaydetti. (CİHAN)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.