Savcılık, Başbuğ’u yalanladı!

Savcılık, Başbuğ’u yalanladı!
Genelkurmay Askeri Savcılığı, askeri literatürde başkomutanı olarak gözüken Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un açıklamalarını yalanlayan iddianame hazırladı.

Kenan KIRAN'ın haberi...

Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un, Ergenekon Terör Örgütü soruşturması kapsamında ele geçirilen askeri mühimmatın hiçbirinin TSK’nın envanterine kayıtlı olmadığı yönündeki sözleri, bizzat askeri savcılık tarafından yalanlandı. 

Genelkurmay Askeri Savcılığı, Ergenekon Terör Örgütü’ne yönelik operasyonlar sonucu evinde ve arazisinde 52 el bombası ve çok sayıda askeri mühimmat bulunan Yarbay Mustafa Dönmez hakkında iddianame hazırladı ve Dönmez’in 'askeri silahları saklamak' suçundan 12 yıla kadar hapsini istedi. 

RAPORLAR YALANLIYOR
Genelkurmay Askeri Savcılığı, Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan Yarbay Mustafa Dönmez hakkında iddianame hazırladı. İddianamede, Yarbay Dönmez'in Ankara Zir Vadisi'ndeki mühimmatın yerini gösteren krokiyi kendisinin çizmediği, silah ve bombaların da kendisine ait olmadığını söylediği yer alıyor. Ancak İstanbul Kriminal Polis Laboratuvarı ve Jandarma Kriminal Daire Başkanlığı'nın raporları Yarbay Dönmez'i yalanlıyor. Jandarma raporunda, "Krokinin Yarbay Mustafa Dönmez'in el ürünü olduğu kanaatine varılmıştır" deniliyor. İddianamede Dönmez hakkında 'askeri silahları saklamak' suçundan 12 yıla kadar hapis istendi. Askeri savcılıktan yapılan açıklamada, kazılarda ortaya çıkarılan el bombalarından bir kısmının MKE tarafından üretilip 1981-1984 yılları arasında orduya teslim edildiği bildirildi. 

TORAMAN: GENELKURMAY’IN BEYANININ GERÇEK OLMADIĞI TESPİT EDİLDİ 
Avukat Cüneyt Toraman, Genelkurmay Başkanlığı’nın, “silahlı kuvvetlerin envanterinde herhangi bir eksiklik bulunmadığına” ilişkin beyanının gerçek olmadığının, askeri bir makam/savcılık tarafından tespit edildiğini söyledi.

Cüneyt Toraman, Yarbay Mustafa Dönmez aleyhinde askeri mahkemede kamu davası açılmasının, beş açıdan önem taşıdığını belirterek, şunları söyledi: “Bunlardan birincisi, Genelkurmay Başkanlığının, “silahlı kuvvetlerin envanterinde herhangi bir eksiklik bulunmadığına” ilişkin beyanının gerçek olmadığının, askeri bir makam/savcılık tarafından tespit edilmesi, ikincisi, son derece tehlikeli sonuçlar doğurabilecek, çok sayıda silah ve mühimmatın kolayca ele geçirilebildiğini, dolayısıyla, ordu içindeki denetim mekanizmalarının iyi çalışmadığını, üçüncüsü, muvazzaf askerler, görevi dışında başka bir suç işlese bile, silahlı kuvvetlere ait silah ve mühimmatın çalınması gibi askeri suçlardan dolayı askeri yargı tarafından ayrıca soruşturulacağını ve bu suçlarından dolayı cezalandırılacağını, askeri yargının kendi görev alanına çekildiğini, dördüncüsü, Ergenekon iddianamesinin ne kadar güvenilir olduğunu, askeri merciler tarafından da teyid etmiş, beşincisi ise, 'Ergenekon davasının askeri yargıya mı, adli yargıya mı ait olduğu?'na nokta koyması olmuştur. Yarbay Dönmez'in askeri mühimmatla ilgili davada askeri mahkemede yargılanacak, Ergenekon davasındaki iddialar nedeniyle adli yargıda yargılanacaktır. Bu dava, askeri mühimmatın zimmetiyle/çalınmasıyla ilgili olup, yarbayı, adli yargıda daha vahim neticeler beklemektedir.”

“SORUNLARI, DEMOKRATİK VE SİVİL ANAYASA ÇÖZER” 
Avukat Cüneyt Toraman, yüksek rütbeli bir subay hakkında kamu davası açılmasının çok önemli ise de, birkaç muvazzafın cezalandırılmasının bu sorunları çözmeyeceğinin açık olduğunu söyledi.
Toraman, söz konusu olaydan şu derslerin çıkması gerektiğinin altını çizdi:

“Birinci ders, silahlı kuvvetlerin sivil denetime açılması, sıkı bir denetime tabi tutulması gereğidir. Bu denetim sadece silah ve mühimmatla sınırlandırılmamalı, her türlü ihale, mal ve hizmet alımlarını da kapsamalıdır. 
İkinci ders, çift başlı bir görüntü veren askeri yargının tamamen kaldırılması, askeri mahkemelerin, sadece disiplin mahkemesine dönüştürülmesidir. Silahlı kuvvetlere ait silahların çalınması olayının disiplin suçuyla uzaktan yakından ilgisinin olamayacağı açıktır. Anayasal düzene ve hükümete yönelik cebir ve şiddet eylemleri sivil adli yargıya ait olduğuna göre, bu suçların da adli yargı tarafından yürütülmesi gerekir. 
Üçüncü ders ise, 1982 anayasasıyla getirilen çarpık düzenin bir an önce değiştirilmesinin zorunlu hale geldiğini göstermesidir. Zira elinde silah bulunan bir kurumun bu kadar denetimsiz bırakılması, ordu mensuplarının karanlık işlerle ilgilenmesine zemin hazırlamış, hesap sorulacağı endişesi duymadan inanılmaz planlar yapmışlar ve uygulamışlardır. Bu çalışmalardan Genelkurmay Başkanı'nın ve kuvvet komutanlarının dahi haberinin olmaması, haberi olsa bile etkili olamaması, ordunun en önemli özelliği olan hiyerarşinin bozulduğunu göstermektedir. Bu sorunları, ancak, 'demokratik ve sivil bir anayasa' engelleyebilir. Hastalığı doğru teşhis edelim ki, hasta şifa bulsun.”

CEPHANELİK ÇIKMIŞTI
Yarbay Mustafa Dönmez'in, Sapanca'daki evine yapılan baskında, 22 el bombası, 1 adet makineli tüfek, 2 kalaşnikof tüfek, 5 tabanca, 8 adet kalaşnikof şarjörü, 8 bin 300 tabanca mermisi çıkmıştı. Mustafa Dönmez’in evinde çıkan bilgi ve belgeler doğrultusunda Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince Yenikent'teki eski Zir Köyü yerleşim alanındaki bir evin bahçesinde yapılan arama çalışmalarında; 30 el bombası, 9 sis bombası, 10 aydınlatma fişeği ve 800'den fazla G-3 piyade tüfeği mermisi bulunmuştu.

DÖNMEZ’İN KROKİSİ EV ÜRÜNÜ
Sakarya'daki evinde yapılan aramalarda bir cephanelik çıkan Yarbay Mustafa Dönmez'in ajandasından Başbakan Erdoğan'ın evinin detaylı krokisi çıkmıştı. Dönmez'in Sapanca'daki evinde yapılan aramalarda ele geçirilen ancak 3 gün sonra ajandanın iç tarafında saklanmış olarak bulunan krokide Başbakan'ın Ankara'daki evinin tüm detayları yer alıyor.

GENELKURMAY BAŞKANI, SİLAH VE MÜHİMMATIN TSK’YA AİT OLMADIĞINI SÖYLEMİŞTİ
Orgeneral İlker Başbuğ’un, Ergenekon soruşturması kapsamında ele geçirilen askeri mühimmatın hiçbirinin TSK’nın envanterine kayıtlı olmadığı yönündeki sözleri, bizzat Genelkurmay Askeri Savcılığı tarafından yalanlandı.

VAKİT

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.