Bahçeli ve Türk görüşse sorun çözülür

GRUP MUDİ'DEN MUHTEŞEM 'MALAN BARKİR LE LE' TÜRKÜSÜ-VİDEO

MEHMET NEDİM ASLAN'ın haberi...

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün “Güzel şeyler olacak” sözleriyle başlayan ve ardından Polis Akademisi’ndeki Kürt Çalıştayı ile devam eden “Kürt Sorununa Çözüm” çalışmaları, Başbakan Erdoğan’ın DTP lideri Ahmet Türk ile bir araya gelmesiyle yeni bir boyut kazandı. Sorunun çözümü konusunda Cumhuriyet tarihinde ilk defa atılan bu somut adımlar, karşılıklı iyi niyetle umuda dönüşürken, bu adımlar insan hakları kuruluşlarında da önemli yankı uyandırıyor. Merkezi Londra’da bulunan Kürt İnsan Hakları Projesi (KHRP) Direktörü Kerim Yıldız da, Türkiye’de başlayan sürecin sorunun çözümüne yönelik olarak çok önemli bir adım olduğunu düşünenlerden.

TOPLUMDA HİÇ BU KADAR KONSENSÜS SAĞLANMAMIŞTI
Londra’daki KHRP binasında görüştüğümüz Kerim Yıldız, Türkiye toplumunda hiçbir zaman bu kadar bir konsensüs olmadığını belirtiyor ve bu yüzden sürece MHP ve CHP’nin de katılmasının önemli olduğunu düşünüyor. Yıldız, Başbakan Erdoğan’ın DTP lideri Ahmet Türk ile görüşmesinin çok önemli olduğunu, Erdoğan’ın Parti Genel Başkanı olarak görüşmesinin doğal olarak endişelerinden kaynaklandığını belirtiyor: “Erdoğan’ın Başbakan ya da Parti Genel Başkanı olarak görüşmesi arasında bir fark görmüyorum. Tabii endişelerini de anlıyorum. MHP ve CHP, bunu ileride seçimlerde kullanabilirler. Bu doğru değil. Kürt sorunun çözümünü herkes istiyor ve toplum daha önce hiç olmadığı kadar bir konsensüs var.”

SORUNUN ÇÖZÜLMESİNİ İSTEMEYENLER HER İKİ TARAFTA DA VAR
Yıldız, Kürt sorununun çözümünü istemeyen hem Türkiye’de hem de PKK’nın içinde olabileceğini, bu yüzden tartışmalara yeni bir yön verip oyunlara gelmemenin önemine dikkat çekiyor: “Kürt sorununun çözümü Türkiye’nin geleceğiyle ilgili bir şey. İnkar politikasının dışına çıkıp Anayasa meselesini konuşmalıyız. Bu sorunun çözümünü istemeyenler, oyun bozucular her iki tarafta da vardır. Biz bunları zamanında gündeme getirdik. Ergenekon’un köy boşaltmalarını, ırza geçmelerini zamanında gündeme getirdik.”

BAHÇELİ’NİN SÖZLERİ TÜRKİYE’YE BİR FAYDA SAĞLAMAZ
“Kürt sorunu ne TRT ile ne de tek başına AKP ile çözülür” diyen Yıldız, toplumun tüm kesimlerinin sürece katılması gerektiğine inanıyor. Yıldız, bunun için de MHP ve CHP’nin bu işin içinde olması lazım olduğunu, Devlet Bahçeli’nin ‘Biz de 50 yıl dağa çıkarız’ sözlerinin Türkiye’ye yararı olmadığını söylüyor: “Sayın Bahçeli’nin söylediği sözler çok sorumsuzca. Hiç kimseye bir şey kazandırmaz. Türkiye artık her yapmak istediğini yapmak durumunda bir ülke değildir. Türkiye uluslar arası anlaşmalara uymak zorunda olan bir ülkedir, İngiltere gibi Amerika gibi. Yani böyle bir söylem Türkiye’nin zararına olur. Türkiye’de dağa çıkacağım demek, bir çatışmaya gireceğim diyorsunuz. Bunun ne Türklere ne de Kürtlere yararı var. Bunları 12 Eylül’de yaşadık. Bunun Devlet Bahçeli’nin bir reaksiyon, oy toplama amacıyla, CHP gibi, söylediğine inanıyorum. Yoksa, parti politikası haline getirebileceğine inanmıyorum.”

BAHÇELİ VE TÜRK BİR ARAYA GELİRSE, ÇÖZÜME KATKI OLUR
MHP ve DTP’nin bir araya gelmesinin sorunun çözümüne büyük bir katkı sağlayacağını söyleyen Yıldız, bunun son derece yararlı olduğunu belirtiyor: “Yani ideolojik olarak iki uç noktada bulunan partilerin bir araya gelmesi, toplumda toleransın oluşmaya başladığını gösterecektir, ki bu önemli bir olaydır. Devlet Bahçeli, Meclis’te Ahmet Türk’ün elini ilk sıkanlardan bir tanesidir. Bu konuda herkes sorumlu davranmak zorundadır. Özellikle beni ilgilendiren, hem devlet içerisinde hem toplum içerisinde, son 80 yılda olmayan bir konsensüs var. Yani biz bundan yararlanmak zorundayız. Bu bir takım adlar koymadan bu tartışmayı sürdürmek zorundayız.”

HÜKÜMET RİSK ALDI AMA KAYBETMEYECEKTİR
Yıldız, hükümetin, Kürt sorununun çözümü için başlattığı girişimle büyük bir risk aldığını belirtirken, muhalefetin bu riskten siyasi kazanım elde etme çabasının boşuna olduğunu düşünüyor: “Hükümet bu süreçte kaybedebilir. Ama İçişleri Bakanlığı’nın dediği gibi onurlu bir risk alınıyor bu durumda. Yani daha doğrusu bu bir risk değil, ülkenin çıkarını düşünüyor. Kişisel görüşüm kaybetmeyecekleridir. Türkiye tarihinde en önemli konumda bulunuyorlar. Cumhurbaşkanlığı onlarda, hükümet onlarda, parlamento çoğunluğu onlarda. Bundan daha iyi bir dönem bulmak mümkün değildir. Bu anlamda, devletin bütün kurumlarında MİT’ten orduya kadar, hepsi bir konsensüs içerisinde ve bu sorunun çözümü isteniyor.”

HEP CHP’YE OY VERDİM, AMA MHP CHP’DEN BU KONUDA DAHA İLERİDE
Yıldız, Kürt sorununun çözümü konusunda CHP’nin tavrını anlayamadığını belirtirken, MHP’nin bu konuda CHP’den daha ileride olduğunu da söylüyor: “Türkiye’deyken hep CHP’ye oy vermiş birisi olarak CHP’den beklentilerim daha farklıydı. Ama MHP bu konuda CHP’nin daha ilerisinde duruyor. CHP, Ergenekon’a sahip çıkacağına, temizlemeye çalışmalı. Yani bu devletin çıkarınadır. Sen devlet partisi olduğunu iddia ediyorsun, o zaman bu sorunun çözümüne katkıda bulun. Kuzey İrlanda sorunu çözülürken Tony Blair, ‘Ülkemin çıkarları için şeytanla bile görüşürüm’ diyordu. Bu yüzden ben AKP’nin aldığı riskten dolayı kaybedebileceğine inanmıyorum. Çünkü toplumun geneli bir çözümden yana.”

KERİM YILDIZ KİMDİR?
Bingöl asıllı olan Kerim Yıldız, İngiltere’de Uluslar arası İnsan Hakları Hukuku alanında yüksek lisans yaptıktan sonra, 1992 yılında Londra’da kurulan Kürt İnsan Hakları Projesi’nin kurucu üyesi ve direktörü olarak, insan hakları konusunda birçok kitap ve makale yazdı. İngilizce yazdığı kitapları, Türkçe, Kürtçe, Rusça, Arnavutça, Farsça, Ermenice, Fince ve Azeri dillerine çevrildi. Yıldız, insan hakları alanında yaptığı çalışmalardan dolayı İnsan Hakları İçin Avukatlar Komitesi ve Sigrid Rausing Vakfı tarafından insan hakları ödülü aldı. Yıldız, Kürt Sorunu’nun çözümüne ilişkin yöntemlerle ilgili halen bir proje çalışması yürütüyor.

VAKİT