Özür dile Paşa!
İLGİLİ HABER: GENELKURMAY'DAN İLGİNÇ AÇIKLAMA
HASAN TOSUN 'UN HABERİ...
Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un “kâğıt parçası” dediği “Millete Komplo Planı”nın orijinalinin ortaya çıkması, gözleri Genelkurmay Başkanlığı’na çevirdi. Aydınlar, “Yeni deliller ortaya çıkarsa soruşturma başlatırız” diyen Başbuğ’a, “Ya istifa et ya da derhal işlem başlat” çağrısı yaptı. Belgeyle ilgili tartışmaların yaşandığı dönemde CHP lideri Deniz Baykal da, “Eğer belge gerçek ise, Başbuğ istifa etmelidir” çağrısı yapmıştı.
“SÖZÜNDE DUR”
Demokraside Birlik Vakfı Başkanı Mehmet Bozdemir, Vakit’e yaptığı açıklamada, Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un sözünde durması gerektiğini söyledi. Belgenin gerçek olduğunun zaten herkes tarafından çok iyi bilindiğini belirten Bozdemir, şunları söyledi: “Sayın Başbuğ, yeni deliller ortaya çıkarsa gereğini yaparız, yeniden soruşturma açarız demişti. Belgenin gerçek olduğu ortaya çıktı. Şimdi sıra Genelkurmay Başkanı’ndadır. Sayın Başbuğ, sözünde durmalı. Gereğini zaman kaybetmeden yapmalı. Demokrasiye bağlı olduğunu her seferde söylüyor. Sözde değil özde demokrasiye bağlılık istiyoruz. Bizim kültürümüzde asker verdiği sözünü tutar. Madem çıktı sözünü yerine getirmeli.”
“ERGENEKONCU PERSONELİ KORUMA”
ASDER Genel Başkanı emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi ise, Başbuğ’un yanıltılmış olabileceğini belirterek yeni bir açıklama yapmasını istedi. Başbuğ’un çok yakın bir birim veya askeri savcılık tarafından yanıltılmış olabileceğini belirten Tanrıverdi, “Başbuğ, kendisi gidip inceleme yapmaz. Bu nedenle çok yakın bir birim yanlış bilgi vermiş olabilir” dedi. Artık geçmişe değil, geleceğe bakmak gerektiğini belirten Tanrıverdi, şöyle konuştu: “Yeni bir açıklama bekliyoruz. Sayın Genelkurmay Başkanı’nın TSK içerisindeki Ergenekon’a hizmet eden personeli koruyor olmasını düşünmek bile istemiyoruz. Bu konuda bir irade göstermesini bekliyoruz.”
“BAŞBUĞ’UN TAVRININ HESABI SORULMALI”
Özgürder Genel Başkanı Rıdvan Kaya ise, Başbuğ’un ya bilerek olayın üzerini örtmek istediğini veya yanıltıldığını belirterek, “Her iki durum da vahimdir. Ya ihanet var ya da ciddi basiretsizlik var. Bunun iyi sorgulanması lazım” dedi. Kaya, “Başbakan açık bir şekilde Genelkurmay Başkanı’nın tavrının hesabını sorması lazım” dedi. Kamuoyunun bu tür örtme girişimlerine hiçbir zaman inanmadığını belirten Kaya, şunları söyledi: “Bunun benzeri olan BÇG ve Jitem’in icraatlarını çok gördük. Ancak bu mahiyette planlı ve pervasız yapılmasını ilk defa görmüş olduk. Herkes ordunun kendi işini yapmak yerine, Kur’an kursunda okuyan çocuklar ve başörtülü personel üzerinde fişlemeler yaptıklarını biliyor. TSK kendi görev alanına çekilmeli.”
“İSTİFA ETMİYORSAN İŞLEM BAŞLAT”
Askeri Savcı Faik Tarımcıoğlu ise, Başbuğ’un yanıltılmış olabileceğini belirterek, “Sayın Başbuğ, istifa etme cesaretini gösteremiyorsa ilgili personel hakkında derhal işlem başlatmalı. Umarım sayın Başbuğ yanıltılmıştır. Bilerek bu işi yaptığına inanmak bile istemiyorum. Ne olursa olsun ben olsam görevden ayrılırdım” dedi. Her belgenin bir kâğıt parçası olduğunu belirten Tarımcıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ama o belgedeki muhteviyat vahameti ele veriyor. Bunun idrakinde olmamak mümkün mü? Bütün kurumlar kendisini özeleştiriye tabi tutmalı. Böyle bir yapı devam edemez. Buna hukuk devleti denebilir mi? Resmi bir belge hazırlanıyor. Nasıl iftara atılacağı, nasıl tertip yapılacağı ve nasıl darbe yapılacağı anlatılıyor. Ondan sonra ortaya çıkıp külleyin inkâr ediliyor. Bu kabul edilemez.”
===============
TSK’dan bilindik tavır
Albay Dursun Çiçek imzalı darbe planının orijinalinin savcıların eline ulaştığı yönündeki haberler üzerine dün akşam internet sitesinde kısa bir açıklama yayınlayan Genelkurmay başkanlığı yine gereğini yapmak yerine skandalı sızdıranları ve medyayı suçladı. Skandal belgenin orijinalinin de ortaya çıkması üzerine panikleyen TSK yetkilileri skandal gibi bir açıklama yaptı. İşte o açıklama “1) Bugün, bazı gazetelerde yer alan bir ihbar mektubu ve mektubun odağındaki gelişmelerin öncelikle medyada yer almasının sağlanması, hukuk devleti adına kaygı verici ve çok düşündürücüdür. 2) Benzerlerine sıklıkla rastlanan ihbar mektubu haberinin medyada veriliş biçimindeki ölçü ve duyarlılık derecesinin yayın organlarına göre gösterdiği farklılık da hayli dikkat çekicidir. 3) Hukuk devletinde her şeyin yasalara uygun olarak yürütülmesine hiçbir kimsenin ve hiçbir kurumun itirazı olamaz.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.