Muhtıra veremediler istifalarını verdiler!

Muhtıra veremediler istifalarını verdiler!

Başta Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner olmak üzere kuvvet komutanlarının istifasını kimi medya deprem diye verirse, şaşırmayın.

Ayrıca da inanmayın.

Bu sistem açısından ne kriz, ne de depremdir.

Türkiye demokrasi tarihinde bir dönüm noktasıdır ve sivil iradenin askerin dayatmasına karşı koyması açısından eşi görülmemiş bir öneme sahiptir.

Biraz 1971’de Ecevit ve Demirel’in işbirliği yapıp Faruk Gürler’in cumhurbaşkanlığı yolunu kesmesine benzetilebilir ama ancak benzetilebilir.

Çünkü Gürler emekliydi, direnen komutanlar ise aktif görevde.

Abdullah Gül’e ‘’Karın başını niye açmıyor’’ sorusunu yöneltebilecek küstahlıktan, istediği komutanlar atanmayınca istifa noktasına gelen generaller gerçeği Türkiye’de demokrasinin gelişmişlik düzeyini göstermesi açısından önemlidir.

Kişi başı milli gelirin 10 bin doları aşması, Türkiye’nin dünyanın en büyük 20 ekonomisinden biri olması, bütün dünya ekonomik krizde kıvranırken dimdik ayakta kalması bu noktada önemlidir.

Ama daha önemlisi sivil iradenin duruşudur.

Düne kadar Yüksek Askeri Şura, Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın noter görevi gördüğü kurumsal bir toplantıydı.

Askerler kimin, nereye atanacağına karar verir, siviller onaylardı.

Kimileri rahatsız oldu ama Erdoğan’ın sözleri doğruydu.

Başbakan’a selam vermekten kaçınan komutan emekli edileceği gibi, Cumhurbaşkanı’nın karısının elini sıkmaktan kaçınan general de terfi ettirilmez.

Türkiye gerçek bir demokrasi olacaksa, doğrusu budur.

Yaşanan olaylar tek tek kişiler açısından ele alındığında elbette üzücüdür ama ülkenin genel gidişatı açısından olumludur.

İstifalar için söylenebilecek ilk söz, “Yetmez ama evet”tir çünkü hala Aktütün, Dağlıca’da ne olduğunu bilmediğimiz gibi, Silvan’da ne olduğunu bilmiyoruz.

Yeraltından çıkan silahlara ‘’boru’’ diyen eski genelkurmay başkanlarımız var.

Genelkurmay’ın harcamaları hala Sayıştay denetimi dışında, askeri okullarda okutulan müfredat hala sivillerin denetimine tabii değil.

Askerlik elbette kendine özgü önemi ve kuralları olan bir meslektir.

Bu mesleğin bu önemi nedeniyle belli bir özerkliği olması anlaşılan bir şeydir ama bunun bir sınırı vardır, o da milli iradedir.

Böyle bilinmesi gerekir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi