Nusret Çiçek

Nusret Çiçek

Mescid-i Aksa’da Filistinli olmadan Selimiye’de bayram nasıl

Mescid-i Aksa’da Filistinli olmadan Selimiye’de bayram nasıl

Bu bayram sabahında...
Yüreğine katil bombaların her saat başı düştüğü ve de sürekli acılar içerisinde kıvrandığı mazlum bir Filistin düşünüyorum...
İşte o Filistin...
Mihrapta hutbesi düşünüldüğünde, hac yolunda soyulduğu düşünüldüğünde, kadınların, çocukların katledildiği bir coğrafyada yaşadığımız düşünüldüğünde keyfine mi, yoksa kederine mi bayram yapıyoruz?.. Hem de bilelim ki bizimkisi hangi bayram?
Mescid-i Aksa’da mıyız, yoksa Selimiye’de miyiz?..
Ecdat yadigârı Filistin zulmü asrın yüz karasıdır...
Bu sabah gözlerinizi kutsanmış kurbanlıklara diktiğinizde bir de Irak’ı düşünün...
Orada kadınlar mahcup, kadınlar ezik, kadınlar çaresiz...
Firavun’un zebanileri tarafından ırzları kirletildiği için insan yüzüne çıkmaktan ar eden kadınların, kızların köşe bucak kendilerini ipe astıkları bir Irak var yanı başımızda...
Demokrasinin ar ve namus kirlettiği bir diyar...
Irak’ın dağı taşı Evangelist intikamı kokuyor...
Orada sözde hayat var...
Orada çaresizliklerini arş-ı âlâya kadar gönderen mü’minler var, insanlar var...
Hemen ötesinde bir başka kıyamet sahneleri... Evleri barkları bayram sabahlarında tarumar olan Afganistan... Düşman, Afganistan’ın yer altı servetlerine haince gözünü dikince Afgan halkına zalimce vuruyor...
Dağları taşları yıkıyor, şehirleri, kasabaları yerle bir ediyor...
Kafkaslar’da Rusya’nın tarihi kini ve de intikamı dinmez ki...
Şeyh Şamil’in torunları Çeçenler esaretin en acımasızına mahkum.
Kafirler, yıllardır dereler gibi Müslüman kanı akıtıyorlar...
30 yıldır şehidi eksik olmayan Güneydoğumuzdaki hadise de aynıdır... Aynı planların bir başka versiyonunda kandırılmış ülkenin gençleri dağlarda, çadırlarda mahkum, tutuklu...
Gelinliğine doyamadan PKK’nın elinde mahsur kalan genç kızlar da bu ülkenin çocuklarıdır...
Ve bir de yavrularını bu vatana feda eden bağrı yanık şehit anaları...
İşte tüm dünya Müslümanları olarak bu tabloda bayram yapıyoruz...
Vatan müdafaasına feda ettiğimiz kurbanlarımız; çocuklar, kadınlar, yaşlılar... Askerler, polisler... Her birimizin yüreğinde bir acı... Her köşede bölük bölük şehitler...
Düşman topları, uçakları saat başı Müslümanların tepesindeyken, biz oturduk tekbirlere, kurbanlara ram olarak bayram yapıyoruz...
Doğu Türkistan’dan tutun da Cezayir’e kadar her bayrak ve de her kubbede kanlı salıncaklara binerek içimiz buruk, yüreğimiz yanık bir havada bayram yapıyoruz...
Doğusundan batısına kadar köşeler zıt...
Bir tarafta harabeler, diğer tarafta sefahat, coşkular, garabetler... Yüreğimizdeki öfkeler, başımızdaki dumanlarla bayram yapıyoruz...
Bari bu karmaşada birisi bize bayramları anlatsa...
Minberlere çıkıp külliyat dolusu ayetler okusa, hadisler söylese, yorumlar yapsa...
Bir başkası da kendi cemaatinin ulviliğinden, kerametlerinden konuşsa... Ya da, Kürt hakları yetmiyormuş gibi, bir de Alevi haklarını sayıp dökse...
Ah şu saz ve söz evleri olan cemevlerini resmi olarak ibadethaneden saysa...
Kütüğe kaydettirse...
Akşama kadar söğüdün gölgesinde uzanıp yatan şu dedeleri maaşa bağlasa...
Diyanet teşkilatını lağvetse...
Zorunlu olan din derslerini kaldırarak bu Müslüman halkı asimile edip haçlı ordularına köle etse... Ezanlar sussa, mabetler yıkılsa...
İşte bu yıkımın sabahında bir de bayramlar...
Neresinden söze başlasak ki?..
Laikleşen inançların yozlaşmasını değil de, sırf Allah adına akıtılan kanların, dökülen yaşların şafak vaktinde muştuladığı zaferlerin bayramlarını arıyorum...
Kurbanlar olmadan bayramlar olmuyor demek ki...
Şehitler olmadan vatan olmuyor demek ki...
Bağımsızlık, hürriyet olmadan barış olmuyor demek ki...
Osmanlı gitti, barış bitti...
O zaman kalkın hep birlikte Mescid-i Aksa’da bayram namazına gidelim.
Ramallah’ta taşlanan çocukların, hedefi haline gelen bir avuç Yahudi’nin kıydığı canların yanı başındaki bayramlara gidelim...
Gidelim ki anlayalım, Selimiye’de bayram nasıl oluyor?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nusret Çiçek Arşivi