'Gün, Fetih'le şahlanış günü'

AGD Genel Başkanı İlyas Tongüç, gençliğin fetih ruhuna ve Fatih’in heyecanına ihtiyacı olduğunu belirterek “Fatih'in 21 yaşında ortaya koymuş olduğu azim ve kararlılığı bütün ülke gençliği kendine şiar edinmelidir” diye konuştu.

Anadolu Gençlik Derneği Genel Başkanı İlyas Tongüç, dernek genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında İstanbul’un Fethi’nin 555. yıldönümü nedeniyle Cumartesi günü Sakarya’da yapacakları “Fetih şöleni” ile ilgili bilgiler verdi. “AGD olarak, ülkemizin içinde bulunduğu şu kritik dönemde, İstanbul’un Fethinin 555. yıldönümünü anmak ve anlamak, milletimiz adına belirlediğimiz idealleri ve hedefleri gerçekleştirebilme iradesini idrak etmek için Cumartesi günü Sakarya’da olacağız.” diye konuşan Tongüç, Yaşanabilir Türkiye, Yeniden Büyük Türkiye ve Yeni Bir Dünya idealinin Anadolu Gençliği’nin fetih şuurunu kuşanmasıyla gerçekleşeceğini söyledi.

“Fetih yeni bir başlangıçtır”

Fethin kilitli gönüllerin iyiye ve doğruya açılması olduğunu dile getiren Tongüç, İstanbul’un Fethi maddenin mana önünde erimesi ve Hakkın batıla üstünlüğünün sonucudur. İstanbul’un Fethi Avrupa'yı, özellikle Bizans’ı boğmakta olan insanlığın yüz karası ortaçağ zulmünü tasfiye edip yerine sevgiye, şefkate, müsamahaya, yüksek bir ruh asaletine dayanan İslam medeniyetini inşa etmiştir.” diye konuştu. İstanbul’un fethinin sadece bir savaşın kazanılması veya bir şehrin ele geçirilmesi şeklinde değerlendirmemek gerektiğinin altını çizen Tongüç “İstanbul’un Fethi dünya medeniyetinin akışına yön veren fevkalâde bir hadisedir. İstanbul’un Fethi bu manada yeni bir başlangıçtır. Fetih 29 Mayıs 1453’te bitmemiş, bilakis o gün başlamıştır. Harabe halinde devralınan şehir kısa sürede imar edilmiş, ilim, kültür, ticaret, sanat ve medeniyet merkezi haline getirilmiştir. Fatih’in bu inanılması güç kültürel ve medeni hamleleri fethi ebedileştirmiş ve İstanbul, “Dersaadet”, yani “mutluluk merkezi” olmuştur.” Dedi.

“İslami terörizm, apaçaçık bir bühtandır”

Fatih Sultan Mehmet Han’ın İstanbul’u fethederek fethin ne demek olduğunu bütün dünyaya gösterdiğini ifade tongüç şöyle konuştu “Bu genç ve azimli padişah, zaferini bugün batı ülkelerinin yaptığı gibi masum halkı öldürerek kirletmemiş, bilakis gösterdiği tevazuu ve hoşgörüyle kalpleri fethetmiştir. İstanbul’un Fethi’ni gönüllerin fethi ile taçlandırmıştır. İstanbul’un gayri müslimleri “Kardinal şapkası giymektense Osmanlı sarığı görmeyi tercih ederim.” diyerek bu gerçeği ifade etmişlerdir. İstanbul’u geri almak için harekete geçen kuvvetlere, öncelikle kilise önderleri ve şehrin yerli halkının karşı koymuş olması, bu fethin, Müslümanlara sadece Bizans topraklarını değil, Bizans insanının gönüllerini de açtığını net bir şekilde göstermiştir. İstanbul’un Fethi, bugün İslam’ı terörizmle yan yana anmaya çalışanlara da bir cevap niteliğindedir. Tıpkı Mekke’nin, Kudüs’ün Fethi’nde olduğu gibi İstanbul’un fethinde adaletten zerre ödün verilmemiştir. Onun içindir ki bugün İslam'dan korku üretme çabaları, apaçık bir bühtandan ibarettir. Demokrasi yalanlarıyla İslam ülkelerini işgal edenler, bu fetih anlayışını iyi idrak etmelidirler. İslam’ın fetih anlayışının imhayı değil, ihyayı esas aldığını görmelidirler. İslam medeniyeti fethettiği topraklara zulmet değil adalet, külfet değil rahmet, eziyet değil şefkat getirmiştir.”

“Fetihleri kalıcı kılan, ona ilham veren gücün yaşamasıdır”

Kaos, huzursuzluk ve madde saltanatının hüküm sürdüğü bir dünyada fetih ruhuna her zamankinden daha fazla muhtaç olduğumuzun altını çizen Tongüç, “İstanbul'un Fethi yıkılmaz sanılan Bizans surlarının yıkılabileceğini, sağlam imanın tekeden bile süt çıkarabileceği gerçeğini ortaya çıkarmıştır. İstanbul'un yanında Fatih Sultan Mehmet’in bize bıraktığı miras, onun örnek hayatıdır. İman, azim, kararlılık, büyük hedefler tayin etme, başarıya kilitlenme, ilme tutkunluk, hoşgörü, hakka ve hukuka bağlılık, adalet bunlardan bazılarıdır. Fethi kutladığımız şu günlerde, asıl idrak etmemiz gereken, bu manevî mirası yaşatma şuurunu kazanmamızdır. Fetihleri ve zaferleri kalıcı kılan, ona ilham veren gücün yaşamasıdır. Milletimizi farklı unsurlarıyla yüzyıllardır bir arada tutan, Malazgirt’ten Çanakkale ve İstiklal Savaşı’na kadar birleştiren, yüce dinimizin verdiği güçtür. Bu gücün zayıfladığı milletlerin geçmişle bağları zamanla kopacağı gibi geleceğe dair hedeflerinden uzaklaşmaları da mukadderdir.” dedi

“Gençliği Fatih’in heyecanı kurtaracaktır”

Gençliğin içinde bulunduğu manevi tahribatın ilacının fetih şuuru olduğunu kaydeden Tongüç, “Bilindiği gibi Türkiye’miz, 30 yaşın altında 40 milyon genci ile dinamik bir ülkedir. Ancak yanlış politikalar ve çarpık eğitim sistemi yüzünden bu potansiyelimiz heba edilmektedir. Gençlerimiz yaratılış gayesini unutmuş, dini ve milli değerlerinden bihaber yetişmektedir. Üzülerek ifade ediyoruz ki Fatih Sultan Mehmet’in yaşıtları bugün okul önlerinde birbirini boğazlamaktadır. Fatih’ler doğuracak yaşta olan kızlarımız ise popstar kuyruklarında vakit öldürmektedir. Maddecilik, çıkarcılık, batılı olma sevdası, modernite ve popüler kültür gibi akımların altında ezilen gençliğimiz tam bir kimlik bunalımı yaşamakta ve tarihin karanlık sularında kaybolmaktadır. Batı menşeli ideolojilerin gençliği götürdüğü yer ortadadır. Bizler bir milletin asıl gücünün tankı, topu, tüfeği değil inançlı evlatları olduğuna inanıyoruz. Bu imanlı gençliğin yetişebilmesi için Fatih’in heyecanına ihtiyaç vardır. Gençliğimizin içinde bulunduğu manevi tahribatın ilacı fetih şuurudur. Fatih'in 21 yaşında ortaya koymuş olduğu azim ve kararlılığı bütün ülke gençliği kendine şiar edinmelidir. Zira bu büyük zafer; geleceğin Türkiye'sinin mimarları olacak gençlik için tarihi bir ders niteliğindedir.” şeklinde konuştu

“Gün Fetih’le şahlanış günüdür”

Önemli ve büyük olayların çok yönlü çalışmalar yaparak milletimizin hafızasına nakşetmenin çok önemli bir görev olduğunu belirten Tongüç, konuşmasını “Bu görev, millet olmanın ve medeniyet iddiasında bulunmanın da önemli bir şartıdır. İşte bunun içindir ki bizler her yıl büyük bir şevk ve heyecanla İstanbul’un fethini çeşitli etkinliklerle kutluyoruz. Kurulduğu günden bu yana milletimizin milli ve manevi değerlerine sahip çıkmayı kendisine düstur edinen derneğimiz, İstanbul’un Fethi’nin 555. yılını bu yıl 555 ayrı etkinlikle kutlamıştır. AGD, bu faaliyetler dizisi ile Edirne’den Kars’a, Trabzon’dan Hatay’a kadar Türkiye’nin dört bir tarafında Feth-i Mubin’in genç dimağlara aktarılmasına vesile olmuş ve fethin bayraktarlığını yapma şerefine erişmiştir. Bu yılki fetih kutlamalarımızı Sakarya Atatürk stadyumunda 31 Mayıs Cumartesi günü saat 17.00’da yapacağımız Fetih şöleni’nde nihayete erdireceğiz. Gün mübarek fethin yıldönümüdür. Gün fetihle şahlanış günüdür. Fethi yeniden yaşamak ve yepyeni fetih ufuklarına yelken açmak için tüm halkımızı Fetih şölenimize bekliyoruz. Bu vesileyle İstanbul'un fethinin 555. yıl dönümünü kutluyor, milletimizin yarınları için nice fetihlere vesile olmasını diliyoruz. Bizlere bu zaferi yaşatan ecdadımızı ve Fatih Sultan Mehmet Han Hazretlerini rahmet, minnet ve şükranla yâd ediyoruz. Ruhları şad olsun.” şeklinde bitirdi.

habervaktim.com

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Kültür Sanat Haberleri