Aydın Doğan'ın son üç mektubu(KARA MİZAH)

İşte Doğan'ın yazdığı son üç mektup ve bu mektupların muhatabı…

ÜÇ MEKTUP

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Hilton ve mektuplar" konusunda sıkıştırmasıyla zor günler geçiren Doğan; Erol Simavi, Dinç Bilgin ve Cem Uzan gibi geçmişin kudretli medya patronlarının akıbetini düşündükçe tasayı artırırken uykuyu da kaçırdı.

Doğan, dün Ankara'da Güniz Sokak'a ani bir ziyarette bulunarak çok değer verdiği bir büyüğünden öğüt aldı. "Başbakan bana 'iki şapkası var. Bazen şapkaları karıştırıyor' diye suçlama yöneltiyor. Sevgili Babacığım, insanın birkaç tane şapka taşıması suç mu Allah aşkına? N'olursun bir çıkış yolu göster bana, kurtar beni şu Tayyip'in elinden baba!" dedi.

Durum fevkalade vahim!

Bunun üzerine "kaçın kurası" Süleyman Demirel ona şu "acı" fıkrayı anlattı;

"Padişah yeni bir vezir atamış. Vezir göreve başlamadan, eskisiyle buluşmuş. Eski vezir 3 mektup vermiş ve demiş ki: 'Sıkıştığında ilk mektubu aç. Yine sıkışırsan diğerlerini.' Vezir göreve başlamış, bir süre sonra işler kötüye gitmiş. İlk mektubu açmış. 'Sıkıştıysan, senden öncekileri kötüle.' deniyormuş. Tavsiyeye uyup, kendinden öncekileri kötülemiş. Bir süre sonra yine sıkışıp, ikinci mektubu açmış: 'Yine sıkıştıysan etrafındakileri kötüle.' Ona da uyup, beraber çalıştığı insanları kötülemiş. Ama yine işler düzelmemiş. Son mektubu açtığında şöyle yazıyormuş: 'Sen de üç mektup yaz."

Demirel'in kendi lisanınca "durum fevkalade vahim" demek istediğini anlayan Aydın Doğan hemen oteldeki odasına kapanarak kağıdı kalemi eline aldı ve muhtemel veliaht için "üç adet mektup" yazmaya başladı.

AYDIN DOĞAN İLE İLGİLİ HABERLER İÇİN TIKLAYINIZ

Rıfat Yörük/Habervaktim.com/Kara mizah