Dünyanın ilk tıp fakültesi ve hastanesi

Kayseri'de bulunan Gevher Nesibe Şifahanesi ve Medresesi'nde Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından başlatılan restorasyon çalışmaları tamamlandı. Aslına uygun olarak restore edilen Şifahane ve Medrese, Selçuklu ve Tıp Tarihi Müzesi olarak hizmet verecek. 

Yaklaşık 8 asırlık bir eser olan medresede Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki ile birlikte incelemelerde bulunan Vakıflar Genel Müdürü Yusuf Beyazıt, çocukluğunun Kayseri'de geçtiğini ve o zamanlarda medresenin içinde silah talimlerinin yapıldığını, duvarları kurşun delikleriyle dolu olan bir mekan olduğunu hatırlattı. Mimarsinan Parkı içerisinde yer alan asırlık eseri böyle bir durumdan kurtardıklarını belirten Beyazıt, burasının artık Selçuklu Müzesi olarak hizmet vereceğini açıkladı. 

İki yıl içinde restorasyonu yapılan medresenin içerisinin temizlendiğini, rutubet ve nemden kurtarılarak kuvvetlendirme çalışmasının gerçekleştirildiğini kaydeden Beyazıt, eserin artık 500-600 yıl daha hiç yıkılmayacak şekilde onarıldığını vurguladı. Medresenin beton enjekte edilmek suretiyle sağlamlaştırıldığını ifade eden Beyazıt, uzun zamandan beri Gevher Nesibe Şifahanesi'ne fonksiyon vermek için çaba gösterdiklerini hatırlattı. Beyazıt, yapılan çalışmaların ardından medresenin 2010 yılından itibaren yaşayan bir Selçuklu Müzesi haline geleceğini söyledi. Bu sayede Selçuklu Medeniyeti'nin dünyaya daha rahat tanıtımına imkan sağlanmış olacağını aktaran Beyazıt, "Selçuklularla ilgili nerde ne kadar eser varsa, özellikle vakıfların arşivlerinde, depolarında ve diğer müzelerdeki eserler buraya getirilecek. Burası yaşayan bir Selçuklu müzesi haline gelecek. Sadece Kayseri'deki Selçuklu eserleri değil Türkiye'deki kasaba ve şehirleri satın alabilecek değerdeki eserler Kayseri'de Selçuklu Müzesi'nde sergilenecek. İnsanlar dünyada bir Selçuklu Müzesi varmış. O da Kayseri'deymiş diyecekler. Kayseri'yi ziyarete gelenler müzeyi değil, müzeyi gezmeye gelenler Kayseri'yi gezecek. Bu konuda iddialıyız. Restorasyon çalışmaları tamamlandı. Yılbaşına kadar proje çalışmaları tamamlanacak ve önümüzdeki yıldan itibaren de daha somut adımlar atılmaya başlanacak" diye konuştu.

Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün tarihi eser onarımında üzerine düşeni yerine getirmeye çalıştığını belirten Beyazıt, Türkiye genelinde bin 800 tane şantiyeye sahip olduklarını ve her köyde-kasabada bu şantiyelerin çalışmalarını devam ettirdiğini söyledi. 2003 yılında göreve geldiklerinden bu yana 3 bin 663 eserin restorasyonunu gerçekleştirdiklerinin altını çizen Beyazıt, "Vakıflar tarafından dünyanın en büyük restorasyon çalışması yürütülüyor. İstanbul'da Yavuz Sultan Selim Cami, Fatih Camisi, Süleymaniye Külliyesi, Valide Sultan Camisi, Nuru Osmaniye Camisi gibi eserlerin hepsinin aynı anda onarımları devam ediyor. Yeni Kapı Mevlevihanesi dünyada en iyi restorasyon ödülü aldı. Bu eserler nemden, rutubetten kurtarıldığı zaman ilelebet yaşayacaklardır." dedi. 

Son yıllarda Türkiye'de tarihi eser ve kültür bilincinin geliştiğini dile getiren Beyazıt, genel müdürlük olarak bu konuda iyi bir mesafe alan yerel yönetimlerin yardımcı olduklarını kaydetti.

Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki de Kayseri tarihinde en önemli medeniyetin Anadolu Selçukluları olduğunu söyledi. Kayseri'de Selçuklular'dan kalma çok ciddi eserler olduğunu hatırlatan Özhaseki, "Medresenin sadece restore edilip bırakılması yeniden çürümeye terk edilmesi anlamını taşıyor. Buranın Tıp Tarihi Müzesi olarak işlevini artırması ve Selçuklu Müzesi haline getirilmesi değerini artıracaktır." dedi.

1204-1206 yılları arasında Selçuklu Hükümdarı 2. Kılıçarslan'ın kızı Gevher Nesibe Sultan adına kardeşi 1. Gıyaseddin Keyhüsrev tarafından yaptırılan şifahane ve medresede, hastalar ücretsiz tedavi ediliyor, ayrıca tıp eğitimi de veriliyordu. Gevher Nesibe Şifahanesi, Türklerin yaptırdığı 11'inci, Anadolu'da 5'inci, aynı zamanda içinde tıp tahsili yapılan ilk büyük hastane olma özelliğini taşıyor. Gevher Nesibe, tıp sitesi yapısı ve tıp eğitimi açısından dünyadaki ilk tıp merkezi olarak biliniyor. (CİHAN)