İşte darbeci işadamlarının listesi

İşte darbeci işadamlarının listesi
İstanbul Ticaret Odası Meclisi'nde işadamlarının tutanaklara yansıyan sözleri şok edecek cinsten. İşte ayrıntılar...

Üç yıl önce 27 Nisan gecesi Genelkurmay Başkanlığı'nın yaptığı ve ekonomiye zararının 20 milyar doları geçtiği belirtilen e-muhtıra, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Meclisi'ni ikiye bölmüş. Yağmur Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Mehmet Oruç, meclis kürsüsünde, "Darbe sadece siyasi bir sorun değil, aynı zamanda ekonomik, kültürel ve ahlaki bir sorundur." dediği için tehdit edildi. Tutanaklarda Oda'nın 7 Temmuz 2007 tarihindeki toplantısına katılan birçok işadamının darbeleri savunduğu dikkat çekiyor.

Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın imzasını taşıyan 27 Nisan bildirisi olarak bilinen 'e-muhtıra'nın üzerinden 3 yıl geçti. Cumhurbaşkanlığı seçimini zora sokmak için kaleme alınan açıklama, demokrasi tarihine kara bir leke olarak düştü. Bu müdahale sadece siyaseti değil, ekonomiyi de olumsuz yönde etkiledi. Türkiye'yi güvenli bir yatırım yeri olarak gören yabancı yatırımcılar da yön değiştirdi. Karara tepki gösteren işadamlarının da kayıtlı oldukları ticaret odalarının meclis kürsülerinde taciz ve tehdit edilmesi Türkiye'de demokrasinin yerleşmediğini bir kez daha gözler önüne serdi.

Yağmur Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Mehmet Oruç, "Darbe sadece siyasi bir sorun değil, aynı zamanda ekonomik, kültürel ve ahlaki bir sorundur." dediği için İstanbul Ticaret Odası (İTO) meclis üyelerinin tepkisiyle karşılaşmış. Hatta işadamlarından biri, onu, "Bu kadar gergin bir havada burada yaşatmazlar adamı, haberin olsun." diyerek de tehdit etmiş. Askerî her müdahalenin ekonomiye maliyetinin milyarlarca doları bulduğunu belirten Oruç, bu şartlar altında işadamlarının hâlâ darbe girişimlerini desteklemesine anlam veremediğini belirtiyor. Oda'nın 7 Temmuz 2007 tarihindeki aylık toplantısına katılan birçok işadamının darbeleri savunması da gözlerden kaçmıyor.

27 Nisan 2007 tarihinde Genelkurmay'ın hükümete yönelik gece saat 23.30'da yaptığı açıklama, Türkiye'de soğuk bir duş etkisi yapmıştı. Ülkedeki siyasi iradeyi ve halkı sindirmeyi amaçlayan girişim, hiç de beklenmedik bir karşılık bulmuştu. Önce Devlet Bakanı Cemil Çiçek, Genelkurmay Başkanı'nın resmi olarak Başbakan'a bağlı olduğunu, görevleri itibarıyla Başbakan'a karşı sorumlu olduğunu belirtti. Ardından da çeşitli sivil toplum örgütleri tepkilerini yaptıkları açıklamalarla dile getirdi. e-muhtıranın ardından 14.6.2007 tarihinde bir araya gelen İTO'lu işadamları da darbenin ekonomiye etkisini ele almış. Ancak yüzlerce işadamının katıldığı meclis toplantısında sadece birkaç kişi girişime sert tepki gösterirken, diğerlerinin sessiz kalmayı tercih etmesi meclisin o dönemdeki aylık tutanaklarına yansıdı. Öte yandan meclis kürsüsünde darbeleri eleştirdiği için Yağmur Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Oruç, orduyu hedef gösterdiği iddiasıyla linç edilmek istenmiş. O gün yaşadıklarını Zaman'a anlatan Oruç, işadamlarının demokrasiye müdahalelere sessiz kalmalarına bir anlam veremediğini belirtiyor.

Oruç, o gün kendisini savunan birkaç kişinin olmamasına üzüldüğünü dile getiriyor. Meclis'te konuşan bazı işadamlarının "Rakamlara bakarsak, bu müdahaleler ülke ekonomisi için uzun vadede fayda sağlıyor." ifadeleriyle darbeyi övdüklerini anlatan işadamı, bu kişilere karşı müdahale edilmezken, kendisinin kürsüde konuşturulmak istenmediğinin altını çiziyor. Tutanaklarda ayrıca bazı işadamlarının darbeye çanak tuttukları da gözler önüne seriliyor. Oruç, ayrıca kendisinin konuşmasının toplantı tutanaklarından çıkarılmak istendiğini ancak oyçokluğuyla bunun kabul edilmediğini de kaydediyor.

İşte meclis tutanağından çıkarılmak istenen sözler


Yüksel Göktürk: Askerî müdahaleler kısa vadede ekonomiye ve özel sektöre tabii ki bir yük getirmektedir. Bu doğrudur, ancak rakamlara bakarsak bu müdahalelerin ülke ekonomisi için uzun vadede faydaları olduğunu düşünebiliriz. 

Zülfikar Tunç: Eğer Türk ordusu savaş halindeyken mecliste bu konuşma yapılıyorsa gaflet ve dalalet vardır. Vicdansızlık vardır. Bu arkadaşımı konuşmasından dolayı kınıyorum.

İsrafil Kuralay: Darbelerin yanlış olduğunu savunuyorum, savunmaya da devam edeceğim. Darbelerin ekonomi, toplum ve sosyal hayat üzerinde inanılmaz tahrip edici etkileri vardır.

Fatih Oruç: Burada ben kimseye hakaret etmedim. Ben sadece ihtilallerin ve muhtıraların ekonomiyi olumsuz etkilediğini, kaynakların tarumar edildiğini belirttim.

Başkan (Muharrem Keçeli): Fatih Bey, söyledikleriniz maksadını aştı. Bunu böyle tek tek ispat etmek istiyorsanız ben size anlatayım. Şimdi ilk çeyrekte 2007'de bu muhtıradan sonra ekonomi yüzde 7 büyüdü. İhracat en yüksek seviyeye çıktı.

Rıza Yüksekdağ: Hayır şekerim, başka yere çekeriz diye bir şey yok. Burası yeri değil. Bu kadar gergin bir havada yaşatmazlar adamı, bak haberin olsun. Ben kabadayı falan değilim.

Ali Natık Buda: Bütün ihtilallerin sebebi sivil iradedir, siyasetçilerdir. Eğer ki siyasetçiler bu işe çanak tutmasalardı Türkiye'de ne 27 Mayıs, ne 1980 ihtilali ne de 12 Mart muhtırası olurdu.

Osman Deveci: Atatürk'ün Türk gençliğine hitabesini okuyunuz. Zorunlu hallerde ülke çok büyük bir çıkmaza giriyorsa, bu ülkenin teminatı ordudur. Ordu da gereğini yapacaktır.

Başkan (Muharrem Keçeli): Bu ifadelerin tutanaktan çıkarılması için bana yetki veriyor musunuz? 

Zaman

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.