Veremle savaşmayı öğrendiler!

Veremle savaşmayı öğrendiler!
İstanbul Bahçelievler Yaşam Hastanesi Göğüs Hastalıkları Bölümü Tüberküloz uzmanlarından Dr. Gülçin Bostan veremden korunma yolları ve tedavi yöntemlerini anlattı. Sefaköy Kültür ve Sanat Merkezi’nde yapılan programda konukların sorularını da cevapl

EN ÖNEMLİ BELİRTİ ÖKSÜRÜK
Uzm. Dr. Gülçin Bostan söyleşisine, verem hastalığının belirtilerini anlatarak başladı. Bostan; “Verem hastalığının belirtileri sadece bu hastalığa özgü değildir. Verem hastalarında en çok görülen belirti öksürüktür. Öksürük sırasında hasta balgam çıkarabilir. Balgam çıkarma ve kan gelmesi hastalığın kronikleşmiş olabileceğinin bir göstergesi olabilir. Halsizlik, iştahsızlık, kilo kaybı, öksürük ve gece terlemesi hastalığın ilk belirtileridir. Kişi genelde bu durumun verem olabileceğini düşünmez. İlerlemiş verem hastalığında akciğerdeki hasar sonucu nefes almada güçlük çekebilir. Bu belirtileri yaşayan insanlar mutlaka en yakın verem savaş dispanserine gitmelidir. Çünkü tedavide erken teşhis çok önemlidir“ diye konuştu.

AKCİĞER FİLMİ VE BALGAM İLE TEŞHİS
Verem hastalığının teşhisinin nasıl yapıldığını da anlatan Uzm. Dr. Gülçin Bostan; “Bazı belirtiler iki haftadan fazla sürüyorsa yapılan ilk muayene sonrası hastadan birkaç tetkik istenir. Bunlardan en önemlisi balgamın incelenmesidir. Balgam incelenerek verem mikrobu olup olmadığı araştırılır. En uygunu ise sabah aç karnına çıkarılan balgamdır. Yeterli olmazsa bir gün boyunca çıkarılan balgam incelenir. Belirtiler var fakat balgam incelenmesinde bu bakteri görülemiyor ise akciğer filmi çekilir. Yapılan bazı kan tahlilleri sonucunda da verem teşhisi konulabilir. Çok nadir durumlarda ise balgam alınır ve besi yerinde verem mikrobu olup olmadığını anlamak için üremeye bırakılır. Eğer bakterilerin üremesi görülüyor ise verem teşhisi konabilir. “ dedi.

VEREM TEDAVİSİ ÜCRETSİZ
Türkiye’de verem hastalığın tedavisinin verem savaş dispanserlerinde ücretsiz olarak yapıldığını söyleyen Uzm. Dr. Bostan, tedavi süresinin ortalama 6 ay olduğunu belirterek, “Verem hastalığının tedavisinde en çok kullanılan yöntem ilaçla tedavidir. Bununla birlikte hasta beslenmesine dikkat etmeli bağışıklık sistemini güçlü tutmalı ve iyi dinlenmelidir. Verem tedavisi uzun sürelidir. Doktor gözetiminde ve düzenli bir tedavi uygulanmalıdır. İlaçlar genelde birden fazladır. Çünkü bakteriler tek bir ilaca karşı direnç gösterebilirler. Unutmamak gerekir ki erken teşhis ile birlikte tedaviye çabuk başlamak çok önemlidir. Böylece hastalığın başkalarına bulaşmasının önüne geçilir ve iyileşme süresi kısalır.” diyerek tedavinin önemine vurgu yaptı.

HASTALARA DESTEK OLUNMALI
Programın sonunda verem hastalığından korunma yollarını da anlatan Gülçin Bostan “Veremden korunmak için artık günümüzde aşı kullanımı yaygındır. Çocuklara 2 aylık ve 7 yaşında verem aşısı uygulanır. Çevresinde veya ailesinde verem hastası olanlar kontrol altında alınıp gerekli tetkikler yapılmalıdır. Düzenli yaşam, sigara, alkol, madde bağımlılığının bırakılması, temizliğe önem verilmesi ve yeterli beslenmenin hastalığı kontrol altına alınması için önemlidir. Verem hastalığı geçirmiş birinin, hastalığa tekrar yakalanmaması diye bir durum söz konusu değildir. Aynı önlemleri o da almalı ve hayatına dikkat etmelidir. Verem bütün toplumu tehdit eden bir hastalıktır. Bu konuda çevremizi bilgilendirmek, verem hastalarına destek olmak ve onların tedavi olmasına teşvik etmek hepimizin görevidir.”diyerek konuklardan bu konuda gerekli hassasiyeti göstermelerini istedi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.