Bu hastalığa dikkat
Özellikle yemeklerden sonra ya da uzandığınızda göğüsten boğazınıza doğru uzanan yakıcı bir his, ayakkabınızı bağlarken midenizdekilerin ağzınıza gelmesi, çok sık geğirme, zaman zaman korkutan göğüs ağrıları, ağzınızda sürekli ekşi veya acı bir tat, yutma güçlüğü ve özellikle sabahları ses kısıklığı, boğaz ağrısı ve kronik öksürük yakınması, reflünün belirtileri arasında yer alıyor. Medicana Samsun Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Serkan Uysal, sindirim sistemi sorunlarından biri olan reflü ve tedavi yolları hakkında bilgi verdi. Uysal, "Reflü, toplumda en sık görülen rahatsızlıklar arasındadır ve erişkin yaşta her on kişiden bir ile üçünde ayda veya haftada bir kez reflü şikayetleri olmaktadır.
Reflü dediğimiz zaman mide içeriğinin yemek borusuna geri kaçması olayını anlamaktayız. Yani mide asit içeriği ve yenilen gıdaların yemek borusuna kaçışıdır. Hastadan hastaya şikayetler farklı ifade edilse de reflü halk arasında mide bölgesinden başlayan, ağza doğru devam eden huzursuzluk hissinin ifadesidir.
Genellikle göğüs kemiğinin alt tarafından başlayıp yukarıya doğru devam eden göğüs kemiği arkasında yanma, ağrılı yutma, mide içeriğinin acı-ekşi tat şeklinde ağza-boğaza gelmesi, geğirme asıl şikayetler olmakla beraber reflü hastalığı ile ilişkilendirilebilecek ağız kokusu, diş çürümeleri, göğüs ağrısı, öksürük, ses kısıklığı gibi şikayetler reflü hastalığı olan kişilerde bulunabilir. Reflü denildiğinde her zaman hastalık ifadesi anlaşılmamalıdır. Normal fizyolojik durumda da bir miktar reflü olabilmektedir. Ancak mide içeriğinin normalden uzun süreli ve daha sık olarak yemek borusuna kaçması reflü hastalığını oluşturur" dedi.
REFLÜ NASIL OLUŞUYOR?
Normal fizyolojik durumda reflüden koruyan mekanizmaların olduğunu belirten Dr. Serkan Uysal, "Bunlar mekanik bariyerler olarak da ifade edebileceğimiz anatomik durumdur. Yemek borusu ile mide arasında bulunan sanal mide kapakçığı, diafragma, frenoözefagialligamen, yemek borusunun mideyle birleşmesi ile oluşan dar açı (his açısı), yemek borusunun karın içi kısmı gibi yemek borusunun pozisyonunu ve mide içeriğinin yemek borusuna geri kaçışını engelleyen doğal bariyerler mevcuttur. Bunun dışında yemek borusu doğal yer çekimi etkisi, peristaltik hareket dediğimiz besinlerin yukarıdan aşağıya gitmesini sağlayan doğal Meksika dalgalanması şeklinde olan hareketler, tükürük salgısı, yemek borusunun salgıları ile alınan gıda veya mideden geri kaçan içerik yemek borusunda durmadan temizlenerek mideye geri gider.
Bizi reflüden koruyan bu mekanizmalarda bozukluk olması durumunda reflü hastalığı oluşmasına zemin hazırlanmış olur. Reflü hastalığı oluşumunu bazı durumlar kolaylaştırmaktadır. Şişmanlık, alkol-kahve-çay gibi bazı içecekler, çikolata, domates sosu, baharatlar veya tatlılar gibi çeşitli yiyecekler, sigara, yemek yedikten hemen sonra yatar duruma gelinmesi, kas gevşetici ve bazı tansiyon ilaçlarının da aralarında bulunduğu birçok ilaç reflü hastalığının oluşumunu kolaylaştırarak açığa çıkmasına neden olabilir" diye konuştu.
"REFLÜ TEDAVİSİ ÖNEMLİ"
Reflü hastalığının genellikle iyi huylu bir durum olduğunu, yaşam tarzında düzenlemeler yapılarak ve gerektiğinde çeşitli ilaçlarla tedavi edilebildiğini belirten Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Serkan Uysal, şöyle devam etti:
"Ancak tedavisiz kaldığında oluşturabileceği komplikasyonlar vardır. Bunlar yemek borusu ülserleri, darlık, kanama, barrettözefagus denilen kansere eğilim yaratan değişiklikler, yemek borusu kanserleri, ses telleri ile ilişkili granülomlar, larinks kanseri, aspirasyona bağlı zatüreler komplikasyonları arasındadır. Sonuç olarak ciddi bazı hastalıkların habercisi olabildiği ve tedavi edilmediğinde önemli sonuçlar doğurabildiği için hastaların doktora başvurarak araştırılması ve tedavileri gerekir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.