Yeşil Alan Kandırmacası!

Yeşil Alan Kandırmacası!
Tebliğ öncesinde acil hastalara bakmaktan imtina eden özel sağlık kurumları, artık Yeşil Alan Uygulaması ile derin bir nefes alacağa benziyor. Çünkü acil sınıfına girdiği için katılım payı alamadığı hastalardan bundan b&o

Sağlıkta dönüşüm programı bütün hızı ile sürerken, sistemin yapı taşları olan kanun maddeleri bir bir uygulamaya sokuluyor. Bu süreçte önemli bir kavşak olan Genel Sağlık Sigortası Kanunu bilindiği üzere 1 Ocak 2012 tarihi itibariyle uygulamaya geçmiş olmakla birlikte hemen akabinde 07/03/2012 tarihli Sağlık Uygulama Tebliği ile bu kanunun nasıl fiiliyata geçirileceği en ince ayrıntısına kadar tarif edilmiş. 

Bu tebliğde dikkatleri en fazla çeken konu; “Yeşil Alan Uygulaması”

Özünde, acil servislerdeki aşırı hasta yığılmalarının önüne geçme amacı olan Yeşil Alan Uygulaması’nın hayata geçirilmesinin o kadar da kolay olmayacağı aşikâr. Öyle ki; beklenen amaçtan farklı olarak, sağlık sunucularının durumu menfaatine çevirecek usulsüz uygulamaların da önünü açacağa benziyor.
Tamamen kar amacı ile kurulan özel sağlık sunucuları için bu durumun kaçınılmaz olduğunu söylemeye bile gerek yok. Tebliğ öncesinde acil hastalara bakmaktan imtina eden özel sağlık kurumları, artık Yeşil Alan Uygulaması ile derin bir nefes alacağa benziyor. Çünkü acil sınıfına girdiği için katılım payı alamadığı hastalardan bundan böyle durumunun aciliyet arz etmediğine kanaat getirdiklerinden %30 ila %90 oranında katılım payı isteyebilecek.

Özel sağlık sunucularında tablonun devamını tahmin etmek zor olmasa gerek.

Asıl beni kaygılandıran ise kamu sağlık sunucuları yani devlet hastaneleri ve üniversite hastaneleri.
Onlar da kendilerince tedbirler almaya başlamışlar bile. Esasında bu Yeşil Alan Uygulaması’nın pirimer amacı olan “kamu sağlık tesislerinin acil servislerindeki yığılmaları engellemek” gayesi, şimdilerde bazı kamu hastaneleri tarafından değişik uygulama şekilleri bulmaktadır. Nasıl mı? Gittiğim bir devlet hastanesi acil servisinde gördüğüm uygulama durumu net olarak açıklamaya yetiyor.

Ankara Sincan semtindeki Dr.Nafiz Körez Devlet Hastanesi acil servisinden bahsediyorum. Yeşil Alan Uygulaması’ndan paylarına düşeni almak için biran önce faaliyete geçen hastane idaresi ilginç bir “hizmet”e başlamış.

İlgili Sağlık Uygulama Tebliği gereğince “Acil servislerde yapılan muayenesi sonucunda hekim değerlendirmesine göre yeşil alan muayenesi kapsamına girdiği belirlenen hastaların ayaktan tedavi kapsamında değerlendirilmesi…” hükmü yanlış anlaşılmış olsa gerek.

Öyle ki acile başvuran hastalar değil doktor muayenesi, biligisayar kaydı bile yapılmadan triaj (hastaların aciliyetinin saptanması işlemi) masasındaki görevliler tarafından “neyin var?” sorusuna müteakip, önündeki kutularda bulunan yeşil, sarı, kırmızı renklerdeki kartlardan biri eline tutuşturulmak suretiyle gruplandırılıyor.

Asıl amacı hastaların aciliyet durumuna göre müdahale önceliğinin belirlenmesi olan triaj uygulaması, bu hastanede yeşil alan kapsamına giren hastaların belirlenmesi amacı ile kullanılıyor.

Asıl trajik olanı bundan sonrası. Tebliğde belirtildiği gibi hekim değerlendirmesi sonrasında yeşil alan muayenesi kapsamına girmesi gereken hastalar; daha hekimle hiç karşılaşmadan, triaj masasındaki görevlinin keyfiyetine istinaden, bilgisayar kaydı esnasında “Yeşil Alan” kapsamına sokuluyor.
Yapılan uygulamada; kanun maddesinin kurumun lehine yanlış yorumlanarak, hastaların mağdur edilmesi söz konusu olabileceği gibi yaşanan mağduriyet sonucunda ortaya çıkacak vicdani yük de triaj masasında oturan personelin omuzlarına bırakılmış oluyor.

Şuna eminim ki, hiç kimse mecbur kalmadıkça hastaneye gitmek istemez. Hele hele de mecbur kalmayan hiçbir kişinin acil servislere gitmek isteyebileceğini düşünemiyorum.


Acil servise gelmiş olan insanlara ister kendilerini acil hissettiği için olsun, isterse polikliniklerden hizmet almanın daha zor olacağı düşüncesi ile işin kolayına kaçmak için olsun, tıbbi etik gereği öncelikle acil hasta gözü ile bakılmalıdır. Aciliyet durumuna göre sıralandıktan sonra; durumlarının acil haller tanımlamasına mı girdiği yoksa yeşil alan kapsamına mı girdiği yargısına uzman kişiler tarafından varılmalıdır.

İsmini zikrettiğim hastane belki de bu uygulamanın yapıldığı onlarca hastaneden sadece bir tanesi. Eminim ki diğer hastanelerde de durum pek farklı değil. Bu tarz yanlış uygulamalardan doğan mağduriyetlerin yaşanmaması için Sağlık Bakanlığı’nın ivedilikle duruma el koyması ve gereken yasal düzenlemeyi yapması gerekmektedir.

Efe Metin / Habervaktim.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.