Fasıklardan gelen haberlere itibar edilmez
Vakit’in Ankara Temsilcisi Serdar Arseven’in satırları ‘pes’ dedirtiyor” denildikten sonra, Arseven’in yazısından işlerine gelen ifadeler ard arda getirilerek, bir bütünmüş gibi sıralandı. Kartel medyası olaylara nasıl baktığını, böylelikle bir kez daha tescilledi. Arseven, sözkonusu yazısında yalancılıkları, pornoculukları mahkeme kararlarıyla belgeli olanların haberlerine itibar edilemeyeceğinin altını çizmişti. Bu yaklaşıma destek veren İlahiyatçılar da, “İslâm Hukuku’na göre yalancıdan, hayatı büyük günahlarla dolu olandan şahit olmaz. Böyle kişilerin şahitliği kabul edilmez” dediler.
YALANCIYA İTİMAT EDİLEMEZ
Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayri Kırbaşoğlu, şunları kaydetti: “Şahitlik için ana unsurlar bellidir. Aklı başında olacak, akli dengesi yerinde olacak, Müslüman olacak ve özellikle büyük günahlardan uzak kalacak. Hayatında yalan olmayacak. Bakın anlatayım; Peygamber Efendimiz Mekke kabilelerinin önde gelenlerini topluyor. Peygamberimiz, ‘Ey Kureyş, size ‘şu dağın arkasında düşman askeri var’ desem bana inanır mısınız?’ diye sordu. ‘İnanırız’ dediler. ‘Çünkü senden yalan sadır olmamıştır.’ Peygamber Efendimiz, ‘Öyleyse bana inanın. Allah bana yakın akrabamı uyarmamı emretti. Siz de benim yakın akrabamsınız. İleride şiddetli bir azap var. Siz, Allah’tan başka ilah yoktur demedikçe ben size dünya ve ahiret mutluluğunu vaat edemem. Böyle derseniz Allah’ın huzurunda sizin için şahitlik yaparım’ demişti. Akrabaları ‘inanırız’ demişlerdi, çünkü şimdiye kadar ne dediyse doğru… Bu bütün Müslümanlar için örnektir. Hz. Peygamber sözünün doğruluğundan dolayı itimat telkin etmiştir. Yalancıya itimat edilemez. Biz teorik olarak güvendiğimiz insan olsa da doğruluğunu araştırırız. Oysa yalancı insanın kurt ile çoban misali söylediğinin bir anlamı olmaz. Kişilik ve pozisyon çok önemli... Hele ki söz söyleyenlerin karşı tarafa bir düşmanlığı ya da garezi varsa, amaçlı olarak bunları söylediğini düşünerek dikkatli davranırız. Malum medya, müftünün keçisi çalınıyor ama o gidiyor, ‘müftü keçi çaldı’ şeklinde haber yapabiliyor. Buna nasıl itimat edebiliriz. Yalan ve asparagas haberleri biliyoruz. Onun için yargıyı bekliyoruz.”
“SAĞA SOLA ÇAMUR ATIYORLAR, ÇÜNKÜ KUDURDULAR”
TİYEMDER Genel Başkanı Selahattin Yazıcı ise şunları kaydetti: “Ülkemiz hayır kurumlarının yardımlaşmada üst seviyelere gelmeleri birilerini ürküttü. Afrika’nın en ücra noktasından Kafkaslara, Balkanlara ve nerede zulüm gören varsa oraya yardım götüren kuruluşlarımızın başarısı şimdiye kadar malum medyaya yansımazken, asılsız suçlamalar ile Deniz Feneri linç edilmek isteniyor. Yargı devam ederken iftira dolu haberler ile kamuoyunu meşgul edip, Müslümanları yardımlaşma ve dayanışmadan uzaklaştırmayı hedefleyen yayın kuruluşları açıkça kudurmuş durumda. Mantıklı açıklamalar yapanları ve kalem sallayanları da hedef haline getirip, sağa sola çamur atmaları da bunun göstergesidir. Ölçümüz, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in ‘Hırsızlık yapan kızım Fatıma da olsa, elini keserim’ şeklindeki ilkesidir. Bu bizim iman anlayışımızdır. Kimse merak etmesin biz üstümüze düşeni her zaman yaparız.”
HAYIRLARI ENGELLEMEYİN
Eski Din İşleri Yüksek Kurulu Uzmanı Abdullah Özbey de, “Hayır kurumları dayanışma, yardımlaşma ile bu ülkeye ve İslâm’a hizmet ederlerken, haksız ve iftiraya dayalı haberler ile bunları karalamak en fazla dinimize zarar vermektedir. Yargı kararlarını beklemek gerekir. Allah’ın emri ve Peygamber Efendimiz'in tavsiyeleri doğrultusunda hareketle iyiliğe, doğruluğa hizmet eden kurumların içine yanlış insanlar da sızmış olabilir. Bu insanlar mahkeme kararı ile suçlu bulunursa midede temizlik yapmak kaçınılmazdır. O zaman asılsız haberler ile bir adım atanlar merak etmesinler biz on adım atarız. Aramızda varsa hırsız, arsız cezasını kesmeyi biliriz. Kur’an ayetlerinde yer alan yardımlaşmayı bu kutsal ayda engellemek amacıyla atılan tüm adımları kınıyorum. Hayırları engellemeyin. Teşvik edin.”
UĞUR BAYER / ANKARA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.