Türk Tıbbında Bir İlk!

Türk Tıbbında Bir İlk!
Kök hücre nakli gereken ABD'li hasta, "ilk" kez Türkiye'den gelecek kök hücre ile yaşama şansı elde edecek.

Donör, "Kardeşim için de donör oldum ama doku tutmadı. Kardeşime sağlığını veremedim. Bana, yurt dışından bir hasta için doku uyumu sağlandığını ilettiler ve istediğim takdirde donör olabileceğimi belirttiler. Kardeşime veremediğim sağlığı, bir başkasına verebilme umudu bana çok iyi geldi" dedi.

Ankara Üniversitesi (AÜ) Tıp Fakültesi İbn-i Sina Hastanesi Hematoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve üniversitenin Akraba Dışı Kordon Kanı Bankası Sorumlusu Prof. Dr. Meral Beksaç, kök hücre naklinin kanı yapan hücrelerin aktarılmasıyla gerçekleştirilen bir tedavi yöntemi olduğunu söyledi.

Kök hücre naklinin, lösemi, lenfoma gibi kan kanserinin çeşitli türleri, kemik iliğinin çalışmadığı durumlarda gerekli olduğunu ifade eden Beksaç, özellikle çocuklarda sık görülen bağışıklık sistemi eksiklikleri, enzim ya da metabolik hastalıklarda da nakil yapılması gerektiğini belirtti.

Çok sayıda kişinin, kök hücre nakli ile yaşama şansı yakalayabilecekken, doku tiplemesinin sağlanabildiği kök hücre taramaları yapılırken hayatını kaybettiğinin altını çizen Beksaç, donör olarak bir hayat kurtarılabileceğinin göz önünde tutularak herkesin ilgili birimlere başvuruda bulunması gerektiğini ve taramaların yapılabilmesi için mevcut sıkıntıların ortadan kaldırılması gerektiğini bildirdi.

"YAKLAŞIK 3-4 YIL KADAR ÖNCE AVUSTURALYA'YA GÖNDERİLMİŞTİ"

Beksaç, kök hücrenin yurt içinden temin edilmesi ile yurt dışından elde edilmesi arasında hem süre hem de maddi açıdan oldukça büyük farklar olduğuna işaret ederek, ilk defa ABD'ye Türkiye'den kök hücre gönderileceğini söyledi.

Yaklaşık 3-4 yıl kadar önce Avusturalya'ya Türkiye'den bir donörden elde edilen kök hücrenin gönderildiğini ifade eden Beksaç, "Şimdi de ABD'de çok meşhur bir kök hücre merkezi ve kanser tedavi merkezine gönderilecek. Donörümüzle uygun olduğu tespit edilen kemik iliği yetmezliği bulunan 40 yaşındaki erkek hastaya verilecek. Dokular çok uyumlu çıktığı için, başarılı bir nakil olmasını bekliyoruz. Bu şekilde, Türkiye'den ilk defa ABD'ye kök hücre gönderilmiş olacak" diye konuştu.

Bu aktarımın yapılabilmesi için, alıcı ile vericinin dokularının mükemmel derecede uyumlu olması gerektiğini vurgulayan Beksaç, bu uyumun en çok kardeşler arasında yapılan nakillerle gerçekleştiğini, ancak bunun her zaman geçerli olmadığını bildirdi. Beksaç, "Bazen, tüm kardeşler içinde de uyumlu doku bulunamıyor. O zaman, gönüllü donörlere başvurmak gerekiyor" dedi.

"KÖK HÜCRE, YAKLAŞIK 4-5 SAATTE TOPLANIYOR"

Ankara Üniversitesi İbn-i Sina Hastanesi Terapötik Aferez Merkezi'nin teknik sorumlusu Uzman Biyolog Erol Ayyıldız da aferez işlemiyle, hasta ya da donörden kandan istenen bölümün alınıp, diğer kısımlarının hasta ya da donöre geri verilmesi işlemi olduğunu söyledi.

Kök hücre aferez işlemi ile doku bankası tarafından doku tipi uygun olan hasta için donörden kök hücre toplandığını anlatan Ayyıldız, donöre 4-5 gün kemik iliğinin uyarıldığını belirtti. Daha sonra donörün, aferez cihazına bağlanarak gün içinde yaklaşık 4-5 saatte kök hücrenin toplandığını ve hazırlanarak hastaya verilebilir hale getirildiğini dile getirdi. Ayyıldız, "Donörün bir kolundan kanı alış, bir kolundan ise dönüş yapmak şeklinde aferez işlemi yapılıyor. Donöre, kanın pıhtılaşmasını engelleyen sıvı veriliyor ve bulantı, kusma, uyuşma gibi komplikasyonları önlemek için uygulama yapıyoruz. Kök hücre toplandıktan sonra donör aynı gün içinde evine gidebiliyor" dedi.
Ayyıldız, işlemin uygulamanın donör için bir sıkıntı yaratacak durum olmadığının altını çizdi.

"KARDEŞİME SAĞLIĞINI VEREMEDİM"

Donör S.D, 2006 yılında erkek kardeşinin henüz 20 yaşındayken lösemiye yakalandığını ve 2 ay içinde hayatını kaybettiğini belirterek, o dönemde doku nakli yapılabilir umuduyla donör olduğunu söyledi.

Kardeşine, kendi kök hücresini veremediğini, dokuların tutmadığını ifade eden 43 yaşındaki S.D, yıllar sonra bir başkası için doku tiplemesinin tuttuğu için hastaneden arandığını anlattı. S.D, sürece ilişkin şunları kaydetti:

"Bana, yurt dışından bir hasta için doku uyumu sağlandığını ilettiler ve istediğim takdirde donör olabileceğimi belirttiler. Kardeşime veremediğim sağlığı, bir başkasına verebilme umudu bana çok iyi geldi. Aynı anne babadan olmanıza rağmen, dokularınız kendi kardeşinizle tutmayabiliyor, yabancı birisi için uyum sağlanabiliyor. Umarım, bu kişiye bir faydam olur, sağlığına kavuşur."

S. D, bir insana şifa olabilmenin mutluluğun, yerinin alabilecek bir şey olmadığını sözlerine ekledi. 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.