Sanayide Çalışanları Bu Habere Dikkat!

Türkiye genelinde yapılmış kapsamlı bilimsel bir araştırma olmasa da Sağlık Bakanlığı'nın desteklediği bir çalışma gösteriyor ki; ülkemizde prostat kanseri, endüstrinin geliştiği İstanbul, Ankara gibi bölgelerde daha sık görülüyor. Böcek ilacına maruz kalanlar, petrol ve kimya sanayi, yüksek manyetik alan ve elektrik sanayi çalışanlarında prostat kanserinin daha sık görüldüğü bildiriliyor. Mesane kanseri de mesleklerle yakından ilişkili. Özellikle kauçuk, boya, deri, kaplama ve alüminyum sanayi çalışanları ve kimya sanayi çalışanlarında risk artıyor. Bu etkenlere sigaranın eklenmesi ise her iki kanser türünde de riski yükselten önemli bir faktör.

‘1 DAKİKADA HASTALIK ERKEN EVREDE YAKALANAYABİLİYOR'

Prostat ve mesane kanserlerinin erken evrede yakalandığı takdirde başarıyla tedavi edilebildiğini söyleyen Prostat Kanseri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Faruk Yencilek, “Prostat kanseri 1 dakikalık rektal muayene ve kanda yapılan PSA ölçümü ile teşhis edilebiliyor' diyor.

Mesane kanseri hastalarının doktora başvurmada ilk şikâyeti, %85 oranında idrarda ağrısız kanama olarak öne çıkıyor. İdrarda yanma, sık idrara çıkma isteği görülüyor. Prostat kanserinde, günümüzde kanser taraması daha sık yapıldığından hiçbir belirti yokken hastalığı yakalamak mümkün olabiliyor. Hastalıkta, kesin bir belirti olmamakla birlikte zorlu idrar yapma, kesik kesik idrar yapma ve sık tuvalete çıkma gibi sıkıntılara yol açabiliyor.

‘EN İYİ RİSK AZALTICI YAKLAŞIM SİGARAYA HİÇ BAŞLAMAMAK'

Doç. Yencilek; mesane kanserinde en önemli riskin sigara olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Ağır içici olarak adlandırılan ve günde 1 paketten fazla sigara içenlerde risk 5 kat daha yüksektir. Sigara bırakıldığında mesane kanseri gelişme riski ilk 4 yılda %30, sonraki 25 yılda %60 oranında azalır. Ancak hiçbir zaman sigara içmeyenler seviyesine inmez. Dolayısıyla sigaraya hiç başlamamak en iyi risk azaltıcı yaklaşımdır. Ayrıca kimyasal sanayi çalışanları, kemoterapi kullananlar, radyoterapi görmüş olanlar, uzun süreli taşı olanlar ve uzun süreli sondalı kalanlar da risk grubu içindedir.”

‘HAYVANSAL YAĞ VE KIRMIZI ET TÜKETİMİNE DİKKAT'

Fazla hayvansal yağ ve kırmızı et tüketilmesinin prostat kanserinden korunmada etkili olduğunu belirten Yencilek'in diğer önerileri ise şöyle: “Meyve, sebze tüketimi artırılmalı. Fazla kalorili fast food beslenmeyi terk etmeliyiz. Obezite ile mücadele edilmeli, spor yapılmalı ve ideal kiloda olunmalı. Mesane kanserinden korunmak içinse sigara kullanmamalı ve pasif içici olmamalıyız. Kimya sanayi çalışanıysak veya kimyasallarla ilgili işimiz varsa mutlak olarak kimyasallarla direkt temastan kaçınmalıyız ve mesleki koruyucu tedbirlere uymalıyız.”