Tanrıkulu Son Yorumuyla Hayret Ettirdi

Tanrıkulu Son Yorumuyla Hayret Ettirdi
Mehmet Selim Kiraz'ın şehit edildiği terör olayında arabuluculuk yapmayı reddeden Sezgin Tanrıkulu, Hadi Salihoğlu'na tepki gösterdi

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, İstanbul Adliyesi'nde CumhuriyetSavcısı Mehmet Selim Kiraz'ın şehit edildiği terör eyleminde kendisiyle ilgili iddialar hakkında, "Başsavcı kendi savcısını koruyamamıştır. Önce bunun hesabını vermelidir ve bizi hedef göstermiştir"dedi.

Tanrıkulu, Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ve Manisa Milletvekili Özgür Özel ile birlikte Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Çağdaş Gazeteciler Derneği'nin hazırladığı Medya Raporu'na göre son 3 ayda, 13 gazetecinin yaptıkları haberler yüzünden ifade verdiğini, 9 gazeteci hakkında gözaltı, tutuklama ya da hapis cezası verildiğini söyledi.

Türkiye'de 2015 başından bu yana 62 bin 273 kez internet sitesine erişim engeli kararı verildiğini anlatan Tanrıkulu, son 3 ayda 9 gazetecinin görevi başında saldırıya uğradığını, 33 gazetecinin işini kaybettiğini belirtti.

Türkiye'de özgür haber yapmanın mümkün olmadığını savunan Tanrıkulu, "Türkiye'de darbe dönemleri de dahil hiçbir dönemde medya bu kadar baskı altında olmadı" diye konuştu.

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Tanrıkulu, İstanbul Adliyesi'nde Cumhuriyet savcısı Selim Kiraz'ın şehit edildiği terör olayıyla ilgili "polisin Kiraz'ın odasının kapısında fünye patlatmasından sonra içeriden silah sesi geldiği yönünde rapor hazırlandığı" iddiasına ilişkin görüşünün sorulması üzerine, yayın yasağının olayın üzerindeki şaibeyi örtmeye yaradığını savunarak, otopsi raporu ve diğer ayrıntıların açıklanması gerektiğini söyledi.

Tanrıkulu, teröristlerin kendisiyle görüşmek istediği ve gitmediğine ilişkin haberlerin hatırlatılması üzerine şöyle konuştu:

"Bununla ilgili cevabı sosyal medyadan anında verdim, daha sonra açıklama yaptım. Başsavcı şahsımı hedef gösterdi ve olayı çarpıttı. Kendisinden hukuk içinde hesap soracağım. Ben o gün bir cenaze törenindeydim. Aranmışım, çıkınca basın mensupları sordular. Ben de bilmediğimi ifade ettim. Daha sonra 212 numaralı bir telefondan arandım. Savcı yardımcısı olduğunu söyledi. Ben de olayın mahiyetini bilmediğimi, araştırıp ona göre davranacağımı ifade ettim, ondan sonra da aranmadım. Yanımda bulunan Şişli İlçe Başkanı şahsın ismini ve telefon numarasını kartına yazdı. Savcı Orhan yazıyor. Bu olayın nasıl karanlık bir olay olduğu açık. Güvenlik ve istihbarat zafiyeti var. Başsavcı kendi savcısını koruyamamıştır. Önce bunun hesabını vermelidir ve bizi hedef göstermiştir. Devlet tuzağı çözememiş ve bu tuzağa başkalarını çekmek istemiştir. O tuzağa ve provokasyona teslim olmadık.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum