Özel Hastaneler Paraya Doymuyor!
Hasta Hakları Aktivistleri Derneği Genel Başkanı Orhan Demir, özel hastanelerin vatandaşın hastalığı üzerinden haksız şekilde nasıl servet kazandığını gazetemize anlattı.
90’DI 200’E ÇIKARILDI
"Bir hasta, ayakta tedavi hizmeti için kamu hastanesi değil de sosyal güvenlik kurumu ile anlaşmalı özel hastaneye giderse devletin özel hastaneye ödediği paranın iki katına kadar da özel hastanenin hastadan ücret alma hakkı var. Buna ek ücret deniliyor" diyen Demir, "Bu ek ücret yüzde 90'dan geçen yıl yüzde 200'e çıkarıldı. Ancak özel hastaneler uyguladığı farklı yöntemlerle hastalardan haksız şekilde yüksek miktarda para alıyor. Yasal olarak alması gereken yüzde 200'ü aşarak yüzde 300-400'e kadar çıkabiliyor. Örnek vermek gerekirse; kardiyoloji muayenesi için SGK, özel hastaneye 34 lira ödüyor. Özel hastane de vatandaştan, 34 liranın yüzde 200'ünü yani 68 lira alma hakkı var. Ancak hastadan alınan ücret bunun çok üzerinde oluyor" dedi.
HASTANELERİN VURGUN YÖNTEMLERİ
Özel hastanelerin hastalardan çok daha fazla ücret almak için başvurduğu yöntemleri de sıralayan Demir, "Hizmet sunan sağlık personeli farkı diye uzman doktor, doçent, profesör ayrımı yaparak ilave ücret talep ediyorlar. Cerrahi operasyonların tıbbı gereklilik olmamasına rağmen yapıldığı ile ilgili birçok rapor var. Birçok ameliyatların aslında tıbbı gereklilikten değil sırf vatandaşlardan daha fazla para almak amacıyla yapıldığına yönelik tıpçıların ortaya koyduğu raporlar bulunuyor. Asıl vurgun ise tahlil ve tetkiklerden yapılıyor. Bunlar da ücretlendirilmemesi gerekirken ekstradan ücretlendiriliyor. Ücretsiz olması gereken tahliller için abartılı rakamlar istiyorlar" şeklinde konuştu.
CAN ÜZERİNDEN SERVET KAZANIYORLAR
Başkan Demir açıklamalarını şu şekilde sürdürdü: "Dolayısıyla özel hastaneler, vatandaştan haksız şekilde daha fazla para kazanmak için onların umutları, bilgisizliği, çaresizliği hatta onların kanı ve canı üzerinden servet elde ediyor. Bu özel hastanelerin sahipleri resmen tüccarlık yapıyor. Ne yazık ki denetimler de yetersiz, denetimlerin cezai yaptırımları da yetersiz. Ancak vatandaşlarda hak arama bilinci olmaması, kandırılmalarında ana etkenlerin başında geliyor."
Vahdet Gazetesi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.