Suriye'de Pers işkencesi
Esed ve müttefikleri tarafından yüzde 95 oranında ele geçirilen Halep'te tahliyeler 5. kez durdu. Ramuse bölgesinde kurulan ve İran destekli terör gruplarının kontrolündeki aktarma noktasına gelen siviller, soğukta 24 saat boyunca bekletildi. 700 özel araç ve 20 otobüsten oluşan konvoy, işkence gibi bekleyişin ardından İdlib yönüne geçebildi. Buna karşılık, muhaliflerin kuşatmasında bulunan İdlib'in Fua ve Keferya beldelerinden Şiileri taşıyan 4 otobüslük bir konvoy da rejim kontrolündeki bölgeye gitmek üzere yola çıktı. Rejim yanlısı yabancı teröristlerin kontrolündeki iki beldeden çıkanlar, Halep'in Esed hakimiyetindeki bölgesine naklediliyor. İki ayrı bölgede tahliye işlemleri eşzamanlı olarak devam etti.
Halep'ten İdlib'e gelen otobüsler teslim noktasında bekleyen yardım kuruluşları tarafından karşılanıyor. Günlerdir ekmek ve sudan mahrum, sokaklarda bekleyen Halepli sivillere yemek dağıtan kuruluşlar yaralı sivillere de bölgede bekleyen sağlık ekipleri ile ilk müdaheleyi gerçekleştiriyor.
13 KİŞİ SOĞUK VE AÇLIKTAN ÖLDÜ
Soğuk, açlık ve hastalıklar sebebiyle son 5 günde en az 13 sivil hayatını kaybetti. Alana gelen her otobüs, Halep'te yaşanan drama dair onlarca iz taşıyor. Tahliye edilen erkek ve kadınlara ait para, telefon ve ziynet eşyalarına Ramuse'de el konuluyor. Halep'te barınaktan yoksun siviller 6 kilometrelik geçiş koridorunu aşmak için saatlerce otobüste bekletildikten sonra muhalif bölgeye naklediliyor. Yaralı, hasta ve donmak üzere olan çocuklar, alanda bekleyen ambulanslarla İdlib'e sevk ediliyor.
SON GRUPLAR DA ÇIKACAK
Doğu Halep'ten siviller ve muhalifleri tahliye eden ilk konvoy 15 Aralık'ta yola çıkmış, son konvoyun hareketine kadar çıkarılan Haleplilerin sayısı 40 bine yaklaşmıştı. Bölgeden ayrılan sivil ve muhalif savaşçılar, Türkiye sınırında muhaliflerin kontrolündeki İdlib'e nakledilmişti. Halihazırda doğu Halep'te kalan son grupların çıkartılması için hazırlıklar tamamlanıyor. Türkiye, Rusya ve İran arasındaki mutabakata göre, doğu Halep'teki süreç tamamlandığında, Şam'da rejim güçlerinin kuşatmasındaki Madaya beldesi ve Zebadani ilçesinden de tahliyeler başlayacak. İki bölgeden 1500 kişinin İdlib'e nakledilmesi öngörülüyor.
Ümmet utansın
Muhalif bölgeye ulaşabilen Halepli Berekat ailesi yaşadıkları dramı Yeni Şafak'a anlattı. “3 çocuğum halen kuşatma bölgesinde” diyen Nadiya Berekat, Firdevs ve Kellase'de tecavüz ve toplu katliamlara şahit olduğunu belirterek, son 20 günde yaşananları 'dünyada eşine az rastlanır bir vahşet' diye tanımladı. “Maruz kaldığımız insanlık dışı muameleler bizim utancımız değil, İslam ümmeti ve insanlığın utancıdır” diyen Nadiya Bereket yaşadıklarını söyle anlattı:
Halep’ten sağ çıkmayı başaran Mervan Berekat, yaşadıklarını Yeni Şafak muhabiri Yılmaz Bilgen’e anlattı.
DİRİ DİRİ YAKTILAR
“Evimiz Mesakin Henanu bölgesindeydi. İşgal edildi ve biz mücahidlerle birlikte çekildik. En son birkaç mahallede sıkıştık ve bu esnada bulunduğumuz yerleri yüzlerce bomba ile vurmaya devam ettiler. Maalesef bazı tecavüz ve kaçırma olaylarına şahitlik ettik. Henüz yaşları 2-3 olan çocuklar sokaklarda vuruldu. Benim tanıdığım henüz 10 aylık evli bir genç kadını kaçırdılar. Kellase'de sivillerin sığındığı bir evi yaktılar. Oraya 6-7 aile sığınmıştı. Bilerek kasten hepsini yakarak öldürdüler. Muhalif bölgelere çekilen sivillere 'Esed bölgesine çekilin, orada hepiniz öldürüleceksiniz ve dünyanın umurunda değilsiniz' şeklinde duyurular yaptılar. O tarafa geçenler de oldu. Çaresizlik, açlık ve çocuklarını bombalardan korumak için bazı aileler Esed bölgesine geçti. Onlara hain muamelesi yapıyorlar. Akıbetleri konusunda hiçbir bilgi alamıyoruz.”
KAZANDIĞI ZAFER YOK
Nadiye Berekat'ın eşi Mervan Berekat ise “Halep İslam toprağı ve bizi yurdumuzdan, evimizden sürgüne gönderenler harici işgal güçleri. Çocukları öldürerek, kadın, yaşlı ve bebekleri açlığa mahkum ederek zafer kazanılmaz. Esed'in kazandığı herhangi bir zafer yok” ifadelerini kullandı. Eşi, 3 gelini ve 7 torunu ile birlikte muhalif bölgeye ulaşmayı başarabilen Mervan Berekat, “Her şeye rağmen evimizi terketmek istemedik, Halep İslam toprağı ve hep öyle kalacak. Biz viraneye dönse de yeniden yurdumuza dönme umuduyla yaşayacağız” şeklinde konuştu.
Yeni Şafak
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.