Referandum kavgası Diyarbakır’a sıçrayacaktı!
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Külliye’de ağırladığı Türkmen heyetinden Irak Türkmen Cephesi Başkan Yardımcısı ve Kerkük Milletvekili Hasan Turan, görevinden ayrılan Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı (IKYB) Mesud Barzani’nin Kerkük petrolünü gizli gizli İsrail’e sattığını söyledi.
EN FAZLA İSRAİL'E SATIYORDU
Turan, Kerkük’ün Peşmergeden alınmasından sonra İsrail basınında ‘Kerkük petrolünden mahrum kaldık. Bu kadar petrolü ucuz fiyata alıp tekrar ihraç ediyorduk’ haberlerinin yayınlandığını belirterek şunları kaydetti: “En fazla İsrail alıyordu. Sonra İtalyan şirketleri vardı. Geliri de Kuzey Irak hükümetine gidiyordu. Şimdi, günlük 595 bin varil ihraçtan, Kerkük kuyuları Irak hükümetinin kontrolü altına girdikten sonra bir düşüş yaşandı. Şimdilik 225 bin varil ihraç edilebiliyor. Aradaki fark, Kerkük’ten sevk edilen petrol idi. Artık o şansları yok.”
Turan, Kerkük petrolünün Türkiye’ye boru hattıyla tekrar taşınmasına imkan tanıyacak hat onarımının yapılması aşamasına gelindiğini belirtirken, şöyle dedi: Petrol şu anda ihraç edilemiyor, Kerkük boru hattının bir bölümü DEAŞ kontrolündeydi. Tahribata uğramıştı. Umuyoruz ki 3 ile 6 ay arasında o hat tekrar yapılır ve ihracata başlanabilir. Hattın 5-6 kilometresi Kuzey Irak yönetiminin kontrolündeki bölgeden geçiyor. DEAŞ’ın tahrip ettiği bölüm de yapılıyor. Kuzey Irak bölümünde olan parçasını Ovaköy’den geçirteceğiz. O hat artık direkt Kerkük’ten gelecek. Kuzey Irak’a girmeden Türkiye sınırlarına girecek Ceyhan’a kadar uzanacak.
Referandum kavgası Diyarbakır’a sıçrayacaktı
Cumhurbaşkanı Erdoğan’la görüşen Türkmen heyetinde yer alan Kerkük Milletvekili Muhammed Mehdi Bayati, “Referandum kavgası Zaho’da, Erbil’de, Süleymaniye’de bitmeyecekti. Diyarbakır’a sıçrayacaktı” dedi.
Bayati, Irak Anayasası’nın 140. Maddesi’nin Türkmenler, Araplar, Yezidiler, Şebeklerin haklarını geri plana ittiğini belirterek, “Bu madde kaldırılmadığı sürece Irak parçalanabilir. 140. Madde, Kürtlere devlet kurma hakkı verirken, Türkmen’e, Arap’a bir şey vermiyor” diye konuştu. Kerkük’te kamu kurumlarında yüzde 80 olan Kürt ağırlığının değiştirilmesi gerektiğini vurgulayan Bayati, şunları söyledi:
“Bu oranın yüzde 32 olarak üç eşit şekilde bölünmesi gerekiyor... Şiiler, Sünnilerden kız alır, kız verirdi. Irak’ı parçalamak için izlendi böyle bir yöntem. Bu Alevidir, bu Sünni’dir, bu Türk’tür, Kürt’tür diye. Milleti parçalamak için ortaya atılıyor böyle bir mesaj...
Referandum kavgası Zaho’da, Erbil’de, Süleymaniye’de bitmeyecekti. Diyarbakır’a sıçrayacaktı. Biz Kerkük’te iki düşman gördük. Birisi bizi gelip kessin, öldürsün, yok etsin. O da DEAŞ’tır. Kürtler de düşman değildi, ama ‘ben varım, sizi yok sayıyorum’ diyerek bizi yok etmek istedi. Burada hedef sadece Kerkük değildir. Irak, Türk, İran milleti burada hedeftir. Mesele, Kerkük-Türkmen meselesi değil.
Ben biliyorum ki Amerika Irak’a geldiğinde bana yardım için gelmiyor. Ben, Amerika’nın, DEAŞ’ın Irak’ta kalmasını istemediğine inanamam. DEAŞ Amerika’nın bir piyonu. İster, Suriye, ister İran, ister Türkiye’ye kullanabilir. Bu problemin yüzde 25’i Türkmenlerin, kalanı Türkiye’nin, İran’ın, Arapların.”
Star
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.