Hollanda'da işçi partisi de aşırı sağa kaydı
Hollanda'da yabancı kökenliler giderek PvdA'dan uzaklaşıyor
Hollanda'da İşçi Partisinden uzaklaşan yabancı kökenli Hollanda vatandaşı seçmenin yanı sıra partiye üye yabancı kökenli vatandaşlar da uzaklaşmaya başladı.
Amsterdam Belediye Encümeni Manisa "PvdA'nın parti kültürü ve siyaseti değişti. Seçmenler artık PvdA'nın hangi çizgide olduğunu anlayamıyor. PvdA'nın eylemlerine bakıldığı zaman göçmenlere karşı bir uzaklaşma var" dedi.
Schiedam Belediye Encümeni Erdem "PvdA partisi son yıllarda kendi öz benliğinden uzaklaşarak yavaş yavaş prensipleri ve geleneklerinden vazgeçti" ifadelerini kulladı.
Partinin çizgisinden uzaklaşması ülkedeki aşırı sağcı rüzgarlara işaret ediyor
Hollanda'daki İşçi Partisinin (PvdA), göçmen karşıtı söylem ve eylemleri ile aşırı sağ politikalara yönelmesi hem yabancı kökenli seçmeni hem de yabancı kökenli parti üyelerini kendinden uzaklaştırdı.
PvdA'dan uzaklaşmalara neden olarak bir önceki hükümette bulunmasına rağmen ırkçılığa ve İslam karşıtlığına karşı alternatif söylem geliştirememesi ve çizgisinden uzaklaşması sebebiyle göçmen kökenlilerin desteğini kaybetmesi gösteriliyor.
"Ülkeyi saran aşırı sağ söylem ve eylemler PvdA'yı da etkiledi"
En son PvdA'dan ayrılarak bağımsız devam etme kararı alan Amsterdam Belediye Encümeni Türk asıllı Münire Manisa partisinden ayrılmasına neden olan değişim sürecini AA muhabirine anlattı.
Partinin artık eski çizgisinde olmadığını söyleyen Manisa, "PvdA'nın parti kültürü ve siyaseti değişti. Seçmenler artık PvdA'nın hangi çizgide olduğunu anlayamıyor. Partinin tekrar eski günlerine dönmesi için çaba sarf ettim ama bu sinyali görmeyince ayrılma kararı aldım." dedi.
Herkesin sesi olmak için her kesimden insanın partide bulundurulması gerektiğini kaydeden Manisa, "PvdA'nın eylemlerine bakıldığı zaman göçmenlere karşı bir uzaklaşma var. Bunu aday listelerinde de görebiliyorsunuz. PvdA artık ne kadar eskisi gibi yabancılarla ilgileniyor bilemiyorum." ifadesini kullandı.
Daha önce PvdA'dan ayrılan Schiedam Belediye Encümeni Mahmut Erdem de partideki eksen kaymasına ilişkin şunları kaydetti:
"PvdA'nın son genel seçimlerden sonra aşırı sağ söylemleri ve eylemlerinden dolayı uzun süre düşündükten sonra partiden ayrılma kararı aldım. PvdA partisi son yıllarda kendi öz benliğinden uzaklaşarak yavaş yavaş prensipleri ve geleneklerinden vazgeçti. PvdA'nın bu büyük değişimini seçmenlerime anlatmakta zorlandım. Ülkeyi saran aşırı sağ söylem ve eylemler bazı partileri olduğu gibi maalesef PvdA'yı da etkiledi.
Eski göçmen dostu yeni aşırı sağcı
Somali Toplumu Sosyal Hizmet Uzmanı Said Handulle, göçmenlerin PvdA'nın uyguladığı siyasette kendilerini artık göremediklerini işarete ederek "PvdA eskiden eşitlik için mücadele eder ve göçmenlere dayanışma sağlardı. Ülkede aşırı sağın yükselmesi ve diğer partilerin de siyasetini bu yüzden değiştirmesi PvdA partisini de bu özelliklerinden uzaklaştırarak aşırı sağ siyaseti uygulamaya yöneltti." şeklinde konuştu.
Türk asıllı İrfan Uslu da, PvdA'nın eskiden diğer partilere göre göçmenler ile ilgilenen en yakın parti olduğunu dile getirerek "Son zamanlarda Türklere karşı uygulamaya başladıkları siyaset bize ters gelmeye başladı. Özellikle sözde 'Ermeni soykırımını' tanınmasını desteklemesi ve parlamento ya da belediye meclisinde olsun partide bulunan Türk kökenli milletvekillerini bunun için zorlaması benim için son damla oldu." ifadesini kullandı.
Parti son seçimlerde 29 koltuk kaybetti
Son hükümette başbakan yardımcılığı ve dışişleri bakanlığı gibi önemli görevler üstlenen PvdA, hükümet ortaklığından mecliste yedinci parti konumuna düştü.
Parti, 2012'deki seçimlerinde 38 sandalye kazanmış mart ayındaki son seçimlerde ise 29 koltuk kaybederek sadece 9 milletvekili çıkarabilmişti.
PvdA'nın entegrasyon politikasına güvenoyu vermedikleri için ihraç edilen Türk kökenli milletvekilleri Tunahan Kuzu ve Selçuk Öztürk, DENK Partisini kurmuş ve son seçimlerde 3 sandalye elde etmişti.
PvdA üyeleri arasında, Türk bakanlara karşı tavrıyla tepki çeken Rotterdam Belediye Başkanı Ahmed Aboutaleb, Türkiye'nin AB üyelik müzakerelerinin dondurulması tartışmalarını başlatan Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye Raportörü Kati Piri ve AB Komisyonunun Birinci Başkan Yardımcısı Frans Timmermans da bulunuyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.