Yıldırım'dan taşeronda "sendika" açıklaması

Taşerona kadro konusunda yaklaşık 1 milyon işçinin bekleyişi sona erdi ve yayınlanan 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile, taşeron işçilere kadro verildi. Konuyla ilgili dün Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'ndan yapılan duyuruda, taşeron işçilerin kadro başvurusu için tarih belli oldu. Öte yandan Başbakan Yıldırım, Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'a yapacağı ziyaret öncesinde bir gazetecinin taşeron sorusu üzerine açıklamada bulundu. 

BAŞBAKAN YILDIRIM'DAN TAŞERON AÇIKLAMASI

Başbakan Binali Yıldırım, Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'a bulunacağı resmi ziyaret öncesi Esenboğa Havalimanı'nda basın toplantısı düzenledi.

Bir gazetecinin "Bazı sendika yöneticilerinin 'sendikamıza üye olmazsanız kadro alamazsınız' yönünde ithamlarda bulunduğu iddia ediliyor. Sizin bu iddialara ilişkin yanıtınız olur mu?" sorusu üzerine Başbakan Binali Yıldırım yanıt verdi.

Başbakan Yıldırım, "Bildiğiniz gibi taşeron meselesi son birkaç yıldır ülkemizin gündeminde. Bu sorunları çözeceğimizi ifade etmiştik ve nihayet bu konuda yasal düzenleme yapıldı ve 1 milyon civarındaki kamuda alt işveren bünyesinde çalışan kardeşlerimiz, devlette daimi kadroya geçmiş oldu. Bu arkadaşlarımızın, çalışanlarımızın hangi sendikaya üye olacağı tamamen kendi iradeleri ile karar vereceği bir iştir. Hiçbir şekilde bir zorlama, bir yönlendirme söz konusu olmaz ve bu konuda bir özel gayret içerisinde olanlara da hiçbir müsamaha göstermeyiz." ifadelerini kullandı.

ÇALIŞMA BAKANLIĞI TAŞERON BAŞVURU TARİHİNİ DUYURDU

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından, alt işveren işçilerin kıdem tazminatına esas olan toplam hizmet süresi ile izin sürelerinin hesabında, geçmiş kıdemlerin İş Kanunu çerçevesinde dikkate alınacağı bildirildi.

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, kanun hükmünde kararname ile alt işveren işçilerin kamuda istihdamı için yapılan düzenlemenin 2 Ocak 2018'de yürürlüğe gireceği anımsatılarak, şu ifadelere yer verildi:

"Başvuru ve kadroya geçiş sürecine ilişkin uygulamayı anlatan usul ve esaslar bu hafta içinde yayımlanacak ve geçiş süreci 2 Ocak 2018'den itibaren 90 gün içinde sonuçlandırılacaktır. 2 Ocak 2018 tarihinden itibaren işçilerimizin geçiş yapacakları idarelerce başvuruların alınmasına başlanacaktır. Alt işveren işçilerimiz 2 Ocak 2018 tarihinden itibaren 10 gün içinde, çalıştıkları alt işveren şirketlere değil, istihdam edilecekleri kurumlara başvuracaklardır. Başvuruda bulunan alt işveren işçilerimizin bilgileri, başvurdukları idarelerce elektronik ortama aktarılacaktır. İşçilerimizin 4 Aralık 2017 tarihinde düzenleme kapsamında bir ihalede çalışıp çalışmadığı ilgili kurumlar nezdinde kontrol edilerek çalıştıkları idarelerce sınav süreci başlatılacaktır. Bu işlemlerin ardından işçilerimiz çalıştıkları kurumda istihdam edileceklerdir."

"İşçilerimiz, çalıştıkları idare ile sulh sözleşmesi yapacak"

Alt işveren işçilerin çalıştıkları alt işveren şirketlerine herhangi bir evrak ya da feragat belgesi vermesi gerekmediği vurgulanan açıklamada, şu bilgiler aktarıldı:

"90 günlük sürecin sonunda, işçilerimizin kadroya geçişi sırasında, kendilerinden kadroya geçişe ilişkin açtıkları dava veya icra takibi varsa bu dava veya takiplerden feragat ettiklerine ilişkin bir belge ve sulh sözleşmesi, çalıştıkları idarelerce talep edilecektir. İşçilerimiz, kamuda istihdam edildikleri için kadroya geçişleri nedeniyle çalıştıkları idare ile sulh sözleşmesi yapacaklardır. Bu sözleşme, işçilerimiz açısından herhangi bir hak kaybına sebep olmayacaktır. Sulh sözleşmeleri idare ile yapılacak olup bu durum alt işveren şirketlerine karşı işçinin haklarından vazgeçmesi anlamına gelmemektedir. Alt işveren şirketleri sulhe taraf olmayıp, bundan yararlanamazlar. Alt işveren işçilerimizin kıdem tazminatına esas olan toplam hizmet süresi ile izin sürelerinin hesabında geçmiş kıdemler İş Kanunu çerçevesinde dikkate alınacaktır. İşçilerimizin bu hakları da korunmaktadır. Bu prosedür, çalışanların kamuda kadroya geçişlerinde geçmişte de işletilmiş genel bir uygulama olup, yeni bir düzenleme değildir."

HAK-İŞ GENEL BAŞKANI MAHMUT ARSLAN'DAN TAŞERON AÇIKLAMASI

ak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, taşeron işçilere kadro düzenlemesiyle ilgili, "IMF'ye, Dünya Bankası'na ve diğer uluslararası kuruluşların ülkemize ve ülkelere dayatılan bu yaklaşımlarına bir meydan okumadır. Artık Türkiye, kamu kurumlarında ve yerel yönetimde taşeron uygulamasını yasaklamıştır. Bu, Türkiye Cumhuriyeti devletinin endüstri ilişkileri sisteminde ve çalışma hayatında bugüne kadar yapılmış en büyük reformdur." dedi.

Arslan, Hak-İş Genel Merkezinde düzenlediği basın toplantısında, taşeron işçilerin kamuda kadroya geçirilmesi için Konfederasyon olarak uzun yıllardır mücadele verdiklerini, asıl ya da yardımcı iş ayrımı yapmadan taşeron işçileri Hak-İş bünyesinde örgütlediklerini söyledi.

Bu çalışmalarının sonucu olarak kamudaki 400 ila 450 bin arasındaki taşeron işçiden 300 bininin Hak-İş'e bağlı sendikalara üye olduğuna dikkati çeken Arslan, şöyle konuştu:

"Bu başarı için bütün sendikalarımızı tebrik ediyorum. Bu işçilerin gelecekle ilgili kaygılarını giderme konusunda, onların beklentilerinin hayata geçirilmesi konusunda, onların umutlarını diri tutma adına büyük bir mücadele verdik. Sendikal çalışmalarımızın önemli bir kısmını taşeron işçiler aldı. Biz bu çalışmaları taşeron işçilerin sadece ve sadece dualarını almak için yaptık.

Önümüze çıkartılan her türlü engele rağmen onlara, 'Asla vazgeçmeyeceğiz, mücadeleden geri adım atmayacağız. Sizi asla yalnız bırakmayacağız ve mücadelemizi aynı kararlılıkla sürdüreceğiz.' dedik. Onlara her zaman umut olmaya çalıştık. Taşeron işçi kardeşlerimiz, ne olduğu belirsiz 'özel sözleşmeli personel' statüsünün gündeme geldiği kritik süreçlerde bile asla Hak-İş'ten umudunu kesmedi, bize inanmaya devam etti. Biz güvenle bugünlere geldik. Son yapılan düzenlemeyle yaptığımız mücadelenin, ortaya koyduğumuz performansın ve uzun yıllara dayanan bu çabalarımızın büyük ölçüde sonuç verdiğini görüyoruz."