Türkiye gururu yerli otomobile babayiğit CEO geliyor

Yerli otomobil için ortak girişim grubu oluşturan Türkiye, çalışmanın küresel ölçekte başarılı olabilmesi için uluslararası CEO transfer ediyor. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, uluslararası dev bir otomotiv firmasında yönetici olarak çalışan isimle kurulan temasın olumlu seyrettiğini, ancak söz konusu ismin zarar görmemesi için şimdilik açıklanmadığını kaydetti.

Özlü, TBMM’deki sohbetinde yerli otomobile ilişkin olarak, ‘CEO seçimi’ aşamasında olduklarını kaydetti. Proje müdürü atadıklarını dile getiren Özlü, “Şu anda CEO seçiyoruz. Bir araştırma yaptık küresel ölçekte başarılı olabilecek bir CEO seçiyoruz. Süreç işliyor. CEO Türk olacak. Uluslararası otomotiv piyasasında uluslararası bir başarı elde etmiş olacak. Bir görev almış olacak ona bakacağız. Ve öyle bir aday bulduk. Çok başarılı uluslararası otomotiv piyasasını bilen aktif çalışan bir isim. Teklif götürdük kendisini kararını bekliyoruz” dedi.

Özlü, “Büyük otomotiv şirketlerinden birinden de mi” sorusuna, “Dünyadaki büyük şirketlere bakın TOYOTA, Mercedes, Peugeot başarılı bir isim bulduk. Görüşmeler sürüyor, eli kulağında. Şu anda bir yerde çalışıyor, adama zarar veririz. Güzel bir şey olacak” karşılığını verdi.

Ortak girişim görüşüyor

Özlü, CEO görüşmelerini ortak girişim grubunun yürüttüğünü belirterek, “Buradaki model şu; ortak girişim grubu önde, biz arkadayız. Diğer türlü devlet otomobili olur ki, biz onu istemiyoruz. Özel sektör otomotivi olacak, onlar hangi otomotivi satabileceklerse o otomotivi tasarlasınlar, kiminle çalışmayı istiyorlarsa onu istesinler çünkü ücretini biz değil onlar ödeyecek. Ama biz devlet olarak destekliyoruz, yönlendiriyoruz, arkalarındayız, model bu. Çalışmalar çok iyi gidiyor” ifadelerini kullandı.

Şirket kuruyoruz

Özlü, “CEO’nun atanmasından sonra hangi aşamaya geçilecek” sorusunu ise, “Şirket kuruyoruz, ortak girişim grubu şirketinin hazırlıkları sürüyor. CEO ataması, şirket kurulması, bunlar ilk aşamalar” diye yanıtladı.

Özlü, teknik ve mali fizibilite etüdünün devam ettiğini ve son aşamaya gelindiğini belirterek, “Bu teknik ve mali fizibilite etüdünden iki çıktı bekliyoruz. Birincisi hangi segmentte araçlar olacak, bir de bu işin Türkiye’yle mali boyutu. Ortak girişim grubunun kuracağı şirketin sermayesi ve bu yatırımın kaç yılda geri döneceğini hesaplıyoruz. Bu bitmek üzere, bir şey kalmadı” değerlendirmesini yaptı.

'Amorti süreci ticari sır'

Bakan Özlü, “yerli oto yatırımı kaç yılda geri döner” sorusuna ise, “Onu söylemem, ticari gizliliğe giriyor” yanıtını verdi. Özlü, şöyle devam etti: “Birkaç senaryo var. Birincisi mevcut devlet destekleriyle giderse ne kadar sürede döner. İkincisi devlet-özel bir takım destekler tasarımlarla bu iş ne kadar zamanda döner. İkincisi daha erken bir zamanda oluyor. Bu konuda bir karar vereceğiz. Rasyonel veriler üzerine oturtmaya çalışıyoruz. Bu bir hamaset değil. Biz bir araç yaptık, gaza basalım gidelim değil. Rasyonel verilerle hareket ediyoruz, çünkü biz adı anıldığı zaman Türkiye ile özdeşleşmiş bir marka oluşturmaya çalışıyoruz. Türkiye’nin hedefi; bir marka oluşturmak.”

Tek modelle olmaz en az üç-beş model yapılacak

Bakan Özlü, yerli otomobil modelinin üçten beşe çıkarılması üzerinde durduklarını kaydederken, şunları söyledi: “Bir araba tasarlamak 1 milyar dolarsa, bunu marka yapmak 5 milyar dolar. Nasıl Fransa deyince akla Renault geliyor, Almanya deyince akla Mercedes, BMW geliyor, Japonya deyince Toyota, Honda geliyorsa Türkiye deyince akla bir marka gelecek. Bir fark oluşturacağız. Elektrikli olacak. En az üç en fazla beş model üzerinde duruyoruz. Üç modelden kastımız bir şasi düşünün bir şasiye üç model kondurabiliyorsunuz hatcback, sedan modeli. Bir de pazarlama açısından galeriye girdiği zaman insanlar pazarlama açısından bir beş model görmeli. Bir araba ile olmaz, yani bir araba alacaksın gittin bir model bu iyi bir şey değil. Şu anda iyi gidiyor çalışmalar, başarılı olacağız. Çünkü modeli iyi kurduk. Şirketlerin toplam büyüklüğü 65 milyar TL. Bu şirketler uluslararası pazarlamayı bilen şirketler. İhracat yapan ileri teknoloji kullanan şirketler, dolayısıyla doğru seçim yaptık.”