ABD ve İsrail zenginleşiyor! Onlar fakirleşiyor

Petrol zengini olan körfez ülkeleri, bir diğer deyişle Arapülkelerinde zenginliğin toplumun her alanında yaşandığı ve halkın her kesiminin refah seviyesinin yüksek olduğu algısı hepimizde vardır, ancak 11 Arap ülkesinde yapılan varlık anketi şaşırtıcı bir gerçeği gözler önüne serdi.

Arap Araştırma ve Siyaset Çalışmaları Merkezi'nin hazırladığı "2017 Arap Endeksi" sonuçları, Arap ailelerinin yüzde 30'unun ihtiyaç sahibi olduğunu ortaya koydu.

YÜZDE 30 İHTİYAÇ HALİNDE

Arap ülkelerinde periyodik olarak gerçekleştirilen bir anket olan "Arap Endeksi'ne" 11 Arap ülkesinden 18 bin 830 kişi katıldı.

Ankete katılan Arap ailelerinin yüzde 46'sı gelirlerinin temel ihtiyaçlarını karşıladığını ancak birikim yapamadıklarını, yüzde 30'u, gelirlerinin ihtiyaçlarını karşılamaya yetmediğini, çoğunlukla gelen yardımlarla hayatlarını idame ettirdiklerini ifade etti.

ARAP ÜLKELERİNDE SİSTEM

Söz konusu endekse göre katılımcıların yüzde 74'ü demokratik sistemi benimserken yüzde 17'si buna karşı çıkrak alternatif sistemlerin varlığını savundu.

ARAP DEVRİMLERİ

Arap ülkelerinde yaşanan devrimlere de yer verilen endekste katılımcıların büyük çoğunluğu devrimlere olumlu yaklaşırken sadece yüzde 3'lük bir kesim bunun bir komplo olduğu görüşünü savundu.

Arap devrimlerinin geleceğiyle ilgili ise katılımcıların yüzde 45'i devrim sürecinin halihazırda bir tökezleme döneminden geçtiği ancak hedefine ulaşacağını, yüzde 34'ü ise devrimlerin sona erdiğini ve eski rejimlerin yeniden yönetime geldiğini dile getirdi.

ABD VE İSRAİL POLİTİKALARI

Katılımcıların dörtte üçü ABD'nin Filistin, Suriye, Irak, Libya ve Yemen'deki politikasını, üçte ikisi de İran ve Rusya'nın bu ülkelerdeki politikasını kötü olarak nitelendirdi. Endekste, Arapların yüzde 87'sinin İsrail'i tanımadığı ortaya çıktı.

Ulusal güvenlik konusunda ise katılımcıların yüzde 67'si İsrail ve ABD'yi, yüzde 10'u ise İran'ı en büyük tehdit unsuru olarak gösterdi. Yüzde 92'si terör örgütü DEAŞ'a muhalif olduğunu, yüzde 3'ü olumlu, yüzde 2'si ise çok olumlu yaklaştığını belirtti. Yüzde 42'si insanları DEAŞ'a katılmaya sevk eden faktörlerin altında yoksulluk, işsizlik, baskıcı politikalar ve toplumsal eşitsizliğin yattığını kaydetti.