Fuat Sezgin'e son görev
Prof. Dr. Fuat Sezgin’in cenazesi bugün öğle namazını müteakip Fatih Camisi'nden kaldırılacak. Cenazenin, kendisinin öncülüğünde kurulan ve üstün nitelikli eserler ortaya koyan İstanbul İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi’nin yanında defnedilecek.
TÜRKİYE'YE PAHA BİÇİLMEYEN MÜZE BAĞIŞLADI
Dünyanın önde gelen tarihçilerinden 27 dil bilen İslam Bilim Tarihi araştırmacısı Prof. Dr. Fuat Sezgin, 94 yaşında tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Sezgin’in cenazesi bugün öğle namazını müteakip Fatih Camii’nde kılınacak ve İstanbul İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi’nin yanında defnedilecek. 24 Ekim 1924 doğumlu Sezgin, Bitlis’te dünyaya geldi. Erzurum’da ortaokulu ve liseyi bitirip 1943’te İstanbul’a geldi. Sezgin, 1943’te İstanbul Şarkiyat Üniversitesi’nde bilim hayatına başladı. “Buhari’nin Kaynakları” konulu doktora tezini tamamlayan Sezgin, 1954’te doçent oldu. Sezgin, bu çalışmasıyla hadis kaynağı olarak İslam kültüründe önemli bir yere sahip olan Buhari’nin, bilinenin aksine sözlü kaynaklara değil yazılı kaynaklara dayandığı tezini ortaya attı. Fuat Sezgin’in, “Buhari’nin Kaynakları Hakkında Araştırmalar” adındaki takdim tezi ise 1956’da yayımlandı. Fuat Sezgin İslam Bilim Tarihi Araştırmaları Vakfı Yönetim Kurulu ve Mütevelli Heyeti Başkanı Mecit Çetinkaya, “Böyle değerli bir bilim adamın hangi yaşta olursa olsun vefatından çok üzüntü duyuyorum. Çok değerli bir bilim insanıydı. Türkiye’ye değeri biçilmeyen bir kütüphane ve müze bağışladı” dedi.
KAYBIMIZ ÇOK BÜYÜK
Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi (FSMVÜ) Prof. Dr. Mustafa Kaçar, Fuat Sezgin’le ilgili “Özellikle unutulmuş ve karanlık çağ olarak adlandırılan dönemi, İslam uygarlığı medeniyetini gün yüzüne çıkardı. İslam medeniyetinin önemli bilimsel çalışmalarını, kaynaklarını, şahsiyetlerini, tıbbını her konusunu ortaya çıkararak bu hazinelerin nerede olduklarını, nasıl ulaşılacağını gösterdi. Türkiye’de de yeni bir İslam Bilim Tarihi misyonunu kurmuş, geliştirmiş, bugüne getirmiş bir şahsiyet. Yeri doldurulamaz. Kaybımız çok büyük” açıklamasında bulundu.
DÜNYA ÇAPINDA BİR İLİM ADAMI
Sezgin’in çalışmayı çok sevdiğini, günde 18 saat çalıştığını kaydeden Kaçar, sözlerine şöyle devam etti: “Bilim mirasına sahip çıkmamız gerektiğini, kaynak dillerini çok iyi öğrenmemiz gerektiğini İslam’ın önemli bir medeniyet olduğunu, İslam sonrası gelişen dünyadaki bütün medeniyetlere bir kaynak oluşturduğunu ve Batı medeniyeti de dahil dünyadaki bütün medeniyetlerin esas çıkış noktasını oluşturduğunu ve bunu delilleriyle kaynaklarıyla bizatihi anlatmayı hedefledi. Özellikle İslam bilim literatürü şeklinde çevirebileceğimiz 18 ciltlik muazzam bir eseri kaleme aldı. Bu eser şimdi Türkçe’ye de çevriliyor. Açıkçası büyük bir hazinenin var olduğunu, bu hazinenin her yönüyle insnaların bilgisine kullanımına açmayı hedeflemiş ve bunu başarmış bir şahsiyet. Ayrıca dünya çapında bir şahsiyet, sadece Türkiye’de değil.”
ÇIĞIR AÇTI
İTO Yönetim Kurulu Başkanı ve Fuat Sezgin İslam Bilim Tarihi Araştırmaları Vakfı Mütevelli Heyeti Üyesi Şekib Avdagiç, şöyle konuştu: “Türkiye’de hocamızın gösterdiği yolda birçok bilim insanı yetişmeye devam edecek diye ümit ediyorum. İslam Bilim Tarihi’ni Türkiye de dahil birçok İslam ülkesi batılı kaynaklardan elde ettiği bilgilerle öğreniyor ve öğretiyordu. Hocam burada çığır açtı. İslam Bilim Tarihi’ni kendi kaynaklarımızdan inceledi. Öğrencilerini de bu konuda eğitti. Bence hocamızın en büyük katkısı İslam Bilim Tarihi’ni batılı kaynaklardan ziyade kendi kaynaklarımızı kullanarak kendi tarihimizi oluşturma ve yazma noktasında açtığı bu yol oldu.”
ALMANYA'NIN EL KOYDUĞU KİTAPLAR
Fuat Sezgin’in Türkiye yakın tarihinde yetişen en büyük ilim adamlarından biri olduğunu söyleyen Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, “Yarın inşallah öğle namazında Fatih Cami’’nde Fuat Sezgin Hoca’ya son vazifemizi yapacağız, ondan sonra da Gülhane’de kendisi için hazırlanmış olan özel mekanda defnedilecek. Almanya’daki kitaplarının önemli bir kısmını buraya getirmek mümkün oldu. Almanya’daki politik Türkiye karşıtı çalışmaların ve hareketlenmelerin sonucu olarak Fuat Sezgin Hoca’nın bazı kitaplarına el konuldu. Şimdi bundan sonra geri kalan kitaplarının Türkiye’ye getirilmesi için hukuk mücadelesini biz sürdüreceğiz” şeklinde konuştu.
BİR UYANIŞIN ÖNCÜSÜ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Fuat Sezgin ile ilgili açıklamasında “Büyük ilim insanı, İslam bilim tarihi alanında yaptığı çalışmalarla medeniyetimizin ve tarihimizin uyanışına öncülük eden Prof. Dr. Fuat Sezgin hocamıza Allah’tan rahmet, milletimize, yakınlarına ve tüm ilim dünyasına başsağlığı diliyorum” ifadelerini kullandı. Bir açıklama da Başbakan Binali Yıldırım’dan geldi. Yıldırım, “Sayın Sezgin, Türkiye’nin demokrasi, hukuk ve düşünce özgürlüğüne hasret olduğu yıllarda kıymeti takdir edilmediği için uzun yıllar Avrupa’da bilimsel araştırmalarını sürdürmüş ve dünya ölçeğinde bir saygınlığa yükselmiştir. Türkiye’nin zor şartlarında Bitlis’ten başlayıp ilmin zirvesine uzanan hayat öyküsü, muazzam bilgi birikimi, eşsiz eserleri ve İslam bilim tarihi alanında yaptığı çalışmalarla bütün gençlerimiz için örnek bir şahsiyet olmuştur. Prof. Dr. Fuat Sezgin’in hatırasını, eserlerini ve ilmini saygıyla yâd ediyorum” dedi.
TÜRKİYE'DE İLKLERİ GERÇEKLEŞTİRDİ
Gülhane Parkı içerisinde Saray Sur Duvarı’na bitişik Has Ahırlar Binası’nda yer alan İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi, İslam Bilim Tarihçisi Prof. Dr. Fuat Sezgin tarafından hazırlanan önemli eserlerden biriydi. 24 Mayıs 2008 yılında açılan ve 3 bin 500 metrekarelik sergi alanı bulunan müze, 570 adet alet, cihaz kopyaları, maket ve model koleksiyonu ile alanında Türkiye’de bir ilk olma özelliği taşıyor. Müze, Frankfurt’tan sonra dünyada ikinci örnek teşkil eden müze olması açısından önemli. İki kattan oluşan müzenin üst katında Sinevizyon Salonu, Astronomi, Saat Teknolojisi, Denizcilik, Savaş Teknolojisi ve Tıp Bölümü bulunurken, alt katta ise çeşitli harita çizimlerinin sergilendiği bölüm yer alıyor.
EN PRESTİJLİ ÖDÜLLER HOCAYA LAYIK GÖRÜLDÜ
İstanbul İslam Bilim ve Teknoloji Müzesi’nin faaliyetlerini desteklemek amacıyla 2010’da Prof. Dr. Fuat Sezgin İslam Bilim Tarihi Araştırmaları Vakfı kuruldu. Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi bünyesinde kurulan Prof. Dr. Fuat Sezgin İslam Bilim Tarihi Enstitüsü ise 2013 yılında faaliyetlerine başladı. Uluslararası çeşitli akademilerin üyesi de olan Prof. Dr. Fuat Sezgin, yaşamı boyunca Kahire Arap Dili Akademisi, Şam Arap Dili Akademisi, Fas Rabat Kraliyet Akademisi, Bağdat Arap Dili Akademisi, Türkiye Bilimler Akademisi şeref üyeliği de dahil olmak üzere çok sayıda önemli ödül ve nişana layık görüldü. Fuat Sezgin‘e ayrıca Erzurum Atatürk Üniversitesi, Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi, Kayseri Erciyes Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi tarafından fahri doktora unvanı verildi. Ayrıca Frankfurt am Main Goethe Plaketi, Almanya Birinci Derece Federal Hizmet Madalyası, Almanya Üstün Hizmet Madalyası, İran İslami Bilimler Kitap Ödülü, Hessen Kültür Ödülü ve Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü sahibidir.
Müslümanlara özgüvenini kazandırdı
FSMVÜ Rektörü Prof. Dr. Musa Duman, “Almanya’nın kitaplarına el koyması hocayı çok üzmüştü. Siyasi bir karar olduğunun bilincindeydi. Bir yönüyle de Alman devletinin böyle önemli bir kütüphaneyi bırakmak istemeyişine yorardı. Ama yine de hocayı çok üzdüğünü söylemek isterim. Çünkü İstanbul’da dünya çapında bir bilim tarihi merkezi oluşturmuş olacaktı, Hocanın hedefi buydu. Bu, büyük ölçüde gerçekleşti. ‘Müslümanların özgüvenini kazandırdım’ derdi. Doğuda bilim adına ne varsa Batı kendisi sahipleniyordu. Ürettiği eserleriyle bize büyük bir miras bıraktı. Vazifesini dünyada yaptı” açıklamasını yaptı.
18 CİLTLİK DEV ESER
Türkiye’de 1960’ta askeri darbenin iktidara getirdiği hükümet tarafından hazırlanan ve 147 akademisyenin üniversitelerden men edildiği listede Fuat Sezgin de vardı. Bunun üzerine Türkiye’den ayrılarak Frankfurt Üniversitesi’nde çalışmalarına devam etti. İnsanlık tarihinin başlangıcından bugüne kadar sahasında yazılan en kapsamlı eser olan Arap-İslam Bilim Tarihi’nin ilk cildini, 1967’de tamamlayan Sezgin, eserin 18. cildini tamamladı. Sezgin, tarihi kaynaklarından okumak için çok sayıda dil biliyordu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.