'Büyük bir ekonomi olmak istiyorsanız, kentleriniz de büyük olmalı'
Mehmet Gürbüz, Marmara Denizi’nin bir “sanayi iç havuzu” haline getirilmesinin önemine dikkat çekti. Gürbüz, bu iç havuzun Kanal İstanbul ile entegre edilmesinin ise İstanbul, Kocaeli, Bursa ve Balıkesir’i içine alan havzayı Türkiye’nin en önemli uluslararası markası haline dönüştürebileceğinin altını çizdi.
“Her şehirde farklı bir sanayi ön plana çıkıyor” diyen Gürbüz, “Şehirlerin avantajları üzerinden yerel kalkınmayı modellediğinizde ve bunları birleştirdiğinizde, Türkiye’nin dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girmesi çok kolay. Her kentin potansiyeli çok farklı. Örneğin Kahramanmaraş’ın tekstil üretimi çok başarılı. Gaziantep’in sınır ticareti yapabiliyor olması çok değerli. Bu nedenle kümelenme çok önemli. Stratejik eylem planlarını mekânsal stratejiye uygulamaya yönelik çalışmalar yapıyoruz. Bu, şu anlama geliyor: Yatırımcı geldiğinde, kentin haritasını açıyoruz, ve bölge planı ile entegre edilmiş kalkınma hedeflerimizi gösteriyoruz. Odaklandığımız sektörlerin gelişim güzergahlarını, alternatiflerini gösteriyoruz” dedi.
Mehmet Gürbüz açıklamasının devamında; “Kent ekonomisi çok önemli. Büyük bir ekonomiolmak istiyorsanız, kentleriniz de büyük olmalı. Dünya genelinde rekabet gücü, ulusal ekonominin itici gücü olan kentlere doğru kayıyor ve kendine has değerleriyle öne çıkan kentler rekabetçilikte öne geçiyor. Bugün Konya, Gaziantep, Kayseri, Kocaeli, Bursa, Denizli gibi Anadolu Kaplanları olarak nitelendirilen kentlerimizin, şehirleşmede öncülüğü İstanbul, Ankara, İzmir gibi şehirlerden devralmaya başladığını görüyoruz. Tüm kentlerimizi gerek ülke içerisinde gerekse de uluslararası arenada rekabetin önemli aktörleri haline getirmek zorundayız” şeklinde konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.