İmar Kanununda kritik değişiklik
Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ve eski Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın 2014 yılında kamuoyuna duyurduğu, ancak 7 Haziran 2015 seçimleri öncesinde rafa kaldırılan ‘şehirlerde rant vergisi’, 2016 yılında da çıkarılmak istenmiş ancak bir türlü mümkün olmamıştı.
Hürriyet'in haberine göre, 4 yıl aradan sonra Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 3194 sayılı İmar Kanununda yapmayı planladığı değişiklikle konuyu yeniden gündeme getirdi. Bakanlığın hazırladığı yasa taslağına göre imar planında konut olarak görülen arsanın AVM’ye dönüştürülmesi veya kat sayısının beşten 15’e çıkması gibi plan değişikliklerinde arsa değerindeki artışın tamamı devlete ödenecek.
KANUN TASLAĞI
Hürriyet’in ulaştığı 12 maddelik kanun taslağıyla İmar Kanununa plan değişiklikleriyle ilgili bir madde eklenmesi öngörülüyor. Söz konusu madde, “Yoğunluk artışı, bina yüksekliği, kat adedi, kullanım amacı değişikliğine yönelik uygulama imar plan değişikliği sonucu değerinde artış olan taşınmaz maliklerinden, taşınmazın artan arsa değerinin tamamı ‘değer artış payı’ olarak alınır. Değer artış payı bedelinin tespitinde, imar planı değişikliği sonucunda taşınmazın imar durumunda kıymet bakımından meydana gelecek artış dikkate alınır ve 4/11/1983 tarihli ve 2942 sayılı Kanun’un 11’inci maddesinde belirtilen bedel tespiti esasları gözetilir” hükmünü içeriyor. Değer artışının ne kadar olduğuna ise idarenin oluşturacağı değer tespit komisyonu karar verecek. Ancak komisyonun tespiti, en az iki lisanslı gayrimenkul değerleme şirketinin bulduğu rakamın aritmetik ortalamasından az olmayacak.
TAPUYA ŞERH
Vatandaş, taşınmazın değer artış payını ödeyinceye kadar tapu kütüğüne şerh edilecek. Bu parselle ilgili satış, ipotek, trampa, kiralama ve benzeri işlemler bedel ödeninceye kadar duracak. Değer artış payı ödenmeden yapı ruhsatı düzenlenemeyecek. Değer artış payının yüzde 30’u imar planı değişikliğini onaylayan ilgili idarede açılacak kamulaştırma hesabına, yüzde 30’u bakanlığın dönüşüm projeleri özel hesabına, yüzde 40’ı Hazine ve Maliye Bakanlığı’na yatırılacak. Değer artış payı ayni olarak alınırsa, aynı kurumlara yine bu oranlarda hisselendirilecek. Ancak bu plan değişiklikleri, Kıyı Kanunu, Organize Sanayi Bölgeler (OSB), Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu, Kentsel Dönüşüm Kanunu’na tabi alanlarda yapılamayacak.
KİRLİLİK BEDELİ
Taslak hazırlıklarında değer artış payının önce yüzde 70’inin kamuya, yüzde 30’unun ise arsa sahibine verilmesi üzerinde durulsa da son aşamada tamamının kamuya gitmesi kararı alındı. Yetkililer plan değişikliğiyle o bölgede trafik, hava kirliliği gibi olumsuzlukların karşılığı olarak bu bedellerin alındığına dikkat çektiler. Ancak İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Cemal Gökçe, plan dışı yapılaşmanın o bölgede altyapı sorunları ile çevre kirliliği, trafik yoğunluğu gibi sakıncalarına da dikkat çekti.
‘KAÇAĞI HEMEN YIK’ MADDESİ
İMAR planlarının kesinleşmesinden itibaren 6 aylık süreden sonra plan iptali, revizyonu veya değişikliği gerekçe gösterilerek, alınmış yapı ruhsatları iptal edilemeyecek, inşaat durdurulamayacak. Mevcut mevzuatta ruhsat alınmadan ya da ruhsata aykırı olarak yapılan yapıların mühürlenerek durdurulacağı hükmü bulunuyor. Ancak taslağa eklenen yeni fıkrayla, idare tarafından ruhsata bağlanamayacağı veya aykırılıklarının giderilemeyeceği tespit edilen yapılarda, bir aylık süre beklenmeden ruhsatın iptal edilerek, ruhsata aykırı veya ruhsatsız yapılan bina ya da mevzuata aykırı imalatların, belediye encümeni veya il idare kurulu kararını müteakip yıktırılması hükme bağlanıyor. Yıkım masrafının da yapı sahibinden alınacağı belirtiliyor.
ŞEHİR RANTI NASIL VERGİLENDİRİLECEK?
YETKİLİLER söz konusu yasa değişikliğinin kabulü halinde şehir rantının nasıl vergilendirileceğini şu örnekle anlattı: “İstanbul’da imar planında 5 katlı konut izni bulunan bir arsa için vatandaş, hem yoğunluk artışı hem de fonksiyon değişikliği talebiyle başvurursa ve bunun sonucunda oraya 10 katlı bir otel, AVM, iş merkezi, rezidans veya hastane yapılması izni çıkarsa, arsanın değeri artacak. Eğer değer artışı 5 milyondan 15 milyon liraya yükselmişse aradaki 10 milyon liralık farkın devlete ödenmesi gerekecek. ”
HAK KAYIPLARINDA DAVA AÇILABİLECEK
TASLAĞA göre, ada oluşturan tek parseller hariç olmak üzere parsel bazında nüfus, yapı yoğunluğu, kat adedi, bina yüksekliğini artıran imar planı değişiklikleri de yapılamayacak. Kesinleşen planlara karşı sadece doğrudan hak kaybı olanlar, ilgili kısımla sınırlı olmak üzere dava açılabilecekler. İmar planlarına ilişkin olarak idari yargıya başvurulması halinde, bir yerde birden fazla idare mahkemesinin bulunması durumunda davaların hangi idare mahkemesinde görüleceğine Hâkimler ve Savcılar Kurulu karar verecek.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.