"Eşim çarşaflı diye kızıma bakmadılar"

İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi acil servisinde yeterince ilgilenilmeyip özel bir hastaneye kaldırılan ve zamanında müdahale edilmediği için şu anda beyin ölümü gerçekleşen Aynur Tezcan’ın ailesi skandal iddialarda bulundu. Aynur Tezcan’ın babası Kalender Tezcan kızının tesettürlü ve eşinin de çarşaflı olması sebebiyle Çapa Tıp Fakültesi acil servisinde kendileri ile ilgilenilmediği, kızının bu sebeple şu anda komada olduğunu söyleyerek Başbakanlığa şikâyette bulunduğunu kaydetti.

BADEMCİK ŞİŞMESİ İLE ÇAPA’YA GİTTİ

Aynur Tezcan’ı komaya sürükleyen olay, 23 Nisan günü bademcik şişmesi şikâyetiyle Çapa acil servisine kaldırılması ile başladı. Aynur’un yanında çarşaflı annesi Sevim Tezcan bulunuyordu. Kalender Tezcan o akşam yaşadıklarını gözyaşları içerisinde Vakit’e anlattı.
Baba Tezcan, kızının 23 Nisan günü bademcik şişliğinden dolayı boğazlarının iltihap geçirmesi nedeniyle Çapa acil servisine ambulans ile götürdüğünü söyledi. 

ÇARŞAFLI ANNEYİ GÖRÜNCE.. 

Tezcan, hasta olan kızını ambulansla İstanbul Çapa Tıp Fakültesi acil servisine getirir getirmez doktorların hışmına uğradığını ifade etti. Doktorlardan ilk tepkiyi burada aldığını kaydeden baba Tezcan, nöbetçi doktorun eşi çarşaflı ve kızı tesettürlü olduğu için ambulans şoförüne, “Sen ne diye bunları getiriyorsun!” şeklinde çıkıştığını belirtti. 
Ambulanstan indikten sonra sedye ile hastanenin bir tarafına kızını bıraktıklarının altını çizen Baba Kalender Tezcan, “Çapa acil servisine geldiğimizde kızımı ambulanstan aşağıya indirdik ve kızım orada sedyenin üstünde beklerken hiçbir kimse kendisiyle ilgilenmedi. O acı ile doktorlara yalvardık, çağırdık bu feryadımızı duyup da kimse yardıma bile gelmedi. Aradan birkaç saat geçtikten sonra bizi başlarından savar gibi gidin film çektirin dediler. Diyorum çocuğun tansiyonu düşmüş, ateşi çıkmış onlar ise git film çektir dediler. Ne yapalım gidip film çekelim dedik ama bize bi sedye verin dedik. Yok bizimle yine ilgilenmediler. Biz kendi imkanlarımızla tangır tungur elimizde sedye ile aşağıda baya uzak olan yere film çektirmeye götürdük. Filmin orada da bir saat vakit kaybettik. Film çektirdikten sonra bize demesinler mi; ‘sekiz gün sonra iki günde bir arayın’ diye. Ondan sonra bu sözlere inanamadım. Benim kızım hasta şu anda bitkisel hayatta bunlar ise bize 8 gün sonra arayın diyor. Bize verdikleri cevaba bak!” dedi. 

BABANIN İSYANI..

Baba Tezcan, kızının hastalığına mı üzüleceğini yoksa doktorların sırf ailesi tesettürlü olması sebebiyle bu şekilde davranmasına mı kızacağını anlamadığına işaret etti. Kalender Tezcan sözlerini şöyle sürdürdü; “Ondan sonra çocuk için menenjit geçiriyor gidin iğne alın dediler. Kızım mosmor oldu nefes alamıyor hastalıktan. Oğlum bağırıyor hastanede ‘öldü benim kardeşim’ şeklinde. Dört beş kişi tutuyor aileden kızımı ama doktorlar yine de kızımla ilgilenmiyorlar.” 
Yaşanan bu olaylarda kızı ile ilgilenilmediği için kızının kalbinin durduğunu iddia eden baba Tezcan, “Bu sırada kızımı ters çevirip kalp masajı yapıyorlar. Ondan sonra gelen doktor kızımın yoğun bakıma kalkmasını söyledi. Tam 6 saat kızımla ilgilenmediler orada gözlerimin önünde eridi çocuk, ondan sonra yoğun bakım diyorlar. Hadi dedim yatırın yoğun bakıma.. Bu sefer de doktorlar; ‘bizim yoğun bakım dolu başınızın çaresine bakın’ dediler. Ben ne yapayım şimdi. Çocuğuma menenjit dedikleri için bu sefer kızımı hiçbir hastane kabul etmiyor. Çocuğumu bademcik şişmesi nedeniyle Çapa’ya getirdik, yoğun bakımlık bir şekilde kendimizi ortada bulduk.” 

ÇAPA’DA YAŞANANLARI BAŞBAKANLIĞA ŞİKAYET ETTİ..

Kızının yoğun bakımlık olduktan sonra Esenler Avicenna hastanesine getirdiklerini bildiren baba Kalender Tezcan, doktorların kızı için hiçbir umut vermediğini ve kızının şu anda beyin ölümünün gerçekleşip bitkisel hayatta olduğunu kaydetti. Baba Tezcan, ÇAPA’da yaşanan bu ayrımcılığa karşı isyanını dile getirdi ve başka ailelerin sırf tesettürlü oldukları için bu duruma düşmemeleri için dua ettiğini kaydetti. Baba Kalender Tezcan kızının yaşadığı bu durumla ilgili Başbakanlığa şikâyette bulunduğunu söyledi.

DEKAN SESİZ KALDI BAŞHEKİM KABUL ETMEDİ

Konuyla ilgili görüşmek istediğimiz İstanbul Tıp Fakültesi (ÇAPA) Dekanı Prof. Dr. Mehmet Bilgin Saydam telefonlarımıza vurdumduymazlık örneği göstererek çıkmadı. Çapa Başhekimi Prof. Dr. Recep Güloğlu ise, “Her hastaya bakıyoruz, bize böyle bir şikâyet gelmedi” şeklinde cevap vermesi dikkat çekti.

Hüseyin Kulaoğlu / VAKİT