Alman emretti, Ertuğrul iki kişinin ipini çekti
İŞte Yiğit Bulut'un bugünkü yazısının ilgili bölümü:
'Bizi' Almanya'da 'kim' istemedi!
DÜN Kerem Çalışkan ile bendenizin, Almanya'dan "uzaklaştırılmamızı" yazmış ve detayı bugüne bırakmıştım...
Sevgili dostlar, Almanya'da yazı yazdığım dönemde, yazıları buradan gönderiyordum. Sadece oraya özel ve Türklerin sorunlarını "irdeleyen" çalışmalardı...
Türklere yönelik "saldırı" sonrası "Yak bir Türk" başlıklı bir makale kaleme aldım ve o dönem gazeteyi yöneten Kerem Çalışkan da "bunu manşete taşıdı"!
Sonrasında "istenmeyen adam" ilan edildik ve Alman gazetelerinde hakkımda yazılar çıktı!
Doğru bildiğimi yazdım... Yine yaparım!
Sonrasında "nedendir" bilmem, Bild Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Kai Diekmann'ın konu hakkında Ertuğrul Özkök'ü "ziyaret ettiğine" ve "Almanya'nın rahatsızlığını" dile getirdiğine dair bir bilgi aldım...
Konuyu iyi bilen biri, "Şimdi bir şey olmayacak ama Ertuğrul, seni ve Kerem'i Almanya'dan uzaklaştıracak" dedi...
Haklı çıktı! Bir süre sonra Almanya'daki yazılarım "natural selection"a uğradı.
Benim için "hayati" değildi, medyadaki diğer işlerim bana bakıyordu! Ama Kerem'in "asıl işi" buydu. Bir süre daha geçti; Kerem Çalışkan o görevden alındı ve sonunda geçen hafta Hürriyet'in "dışına" itildi.
O yazı sonrası bana bunların olacağını söyleyenlere inanmamıştım ama "Kerem'in son durumu" ile "istenen yapılmış" oldu, ben de inandım!
Sevgili dostlarım, ne güzel değil mi; Türkleri "savunan" iki gazeteci, "Kai Diekmann istedi" diye Ertuğrul Özkök tarafından "Almanya'daki Türklere erişemez" hale getirildiler.
Sahi kim bu "Kai" abi? Çok merak ediyorum! Bence bir bakmakta yarar var!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.