İslam dünyası kadın ve tesettür konusunda maalesef büyük bocalama içindedir. Bilhassa Türkiye Müslümanları…

Kur’ana, Sünnete, Şeriata, İslam medeniyetine uymayan lâ-dinî bir tesettür sektörü oluştu. Yüzde yüz batının, batı medeniyetinin giyim eşyası… Başlara örtülen eşarplar?.. Onlar da batıdan, adı üstünde écharpe.

Birileri tesettürün de cılkını çıkarttı.

Moda olgusunu inkâr etmiyorum… Lakin İslamî ölçüler ve sınırlar zorlanmamalıdır.

Tesettürlü bir İslam hanımının incecik ve uzun topuklu ayakkabı giymesi caiz midir?.. Vücut hatlarını belli eden elbiselere bürünmesi caiz midir?.. Cırtlak kırmızı, yeşil, mavi, eflatun, pembe alaca bulaca giyinmesi caiz midir?.. Bu soruların cevaplarını fıkıhta aramak lazım.

Tesettür konusunda yapılması gereken işleri min gayr-i haddin arz ediyorum:

1. Avrupa, Amerika elbiseleri, örtüleri ve ayakkabıları kullanılmayacak. Onların yerine yüzde yüz milli kumaşlar, giysiler, örtüler kullanılacak.

2. Mümkünse çarşaf giyilecek. Çarşafın ille siyah renkte olması gerekmez. Şer’i tesettürü sağlamak şartıyla pastel renkli kumaşlar olabilir. Çalıkuşu romanında Feride’nin gülkurusu renkli çarşafı vardı…

3. Doğu vilayetlerimizde giyilen ihram İstanbul’a, Ankara’ya, batıya taşınmalıdır. El dokuması, kökboyalı ihramlar batı kıyafetinden bin kere değil, milyon kere üstündür.

4. Tesettürlü İslam kadınının başındaki örtü çok önemlidir. Batı usulü eşarplar bu örtünün yerini tutmaz. Yazın ince, kışın kalın milli örtüler üretilmelidir. Zengin ve kültürlü Müslümanlar el dokuması, beyaz veya pastel renkli örtülere bürünmelidir. Orta ve fakir tabaka sade olmak şartıyla ucuz örtüler. Her hal ve kârda bunların mutlaka yerli ve milli olmaları gerekir.

5. Eskiden İstanbul civarındaki köylerde kadınlar ferace giyiyorlardı. 27 Mayıs’tan darbesinden sonra İstanbul valisi General Refik Tulga Sarıyer taraflarındaki köylere gitmiş, zor ve tehdit ile İslam kadınlarının feracelerini çıkarttırıp, Mahmutpaşa işi iğrenç mantolar giydirtmişti.

6. İslam kadınlarına tesettür elbiseleri ve başörtüleri üretip satmak elbette ticari bir faaliyettir. Bu ticareti önleyelim demiyorum, lakin tesettürün mıncıklanmasına, cılkının çıkartılmasına, Şer’î tesettürün dışında şeytanî bir tesettür sektörü oluşturulmasına izin vermemeliyiz.

7. Türkiye’de tek bir İslam ümmeti olsaydı, başında bir Emir-i kebir bulunsaydı, Müslüman ahali bu zata biat ve itaat etseydi tesettür konusunda bugünkü kaos, anarşi, sömürü, mıncıklama, rezalet olmazdı.

İyi niyetli, muhterem Müslümanlar!.. Tesettür konusundaki durumumuz hiç iyi, parlak, kaliteli ve İslam’a uygun değildir. Bu konuyu gündemimize almamız, kendimize çekidüzen vermemiz, Kur’anın, Sünnetin, Şeriatın doğru yoluna girmemiz gerekir.

(Çarşaf, bol manto ve tek renkli göğüsleri örten başörtülü İslam hanımlarını tebrik ediyorum. Sayılarının çoğalması temennisiyle…)



“İkinci yazı”

Mesele o Kadar Kolay ve Ucuz Değil

PKK terörü biter mi?.. Bu kafayla, bu zihniyetle, bugünkü şartlar altında bitmez… Bitirtmezler… Bitirmeye kalkanı bitirirler…

Bitmesini istemiyor musun?.. Saçmalama, elbette istiyorum ama bendeniz gerçekçiyim, bitmeyeceğini, bitirtmeyeceklerini, bitirmeye kalkanı bitireceklerini görüyorum, seziyorum ve yazıyorum.

Niçin bitmez, birileri niçin bitirtmezler? Bakın, kanun ve tüzük maddeleri gibi çok açık ve seçik yazıyorum. Havanda laf dövmüyorum…

Birinci madde: PKK terörünün tozu dumanı içinde son otuz yıla yakın zaman içinde yüz milyarlarca dolarlık uyuşturucu ve silah kaçakçılığı yapılmıştır. Bir ara uyuşturucu helikopterlerle taşınmıştır. Birileri çok para kazanmış ve zengin olmuştur. Bunu bitirtmezler…

2’nci madde: PKK terörü dıştan bir Kürt hareketi gibi görünür ama içten bir Kripto Ermeni, Pakraduni, Kripto Haçlı, Anadoluyu tekrar Hıristiyan yurdu yapma, Büyük Ermenistan hayalini gerçekleştirme hareketidir. Bu işin arkasında Siyonizm, emperyalizm, sömürgecilik, beynemilel Derin Güçler vardır. Ermeniler Türkiyeden, bugünkü Ermenistanın dört veya beş misli toprak istemektedir. Terörü öyle kolay kolay bitirtmezler, bitmesine izin vermezler. Bitirmeye kalkanı bitirirler.

3. PKK bir Kürt hareketi olarak görülmeye devam edildiği müddetçe terör bitmez.

4. Bugün ülkemizde iki kimlikli en az bir milyon Hıristiyan ve yine en az bir milyon Yahudi vatandaşımız yaşamaktadır. PKK satrancını oynarken bunlar hesaba katılmazsa bu oyun kazanılamaz.

5. Çok önemli mevkilerde bulunan ve zahiren Müslüman görünen Pakraduniler ikili siyaset takip ediyor, tavşana kaç, tazıya tut diyor. Pakraduniler deşifre edilmeden bu terör bitmez.

6. PKK oyununda çok önemli bir kişinin iki adı var. Biri Müslüman Kürt adı, öteki gizli ama asıl adı Artin… Bu iddia doğru mudur? Doğruysa deşifre edilmelidir. Aksi takdirde silahlar susmaz.

7. AB, ABD, Siyonizm, Haçlılar, Evangelistler, emperyalistler Türkiye’yi parçalamaya ahd etmişlerdir. Onların planları bozulmadıkça satranç kazanılamaz.

İçimizdeki birileri bir kısım Kürtleri kışkırtıp dağa çıkartmak, isyan ettirmek, silaha sarılmalarına yol açmak için her türlü yanlış siyaseti olumsuz icraati ve zulmü yapmıştır.

Sadece PKK içinde değil, TC içinde de Kriptolar cirit atmaktadır.

PKK terörünün bitirilmesi ancak ve ancak İslamî çözüm ile mümkündür.

PKK’yı bitirecek İslamî çözüm nedir? Ana hatları nelerdir?

Böyle bir çözüm projesi hazırlanıp uygulanabilir mi? Yapılabilirlik şansı ne kadardır?

Türkler, Türkleşmişler, Kürt aydınları bu konularda neler düşünüyor. Ne gibi çare ve çözüm paketleri vardır?

Ve en önemli konu:

Ermeni meselesi halledilmeden PKK terörü bitmez.

İçimizdeki gizli Ermenileri, Pakradunileri, Yahudileri bilmeden, onları deşifre etmeden, onların muhalefet ve mukavemetini kırmadan bu işler halledilmez.

Şimdiye kadar kaç kere bu terörü bitirmek istediler ama bitirebildiler mi?

Birkaç çapulcu dediler de bitirebildiler mi?

Bu iş çok çapraşık, çok derin, çok girifttir… Pek kolay ve pek ucuza bitmez.