Herkes Yunus'u anladı, bir o anlamadı!
Piyanist Fazıl Say, duru bir Türkçeyle yazdığı şiirleri halk arasında yedi asırdır okunan ünlü Türk şairi Yunus Emre'nin dilini anlamadığını söyledi.
Frankfurt Kitap Fuarı'nda 15 Ekim 2008 günü vereceği Nazım Hikmet Oratoryosu'nun iptal edilip yerine Yunus Emre Oratoryosu'nun konulmasına kızan Say, ilginç bir tavır sergiledi. Yaklaşık 700 yıldan beri dizeleri dilden dile dolaşan 'halk şairi'ni eleştiren Say, Yunus Emre'nin bugünkü nesillerce anlaşılmayan yabancı bir dil kullandığını iddia etti. SKY Türk'e konuşan Say, "Şiirlerinden günümüz gençliği hiçbir şey anlamıyor. Yunus Emre bizler için mühim de, Nazım Hikmet'in Almanya ile bir ilişkisi oldu hep. Büyük bir 20. yüzyıl şairi olarak Almanya'da bilinir." dedi.
Fazıl Say'ın bu davranışı müzik ve edebiyet dünyasının tepkisini çekti. Hem Yunus Emre hem de Nazım Hikmet'in şiirlerini besteleyen müzisyen Ruhi Ayangil, iki şairi mukayese etmenin doğru olmayacağını vurguladı. Ayangil, "13. asırda yaşayan bir şairin diliyle 20. asırda yaşayanı kıyaslamanın mantığı yok. Yunus'a insanlığı kavrayan sevgi boyutunda, hümanizması bakımından yaklaşmak gerekir. Nazım Hikmet'in birçok şiiri de estetik ölçülerde olmayabilir. Yunus bir inanç, iman, hümanizma şairidir. Nazım diyalektik felsefe çerçevesinde insanlığa yönelmiştir." şeklinde konuştu. Frankfurt Kitap Fuarı müzik organizatörü Görgün Taner de, Nazım Oratoryosu'nun 250 kişiden oluştuğunu, Say'ın kadroyu azaltmayı kabul etmediği için konseri iptal ettiğini açıkladı.
Geçtiğimiz yıl, yabancı gazetelere Türkiye'yi terk etmek istediğini söyleyen Say, tepki çekmişti. "Bakan eşleri türbanlı. İslamcılar kazandı." diyen piyanist, dana sonra yanlış anlaşıldığını belirterek, "İnsanın içinden gitmek geliyor." cümlesinin, 'terk ediyorum' şeklinde tercüme edildiğini söylemişti.
ZAMAN
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.