Padişahların "Tılsımlı gömlekleri"
Timaş Yayınları'ndan çıkan ''Topkapı Sarayı Koleksiyonundan Tılsımlı Gömlekler'' adlı kitabın yazarı Doç. Dr. Hülya Tezcan, sorularını yanıtlarken, çözülmeyen şifreli kodlarıyla gizemini hala koruyan tılsımlı gömleklerin, geçmişle bugün arasında köprü kuran eşsiz bir kültür mirası olduğunu söyledi.
Tılsımlı gömleklerle ilgili bir dosyası bulunduğunu, konuya ilişkin bir bilgi bulduğunda dosyaya eklediğini anlatan Tezcan, kitap yazma teklifi gelince elindeki dosyanın çok işine yaradığını belirtti.
Dosyanın bir düzen içinde toparlanması, eserlerin tek tek fotoğraflanması ve kitabın yayına hazırlanmasının bir yılını aldığını bildiren Tezcan, şunları kaydetti:
''Kitapta, tılsım yazılımının kaynakları, İslamiyette ve Osmanlılar'da astronomi ve astroloji, gömleklerin hazırlanması, sultanlara ait gömlekler ile Topkapı Sarayı koleksiyonundaki tılsımlı diğer eserlerden bahsedildi. Yazılı gömleklerin kullanımı halk arasında da çok yaygındı. Bu yüzden eski ailelerde, dergahlarda, müzelerde tılsımlı gömlekler vardır. Bunlar yurt dışına da dağılmış olup, müzeler, özel koleksiyonlar ve antikacılarda sıklıkla rastlanabilir.
Saray koleksiyonunun önemi 15. yüzyıldan 20. yüzyıl başlarına kadar sultanlar ve hanedan için yapılmış olanlardan, dergah işi ve halk için hazırlanmış gömleklere kadar değişik örneklerin, toplu halde bulunmasıdır. Böylece zaman zaman değişik çevrelerde ortaya çıkan tılsımlı gömleklerin, saray işlerine bakarak sanat tarihindeki yerinin belirlenmesi mümkün olmaktadır.''
-"SAVAŞTA GİYENİ KORUDUĞUNA İNANILIR"-
Tılsımlı gömleklerin üzerinin aherlenerek kağıt özelliği kazandırılmış basit pamuklu kumaşlardan dikildiğini kaydeden Tezcan, ''Saray için hazırlanan gömlekler devrinin ünlü hattatları, nakkaşları (desen ustaları), ulema (büyük din adamları) ve devrin ünlü astronomlarının (müneccimler) müşterek çalışmasıyla ortaya çıkan eserlerdir. Üstün nitelikli bu eserlerin, giyeni nazardan, her türlü kötülükten, hastalıklardan koruyacağına inanılmıştır. Savaşta giyeni koruduğuna ve hatta görünmez kıldığına inanılan gömlekler sevgi, dostluk ve güç vermesi için hazırlanırdı'' diye konuştu.
Topkapı Sarayı, Padişah Elbiseleri Koleksiyonu'nda 87 adet tılsımlı gömlek, 1 takma yaka, 5 takke, 10 yazılı örtüden oluşan yaklaşık 100 parçayı içeren bir koleksiyon bulunduğunu belirten Tezcan, şu bilgileri verdi:
''Cem Sultan'dan III. Murad'a kadar belgeli, Veysel Karani'den Abdülkadir Geylani'ye kadar onlara atfedilen, İslam sembolizminin örneklerini taşıyan pek çok tılsımlı gömlek saray koleksiyonunu zenginleştirir. Tılsımlı Gömlekler üzerlerindeki yazı ve süslemelerle hat ve tezhip sanatında ulaşılan mertebeyi gösteren, dönemin sosyal yaşamını ortaya koyan adeta birer konuşan tarihtir.
Kitabın metninde gömleklere daha çok sanatsal açıdan yaklaşıldı, üzerlerindeki hat ve motifler üzerinde duruldu. Kitabelerde adı geçen sultanların ve devlet büyüklerinin bu gömlekleri ne sebeple yaptırmış olabilecekleri araştırıldı. Kaynaklarda o kişilerin hayatıyla ilgili bilgilere ulaşılmaya çalışıldı. Bazı gömleklerin ne amaçla hazırlandığı hakkında tatminkar yorumlar yapıldı.''
-"NURBANU KADIN TARAFINDAN HEDİYE EDİLEN GÖMLEK"-
Tezcan, kitapta yer alan en ilginç hikayenin Sultan III. Murad'a annesi Nurbanu kadın tarafından hediye edilen gömleğe ait olduğunu söyledi.
Sultan Murad'ın annesiyle, ana oğul ilişkisinin çok güçlü olduğunu dile getiren Tezcan, şöyle devam etti:
''16. yüzyıl sonuna kadar valideler şehzadeleriyle görev yerleri olan sancaklarına giderler ve şehzadenin haremini kurarak yönetirlerdi. Genç şehzadenin eşlerini seçer ve hanedan için yeni varislerin doğmasını isterlerdi. III. Murad sancakta bulunduğu süre içinde kadını Safiye ile tek eşli bir hayat yaşadı ve ondan iki erkek iki kız olmak üzere dört çocuk sahibi oldu. Ancak erkeklerden biri ölünce Nurbanu kadın taht varissiz kalacak endişesine düştü. Murad padişah olunca da kadınlara olan ilgisizliği devam etti.
Oğlunun gücünü artırmak için ona kuvvet macunları hazırlatmasına, genç, güzel cariyeler sunmasına rağmen bir türlü ilgisini çekemiyordu. Bu ilgisizlik Sultan Murad'ın annesini bir ziyareti sırasında validesinin hediye ettiği bir tılsımlı gömlekle son bulmuş gibi görünüyor. Gömleğin etiketinde 1581 tarihinde verildiği yazılıdır. Bu tarihten sonra III. Murad'ın öldüğü 1595 yılına kadar on dokuz çocuğu olur. Nurbanu valide 1582'de öldüğünde ilk torunlarını görmüştür. Bu bir tesadüf müdür, gömleğin sağladığı bir güç müdür, bilemeyiz ama olay ilgi çekicidir.''
AA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.