Zühtü Acun’dan Yeni Türkiye Vurgusu

 Akıl ve beden sağlığımızla oynanmadan daha önce kültür emperyalizminin istilasına uğrandığına vurgu yapan  2 Bölge Ak Parti Ankara Milletvekili aday adayı Zühtü Acun,” Birileri Londra veya Paris’te oturup bizim coğrafyamıza “Orta Doğu” diyor. Biz de aynı isimlendirmeyi itirazsız kabul ediyoruz.Hâlbuki onlar kendi bulundukları yere göre bizi konumlandırıyor. Onların diliyle konuşmak zorunda mıyız? Oysa biz dünyanın merkezindeyiz. Medeniyetlerin beşiğiyiz. Bütün kutlu doğumlar İslam coğrafyasından dünyaya yayıldı. Yine aynı şekilde “Ortaçağ Karanlığı”ndan bahsediliyor. Bizim münevver olmayan aydınlarımız aynen tekrar ediyor.”

İşte Zühtü Acun’un açıklamalarının devamı şöyle:

“Hâlbuki Ortaçağ, batı dünyası için karanlıktır, engizisyondur, derebeyliktir, endülüjanstır, arenada aslanlara parçalatılan insan bedenleridir. Bizim için ise “Çöle İnen Nur”dur, ilimdir. Batıyı karanlıktan kurtaracak olan Rönesans ve Reforma ışık tutacak medeniyet hamlelerinin aydınlık müjdesidir. Aynı batılı kalemşörler Ortadoğu dedikleri bölgemizi bu defa “bataklık” olarak tarif ediyorlar. Belki bunda biraz haklılık payları var. Çünkü bataklık olması için ellerinden gelen her şeyi yaptılar. IŞİD ve benzeri sivrisinekleri de ürettiler. Emre amade “EMİRLİK”ler vasıtasıyla da istedikleri gibi at oynatıyorlar. Türkiye ise bütün bunlara karşı tek başına direniyor. Bu bataklığın en vıcık vıcık bölgesi şu anda Suriye ve Irak. Suriye konusunda ABD’li senatör McCain “Türkiye haklıydı. Davutoğlu’nun önerilerini dikkate almalıydık.” diyor. “Eğit – donat” projesini üç yıl önce teklif eden Türkiye’nin sözüne yeni gelindi. “Dünya 5’ten büyüktür” diyerek bütün ezilen milletleri emperyalist patronlara karşı etrafında toplamaya çalışan bir Türkiye var. Stratejik derinlikten habersiz sığ politikacıların çığırtkanlığına bakmayın. Haritaları değiştirmeye çalışan; Türkiye’yi, sahabe mezarı ve evliya türbesi demeden önüne gelen her şeyi tarumar eden IŞİD (DAEŞ) belasıyla karşı karşıya getirmek isteyen; Şii – Sünni çatışmasını körükleyen, yani akan Müslüman kanını az görüp oluk oluk akmasını iştahla bekleyen; Müslüman kafatası içinde şarap içmeyi en büyük zevki olarak tarif eden Aslan Yürekli (!) Richard’ın torunlarının hevesleri Şah Fırat Operasyonu ile kursaklarında kalmıştır. Yıllar alacak bu satrançta bir tek hamleyi ric’at olarak görmek öngörüsüzlüktür.”